Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Rekabet Kurumu 'Doğal Gaz Piyasası Sektör Araştırmasını' tamamladı

Rekabet Kurumu, Türkiye doğalgaz piyasasının mevcut yapısı ve ilgili mevzuatı 'Doğalgaz Sektör Araştırması' ile mercek altına aldı. Rekabet Kurumu, 2001 yılından sonra hız kazanan Türkiye gaz piyasasının serbestleşme sürecinde bir kısım yapısal aksak

13 Yıl Önce Güncellendi

2012-07-31 14:15:54

Rekabet Kurumu 'Doğal Gaz Piyasası Sektör Araştırmasını' tamamladı
Rekabet Kurumu, Türkiye doğalgaz piyasasının mevcut yapısı ve ilgili mevzuatı 'Doğalgaz Sektör Araştırması' ile mercek altına aldı. Rekabet Kurumu, 2001 yılından sonra hız kazanan Türkiye gaz piyasasının serbestleşme sürecinde bir kısım yapısal aksaklıkların ve davranışsal sorunların ortaya çıktığının görülmesi üzerine bu araştırmayı başlatmıştı.

Kurumun internet sitesinde yayınlanan araştırmada 4646 sayılı Doğalgaz Piyasası Kanunu'nda öngörülen düzenlemelerin hayata geçirilemediği ve rekabetçi bir piyasa yapısının oluşturulamadığı kaydedilirken; BOTAŞ'ın nihai tüketicilere yaptığı satışlar için şirketten hukuki/fonksiyonel ayrıştırılmış bir ticaret şirketi kurulması istendi. BOTAŞ'a kontrat devri yönteminden tamamen vazgeçilerek, miktar devri yöntemine ilişkin çalışmaların başlatılması önerisinde bulunan kurum, doğalgaz piyasasının serbestleşmesinin, gerek kamunun kurumsal yapısı bakımından bir geçiş sürecini gerekse piyasa mekanizmaları ve piyasa paydaşları bakımından dikey bütünleşik yapıdan rekabetçi serbest piyasaya yapısına dönüşümü içeren meşakkatli bir süreci beraberinde getirdiği vurgulandı.

4646 sayılı Kanun'da öngörülen bu düzenlemelerin uygulamada hayata geçirilemediği ifade edilen araştırmada, "4646 sayılı Kanun kapsamında kontrat devirleriyle 2009 yılında yüzde 20 pazar payına düşmesi hedeflenen BOTAŞ sadece yüzde 10 oranındaki bir miktar için kontrat devri gerçekleştirilebilmiş; yine kanun kapsamında BOTAŞ'ın önce ayrıştırılması ve ardından özelleştirmelere tabi tutulmasına yönelik hedefte de bir gelişme kaydedilmemiştir' denildi. Araştırmada, doğal gaz piyasalarının serbestleşme sürecinin 4646 sayılı Kanunun öngördüğü şekilde ilerleyememesinin gerekçelerinin ortaya konması, işleyen bir rekabet politikası oluşturmak bakımından önem kazandığı belirtildi.

DÖRT AŞAMALI MODEL İLE DOĞAL GAZ PİYASASI

Türkiye doğal gaz piyasasının serbestleşme sürecinde, 2013-2018 büyüme, 2018-2023 gelişme, 2023 sonrası da olgunlaşma evresi olarak adlandırıldı. Bu çerçevede 2013-2018 büyüme dönemi için şu önerilerde bulunuldu:

*Depolama ve LNG terminalleri altyapı yatırımları bakımından üçüncü tarafların erişimi konusunda etkin muafiyet rejiminin geliştirilmesi

*Dağıtım şirketleri ve Yİ-YİD projeleri kapsamında yaptığı satışlar hariç olmak üzere, BOTAŞ'ın nihai tüketicilere yaptığı satışlar için, BOTAŞ'tan hukuki/fonksiyonel ayrıştırılmış bir ticaret şirketi kurulması

*Kontrat devri yönteminden tamamen vazgeçilmesi, miktar devri yöntemine ilişkin çalışmaların başlatılması,

*Özellikle elektrik santrallerine ve serbest tüketicilere yönelik satışlarda gerçek maliyetlerin piyasaya yansımasının sağladığı bir fiyatlandırma mekanizmasının hayata geçirilmesi,

*BOTAŞ'ın bir doğal gaz şirketi konumundan enerji şirketi konumuna geçişinin sağlanması

*Dengeleme mekanizmasının etkinleştirilmesi yönünde gerek hukuki gerekse fiziki altyapının tamamlanması

*İletim ve dağıtım altyapısı bakımından yatırımların tamamlanması

*Kesintili, kesintisiz müşteri uygulamalarının etkin bir şekilde hayata geçirilmesi

Araştırmada, 2018-2023 dönemini içeren gelişme döneminde, kapasite ticaretinin gerçekleştirilmesini teminen gereken hukuki ve finansal altyapının tamamlanması, ticari faaliyetlerin tamamının iletim faaliyetlerinden hukuku/fonksiyonel olarak ayrıştırılması, finansal oyuncular ve araçların çeşit ve sayı olarak piyasada yerlerini almalarının sağlanması gerektiği bildirildi.

2023 dönemi ve sonrasını içeren olgunlaşma döneminde ise talebin doygunluğa ulaştığı, fiyatların tamamen piyasada oluştuğu, tarife formüllerinin şeffaflaştığı, tüm tüketicilerin tedarikçisini seçebildiği, tam gelişmiş altyapının kurulduğu, ticaret merkezlerinin kurulduğu, sektörde oldukça yüksek sayıda katılımcının bulunduğu, kar marjlarının düştüğü, fiyatların tamamen serbestleştiği, gelişmiş finansal ve türev piyasaların ortaya çıktığı, gerçek anlamda likiditenin söz konusu olduğu' rekabetçi bir piyasa modelinin ortaya çıkmasının hedeflendiği ifade edildi.

Haber Ara