Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Türkiye öne çıkmalı

3 Haziran 2012'de 10 Müslüman'ın Budist fanatiklerce katledilmesiyle başlayan Arakan zulmünde bugün ölü sayısı binlerle ifade ediliyor.

13 Yıl Önce Güncellendi

2012-07-29 07:58:24

Türkiye öne çıkmalı
Budist fanatiklerin yaptığı zulüm ve katliama Burma polisi de ortak oluyor. Müslümanların katledilmesine her zaman seyirci kalan dünya ülkeleri Arakan'a da göz yumuyor.
MİLLİ GAZETE'nin manşetine göre Bangladeş'in Ankara Büyükelçisi Zulfikur Rahman, uluslararası camia, Müslüman ülkeler ve Batı ülkelerinin Arakan'da yaşananlara son verilmesi için adım atması gerektiğini belirterek, ''Uluslararası aktörler, örneğin önde gelen Müslüman bir ülke olarak Türkiye de bu süreçte öne çıkmalı'' dedi.
Myanmar'ın Arakan (Rakhine) eyaletindeki Rohingya Müslümanlarını hedef alan şiddet olaylarına ilişkin Arakan'dan Bangladeş'e 1978 ve 1991 yıllarında iki büyük göç yaşandığını belirten Büyükelçi Zulfikur Rahman, ''Myanmar'dan ilkinde 200 bin kişi geldi ve Myanmar ile Bangladeş hükümetleri arasında yapılan görüşmeler sonucunda göçmenler 1-2 yıl içerisinde ülkelerine geri gönderildiler. İkinci göçte ise 250 bin kişilik bir grup geldi ve büyük bir kısmı yıllar içinde yine geri göndü'' diye konuştu.

Şu anda Bangladeş'te iki kamp bulunduğunu ve bu kamplarda 30 bin mültecinin barındığını belirten Rahman, ''kayıtlı olmayan'' 500 bin civarında Rohingya Müslümanı'nın ise sınıra yakın bölgelerde kaçak olarak yaşadığını kaydetti.
"Daha fazla mülteci kabul etmemiz mümkün değil"

Arakan'da Haziran ayından bu yana şiddetini artıran olaylara da değinen Rahman, ''Myanmar'dan gelenlere bu defa sınırı geçmemelerini, kendilerini taşıyan teknelerde kalmalarını, onlara gereken gıda ve ilaç yardımını yapacağımızı, ancak geri dönmeleri gerektiğini söyledik'' dedi.

Uluslararası camianın Bangladeş hükümetiyle değil, Myanmar hükümetiyle birlikte çalışma vaktinin geldiğini ifade eden Rahman, şöyle devam etti:

''Myanmar'daki durumu düzeltmek için bizim yapabileceğimiz bir şey yok. Bangladeş hükümeti olarak BM ve BM Mülteciler Yüksek Komiserliği ile bu problemi çözmek için irtibat halindeyiz. Kamplarda halen 30 bin kadar mülteci barınıyor. Ayrıca Bangladeş'te yarım milyon kaçak göçmen bulunuyor. Bangladeş 160 milyon nüfusa sahip bir ülke ve daha fazla mülteci kabul etmemiz mümkün değil. Sınırın öteki yakasında yaşayan ve bizimle din ve dil açısından benzerlikleri olan Müslümanların durumuna üzülüyoruz.

Ancak, artık uluslararası camianın bu soruna ciddi bir şekilde el atma zamanının geldiğini ve bu insanların ülkelerine dönmelerini sağlayacak adımları atması gerektiğini düşünüyoruz''.

Büyükelçi Rahman, Myanmar'ın demokratik bir hükümete dönüşmek için iyi bir geçiş dönemi içerisinde bulunduğuna da işaret ederek, ''Şu an, Myanmar hükümetiyle görüşüp, bu insanlara vatandaşlık haklarının verilmesini talep etmek için iyi bir zaman. Uluslararası camia, Myanmar'daki tüm liderle görüşüp onlara 'Bu insanlar sizin insanlarınız ve sizin vatandaşlarınız, bu insanları vatandaşınız olarak kabul etmelisiniz' çağrısında bulunmalı'' dedi.

Rohingya Müslümanlarının ülkelerine geri dönebilmeleri için gerekli resmi sürecin başlatıldığını, ancak sürecin hiç de iyi ilerlemediğini ifade eden Rahman, Bangladeş hükümeti olarak zor bir durumla karşı karşıya kaldıklarını savundu.

''Bu insanlar bizim gibi Müslüman ve onları görmezden gelemeyiz. Ancak, onları belirsizlikler içinde misafir de edemeyiz'' diyen Rahman, ''Bir çözüm bulunmalı ve en onurlu çözüm de onların ülkelerine haysiyetli ve saygın bir şekilde geri dönmelerini sağlamak ve onlara tüm haklarını vermek olacaktır. Uluslararası aktörler, örneğin önde gelen Müslüman bir ülke olarak Türkiye de bu süreçte öne çıkmalı'' diye konuştu.
"Rohingya Müslümanlarını 30 yıldır misafir ediyoruz"

Uluslararası camianın, Müslüman ve Batı ülkelerinin Arakan'da yaşananlara son verilmesi için adım atması gerektiğine dikkati çeken Rahman, şunları söyledi: ''Bangladeş hükümeti olarak bundan sonra daha fazla Rohingya Müslümanı'nı ülkemize alamayacağımızı ilettik. Biz bu insanlara mülteci statüsü de vermedik, çünkü mülteci olabilmek için bazı kriterleri yerine getirmeleri gerekiyor. Onları 'ticari göçmen' olarak nitelendiriyoruz. Bu durum bizim için çok büyük bir problem oluşturuyor. Rohingya Müslümanları'nı yaklaşık 30 yıldır misafir ediyoruz, ancak bunun bize maliyeti çok yüksek.''

Bangladeş hükümetinin, bundan böyle uluslararası destek olmadan daha fazla mülteciyi Bangladeş'e kabul etmeme kararı aldığını kaydeden Rahman, ''Uluslararası camia, Myanmar hükümeti ile kalıcı bir çözüme ulaşmak için görüşmelerde bulunmuyor. Bu durum, Myanmar'daki etnik bir sorun. Bu insanlar neden kaçıyor? Hiç kimse kendi ülkesini bırakmak istemez. Bu durum, insanların kendi seçimi değil, bunu yapmak zorunda bırakılıyorlar. Uluslararası camia, Myanmar hükümeti ile birlikte hareket edip bu soruna çözüm bulmalı'' diye konuştu.
SON VİDEO HABER

Iğdır'da AK Parti İl Başkanlığı binasına molotoflu saldırı

Haber Ara