Prof. Dr. Kılınç: Ramazan sigarayı bırakmak için fırsat olabilir
Oruç sebebiyle günün büyük bölümünde sigaradan uzak kalan tiryakiler için ramazan ayı, bu bağımlılıktan ömür boyu kurtulmak için önemli bir fırsat. Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi ve Türk Toraks
13 Yıl Önce Güncellendi
2012-07-27 09:39:19
Prof. Dr. Kılınç, sigara bırakma yöntemleri ve teknikleri hakkında bilgi verirken yeniden başlamamak için de çeşitli önerilerde bulundu. Günümüzde dünya genelinde 1,3 milyar, Türkiye'de ise 15 milyon kişinin sigara içtiği belirten Kılınç, bunun nüfusun yüzde 27,1'i, yani her üç kişiden biri olduğunu vurguladı. Ramazan dolayısıyla herhangi bir maddenin kullanılamadığı bir sürece girildiğini, bu süreçte bağımlıların sigaradan uzaklaşabileceğini, bağımlılıklarını kontrol altına alabileceğini, dolayısıyla bunun bir fırsat olabileceğini ifade etti. Kılınç'a göre tiryakiler, tedavilerini ramazan süresince planladıkları ve hekimlerden yardım aldıkları takdirde bilimselliği kanıtlanmış yöntemlerle sigarayı bırakmaları kolaylaşabilir.
Oğuz Kılınç, ramazanda sigarayı bırakıp tekrar başlamak istemeyenler için şunları tavsiye etti: "Sigara bağımlılarının, beyinlerinde bunu geçici bir süreç olarak kodlamaması gerekiyor. Tütün kullanımını, kurtulmaları gereken bir davranış olarak algılamaları lazım. Bu sadece ramazanda değil, yaşam boyu kurtulmaları gereken bir davranış. Böyle düşünürlerse, 'Sadece ramazan ayında değil, ömür boyu sigarayı bırakacağım.' derlerse ve yola bu şekilde çıkarlarsa ramazan, sigarayı bırakmak için gerçekten bir vesile olabilir."
Gün boyu sigarasız kalıp sahurda veya iftarda üst üste içen tiryakilere de şu ikazları yaptı: "Sigara, nasıl içilirse içilsin zararlı olan bir maddedir. Her dozu ve her şekli zararlıdır ama sahurda ve iftarda üst üste içilmesi, yüksek konsantrasyonda nikotin ve diğer zehirli maddelerin kana karışmasına yol açar. Bu da altta yatan ya da tanısı koyilmamış hastalıkların ciddi boyutlara ulaşmasına neden olabilir. Hattâ ani kalp krizleri ve beyin kanamaları gelişebilir."
Prof. Dr. Kılınç, sigarayı bırakanlardaki iyileşme sürecini ise şöyle özetledi: "Sigarayı bırakanlar, ilk 20 dakikadan itibaren faydasını görmeye başlıyor. Nabız ve kan basıncı hemen normale dönüyor. İlk gün kanda zehirli maddeler saptanamıyor ve ilk ayda kalp damarları normal boyutuna ulaşıyor. Birinci yılın sonunda kalp krizi geçirme riski iki kat azalıyor. Beşinci yılın sonunda kanser riski yarı yarıya azalıyor. 10. yılın sonundaysa kalıcı bir hasar oluşmamışsa hiç sigara içmemişlerle eşit düzeye geldiklerini biliyoruz. Bu nedenle tiryakilere, sigarayı kendi iradeleriyle bırakabileceklerini düşünmüyorlarsa bir hekime ya da bir uzmana başvurmalarını öneriyoruz."
Haber Ara