Tanık iş adamı Büyükdağ: Osman Yıldırım, Veli Küçük'ün adamıydı

Ergenekon Davası'nda tanık sıfatıyla ifade veren iş adamı Turgut Büyükdağ çarpıcı iddialarda bulundu. 1996'da Susurluk davası hükümlüsü Korkut Eken tarafından iki fabrikasına el koyduğunu ve tüm mal varlığını kaybettiğini anlatan Büyükdağ, dava sanıklarından Veli Küçük'ün yanına iki ayrı zamanda giderek yardım istediğini söyledi.

Daha önce savcılığa verdiği ifadede geçen Osman Yıldırım'ın kim olduğu sorulan Büyükdağ, "Danıştay davasının sanığı Osman Yıldırım, Veli Küçük'ün adamıdır." dedi. Yıldırım, Cumhuriyet gazetesine el bombası atılması olayının talimatını Veli Küçük'ten aldığını söylemiş, Veli Küçük ise bu durumu yalanlayarak Yıldırım'ı tanımadığını söylemişti.

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen Ergenekon davasında iş adamı Turgut Büyükdağ tanık sıfatıyla ifade verdi. Büyükdağ, 1996 yılında emekli Orgeneral Çevik Bir, eski İstanbul Emniyet Müdürü Hasan Özdemir, Susurluk davası hükümlüsü eski Adalet ve İçişleri Bakanı Mehmet Ağar, eski MİT'çi Korkut Eken ve eski İçişleri Bakanı Abdulkadir Aksu'nun, kendisine ait iki fabrikaya çöktüklerini söyledi. Mahkeme Başkanı Hüsnü Çalmuk'un "Çökmek derken neyi kastediyorsunuz?" şeklindeki sorusu üzerine Büyükdağ, "Bana senet imzalatarak fabrikalarıma el koydular." ifadesini kullandı.

Büyükdağ, bu olay üzerine Ergenekon firari şüphelisi Tuncay Güney vasıtası ile tanıştığı ve halen Ergenekon davası sanıkları arasında yer alan Veli Küçük'e giderek yardım istediğini söyledi. Veli Küçük'ün de kendisini Jitem kimliği taşıyan ve Jitemci olduğunu söyleyen Yalçın Tanfer ile görüştürdüğünü anlatan Büyükdağ, "Yalçın Tanfer bana yardımcı olacağını söyledi. Cezaevlerinde bazı kişilerle görüştüğünü söyledi. Konunun halledileceğini söyledi ama yardımcı da olmadı." diye konuştu.

Bu olay nedeniyle mahkemeye şikayet dilekçesi verdiğini belirten Büyükdağ, "Mahkemeden fabrikanın bana iadesi kararı çıkınca, hakkımda Cumhuriyet Gazetesi'ne yalan yanlış haberle manşet yaptırdılar. Güya yanımdaki bir özel harekatçı Cemil Andırmak ile otobanda 5 kişiyi öldürmüşüm. İstanbul Emniyet Müdürü Hasan Özdemir beni gözaltına aldırdı." ifadesini kullandı. Büyükdağ, 4 gün gözaltında kaldıktan sonra serbest bırakıldığını belirterek çıktıktan sonra da Hasan Özdemir hakkında şikayette bulunduğunu söyledi.

Büyükdağ, Malkara'daki fabrikasında ortaklık yaptığı İsmail Hakkı Özmen'in, kendisinden teminat karşılığı aldığı imzayla fabrikasına el koyduğunu da iddia etti. Başkan Çalmuk'un bu olayı ayrıntılı anlatmasını istemesi üzerine Büyükdağ, "Attığım imzayla fabrikaya el koydular. Teminat gösterdikleri malı da vermediler. Mahkemeye başvurdum. Korkut Eken gelip fabrikaya el koydu. Bu fabrikaları ipotek gösterip 50 milyon dolar kredi aldılar ve bu parayı yediler. Çalışanlara zulmettiler. Bankaya borçlandıkları 50 milyon doları da benden istediler. Bu parayı verirsem fabrikayı bana geri bırakacaklarını söylediler." dedi.

Bu olay üzerine Veli Küçük'e bir kez daha yardım istemek için gittiğini belirten Büyükdağ, "Kürşat Yılmaz ve Sedat Peker de benden para istemeye gelmişti. Semih Tufan Gülaltay'ın da para istediğini duydum. Veli Küçük'le konuştum ve bana yardımcı olması için Allah razı olsun Tuncay Güney'i gönderdi. Veli Kücük araya girdikten sonra o zaman Bakan Gürcan Dağdaş, 'Sen buna 25 milyon dolar ver, canını bağışlasın' dedi. Ben de 'kimseye haraç vermem' dedim." şeklinde konuştu.

Mahkeme Başkanı Hüsnü Çalmuk, Büyükdağ'a ifadesini daha anlaşılır şekilde vermesi uyarısında bulundu. Daha sonra da "Ben sizin savcılığa verdiğiniz ifadeyi okuyayım, çelişkileri siz düzeltin. Anlamadığımız konuları da biz size sorarız." dedi. Başkan Çalmuk, ifadenizde 'Osman Yıldırım' ismi geçiyor." dedi. Büyükdağ ise "Evet Osman Yıldırım, Veli Küçük'ün adamı olan kişidir." dedi. Başkan Çalmuk, teyit etmek için, "Karlı olan, Danıştay olayının sanığı Osman Yıldırım mı?" diye sordu. Büyükdağ ise aynı kişi olduğunu söyledi. Büyükdağ, "Ben kendisini şahsen tanımıyorum. Ama o zaman Veli Küçük'ün adamı olarak bize geldi." dedi.

Osman Yıldırım, Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılandığı davada 'Danıştay saldırısının ve Cumhuriyet Gazetesi'ne yapılan bombalı saldırının talimatını Veli Küçük Ataşehir'deki bir evde verdi. Olayda kullanılacak olan el bombalarını da Muzaffer Tekin verdi." diye ifade vermişti. Diğer sanıkların da çeşitli hapis cezalarına çarptırıldığı davada Yıldırım hakkında müebbet hapis cezası verilmişti. Dava dosyasını ve verilen kararı inceleyen Yargıtay 5. Ceza Dairesi ise 'Danıştay saldırısı ve Cumhuriyet gazetesine el bombası atılması' olaylarına ilişkin davanın, Ergenekon kapsamında tekrar ele alınması için yerel mahkeme kararını bozmuştu. Bu davanın Ergenekon Davası ile birleştirilmesinden sonra Ergenekon davasının tutuklu sanığı Veli Küçük ise Yıldırım'ın iddialarını reddetmişti.