Yaz Kur'an kurslarına Ramazan ayında büyük ilgi
Samsun Müftülüğü, yaş sınırının kaldırılması ve Ramazan ayının tatile denk gelmesi sebebiyle yaz Kur'an kurslarına ilginin yoğun olduğunu bildirdi.
Ramazan ayında, tam kapasite ile neredeyse 24 saat esasına göre vatandaşların ibadetlerini e
13 Yıl Önce Güncellendi
2012-07-31 10:07:07
Ramazan ayında, tam kapasite ile neredeyse 24 saat esasına göre vatandaşların ibadetlerini eksiksiz yerine getirmeleri için çalıştıklarını belirten Samsun İl Müftüsü Yrd. Doç. Dr. Hayrettin Öztürk, Kur'an kurslarına gelen öğrenci sayısının 64 bine yaklaştığını söyledi. Bu sayının Samsun için büyük bir rekor olduğunu kaydeden Öztürk, bunun sebebini Ramazan ayının tatil zamanına denk gelmesi ve yaş sınırlamasının olmamasına bağladı.
Hayrettin Öztürk, şunları söyledi: "Samsun genelinde 2 bin 814 kurs açtık. Bu kurslarda öğrenim gören talebe sayısı ise 63 bin 877'dir. Bu rakamlar özellikle Samsun için büyük bir rekordur. Müftülük olarak öğrenci sayısı fazla olan kurslara ilave hoca gönderiyoruz. Kurslarda kur sistemi ile çalışma yapılıyor, öğrenciler ilk olarak seviye tespitine tabi tutuluyor. Bu kurlar öğleden önce veya sonra olarak belirleniyor. Öğrenci hangi kurda ise o saatte kursa geliyor. Bu sayede bilenlerle az bilenler aynı kurda yer almıyor. Kurs sonunda tüm kursiyerlere katılım belgesi takdim ediyoruz. Bazı kurslarımızda hocalarımız öğrenciler arasında öğrenmeyi teşvik için ödüllü yarışmalar düzenliyor, bunların da olumlu neticeleri oluyor." dedi.
"SAKIZ ÇİĞNESEM ORUCUM BOZULUR MU?"
İl Müftülüğü olarak vatandaşların doğru bilgiyi eksiksiz ve zamanında alabilmesi için fetva hattına büyük bir önem verdiklerini kaydeden İl Müftüsü Öztürk, zaman zaman 'Sakız çiğnesem orucum bozulur mu?' türünde gelen ilginç sorular olduğunu, görevlilerin her soruyu aynı ciddiyette cevaplandırdıklarını belirtti. Hayrettin Öztürk, "Fetva Hattı sabah 09.00'dan gece 23.00'e kadar çalışmakta. Gün boyu bay ve bayan görevliler birlikte görev yapıyor. İftar saatinden sonra ise sadece bay görevli hizmet vermeye devam ediyor. Sorulan sorulardan birinci sırada orucu bozan ve bozmayan şeyler geliyor. Bunlar arsında da en ilginç olanları ise 'Sakız çiğnersem, denizde yüzersem, duş alırsam orucum bozulur mu?' şeklindeki sorulardan oluşuyor. Diğerleri ise 'Başım veya dişim ağrıyor orucumu bozabilir miyim?' şeklinde sağlıkla ilgili soruların oranı fazla diyebiliriz. Bunların yanı sıra zekat, fitre, sadaka ve aile sorunlarıyla ilgili sorular da soruluyor." diye konuştu.
DİN GÖREVLİLERİNE EZAN KURSU VERİLECEK
Yakın bir zamanda merkezi ezan okuma sistemini kaldırdıklarını ve bu sebeple bazı aksaklıkların yaşandığını ifade eden Öztürk, Ramazan ayı sonunda din görevlilerine ezan kursu verileceğini vurguladı. Merkezi ezan sisteminin avantajdan çok dezavantajları olduğunu kaydeden Öztürk, sözlerine şöyle devam etti: "Merkezi ezan sistemi fıtrata uygun değil, çünkü farklılık Allah'ın ayetlerinde vardır. Yeryüzündeki her insanın aynı olduğunu düşünün, etrafımıza bakmaktan sıkılırdık. Zenginle fakir olmasaydı, herkes zengin olsaydı dünya düzeni nasıl sağlanırdı. İyi ile kötü olmasaydı, biz iyiyi nasıl ayırt edecektik. Her şeyin zıttı aslında büyük bir nimettir. Allah'ın kurmuş olduğu düzende hep farklılıklar var, ama biz kalkmış tek tipe doğru gidiyoruz. Ezan konusunda farklı bir ses tonunda okuyan din görevlimizden farklı, diğerinden farklı zevk alırız. Dünyada bir kum veya yağmur tanesi aynı bile olmazken biz ezanı tek tip yaptık. Bu merkezi ezanın kaldırılması bizim müftülüğümüzün değil Diyanet İşleri Başkanlığı'nın bir kararı. Bizler verilen kararların gereğini yapıyoruz. Her yeni yapılan düzenlemelerde bazen sancılı dönemler olabilir. Ezan konusunda da bu süreci yaşıyoruz, ezanlar aynı anda okunmuyor, okuyan kişinin sesine bağlı olarak ezan kulakları tırmalıyor olabilir. Ama şöyle bir gerçek var ki, merkezi sistem nedeniyle uzun yıllar bu arkadaşlar ezan okumadılar. Yeniden eski performanslarına kavuşabilmeleri için biraz zaman gerekiyor. Biz müftülük olarak Ramazan ayından sonra ilk olarak merkezdeki din görevlilerimizi ezan kursuna tabi tutacağız. Bunun yanı sıra merkezdeki camilerde görev yapacak olan imamları güzel ezan okuyanlardan seçeceğiz. Geçmişte tek tip ezana geçildiğinde nasıl sancılı olunduysa şimdi de bu geçiş sancılı oluyor. Ama bir de bardağın dolu tarafından bakmak lazım, birincisi her camide ezan okunuyor, daha önce bir cihazdan duyuyorduk. Ezan ne kadar çok kişi tarafından okunursa o kadar daha fazla sevap. İkincisi bu sayede din görevlilerimiz ezan okumak için geldiğinde namazdan önce camiyi açmış olacaklar. Ezan cihazdan okunduğunda eğer cami cemaati de yoksa hocanın da başka işi varsa camiye gelmeyebilirdi. Ama şimdi cemaat olsa da olmasa da camiye gelmek durumunda hocalarımız."
SON VİDEO HABER
Haber Ara