MHP'li Oğan: Türkiye, Suriye'de oluşuma izin vermeyeceğini ortaya koymalı

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Iğdır Milletvekili Sinan Oğan, Türkiye'nin Suriye'nin toprak bütünlüğüne sahip çıkması gerektiğini söyledi. Oğan, "Türkiye, Suriye'nin toprak bütünlüğünün korunacağı, orada herhangi bir oluşuma izin vermeyeceğini ortaya koyması lazım." dedi.

        Cihan Tv Network'te yayınlanan Anadolu'da Sabah programına katılan Sinan Oğan, Suriye'de devam eden şiddet olayları ve Kuzey Suriye'de ortaya çıkan PKK terör örgütünün etkisini değerlendirdi. 'Türkiye öncelikle toprak bütünlüğü ilkesine sımsıkı sahip çıkması lazım.' diyen Oğan, şöyle devam etti: "Irak, Suriye ve bütün bölgede toprak bütünlüğü ilkesi bizim için önemli olmalıdır. Toprak bütünlüğü ilkesi yarın bize lazım olacaktır. Aynı sıkıntıyı bizim başımıza çıkarmaya çalışacaklardır. Büyük Ortadoğu Projesi'ni iyi görmemiz lazım. Başbakan Recep Tayip Erdoğan her ne kadar 'ben eş başkanıyım' dese de BOP'un asıl hedefinin bölgede bir Kürdistan kurmak olduğunu Türkiye'nin görmesi lazım. Şimdiye kadar uyanmadı ya da bizimle paylaşmadığı başka bir gündemi var hükümetin, onu tam olarak bilemiyorum. Bundan sonraki süreçte ülkelerin toprak bütünlüğünün olmazsa olmaz olduğunu, ne pahasına olursa olsun Suriye'nin toprak bütünlüğünün korunacağı, orada herhangi bir oluşuma izin vermeyeceğini ortaya koyması lazım. Bunu ortaya koyduğunda dönüp bize 'Suriye'de bunu diyorsun ama Irak'ta gitmiş Kuzey ile anlaşma yapıyorsun, petrol alıyorsun, toprak bütünlüğü ilkesini orada çiğniyorsun.' diyecekler bize. Türkiye'nin bu suçlamalara maruz kalmaması lazım. Elini sağlam tutması lazım. Bütün bölgeye yönelik siyasetin temelinde yeni oluşumlara izin vermeme, toprak bütünlüğü ilkesi temel ilke olarak karşımızda durmalıdır."

        MUHALEFETİN GÜCÜNÜN ARTMASINDA JET KRİZİNİN ETKİSİ VAR

        Suriye'de muhalefetin gücünün bir anda artmış gibi görünmesinde Türkiye'nin jetinin düşürülmesinin etkisinin olduğunu ifade eden Oğan, Şam'da Milli Güvenlik Kurulu toplantısında yapılan saldırıyı da 'muhalefetten ziyade dış istihbarat örgütlerinin faaliyeti olarak gördüğünü' kaydetti.

        "Suriye konusunda Türkiye, İsrail ve ABD istihbarat örgütlerinin koordineli çalıştığı belli oluyor." diyen Oğan sözlerini şöyle sürdürdü: "O saldırıda yerel muhalefetin de katkısı olmuştur. Muhalefet birden bire güç almış, son öldürücü darbeyi vuracak savaşa başlamış gibi bir hali var. Türkiye'nin jetinin düşürülmesinin etkisi var. Krizden sonra çok ciddi muhalefete destek vermeye başladı. Jet krizinden sonra bu ortaya çıktı. Bir buçuk yıllık savaş var. Bir tarafında da ABD'de Kasım ayında yapılacak seçim var. ABD, seçime kadar olay benim dışımda çözülsün diyor. Askeri müdahale yapmadan çözeyim diyor."

        RUSYA TEMİNAT ALSIN ESED'İ DEVİRMEYE ÇALIŞAN EN AKTİF GÜÇ OLUR

        'Rusya için Suriye'de ne kadar insan öldüğünün istatistik dışında bir önemi yok.' diyen Oğan, "Rusya'nın Esed sonrası çıkarları ne kadar temin edilecektir? Tartus üssü korunacak mı, daimi üsse çevrilecek mi? Esed sonrası aktörlerinden hangisi Rusya'ya yakın olacak? Teminatlar verilirse Esad'ı devirmeye çalışan en aktif güçlerden biri Rusya olabilir." şeklinde konuştu.

        KUZEY SURİYE'DE ORTAYA ÇIKAN DURUMU TÜRKİYE'NİN GÖRMEMELİ İHTİMALI YOK

        Esed rejiminin zayıflamasının ardından Kuzey Suriye'de Irak'takine benzer bir yapının ortaya çıkacağını Türkiye'nin görmemesi ihtimalinin çok zayıf olduğunu vurgulayan Oğan, "Koskocaman bir Türkiye nasıl öngöremiyor. Böyle bir ihtimal var mı, bence yok. Biz bunu öngörebiliyorduk. Bir yıldır şunu ifade ediyorduk, 'Suriye'ye müdahale sonrasında Irak'ın kuzeyindeki gibi bir yapı Suriye sınırında ortaya çıkacak.' Bunu tahmin etmek için sihirli küreye ihtiyaç yok. Akıl izan sahibi herkes görebilir. Herkesin görebileceği bir şeyi hükümetin görememesi ihtimali çok zayıf. Hükümet bunu göremiyorsa bu dakikadan tezi yok hemen istifa etmeli. Basit bir olguyu herkes görmelidir. PYD'nin silahlı gücü var. Her an Kandil'den oraya aktarım da yapabilecek durumdalar. Elinde silah olanın da diğerlerini etkisi altına alabileceği belliydi." diye konuştu.

        KCK 4 PARÇALI KÜRT YAPILANMASININ ORTAYA ÇIKMASIDIR

        KCK'nın 4 parçalı bir Kürt yapılanmasının ortaya çıkması olduğunu belirten Oğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Birinci parça Irak'ın kuzeyinde ortaya çıktı, bağımsızlığa doğru gidiyor. Türkiye'nin o bölge ile yaptığı anlaşma ile de netleşmiş durumda. Bu 'Biz Irak'ın kuzeyindeki yapılanmayı tanıyoruz' demektir. KCK'nın birinci ayağı sağlam. İkinci ayağı Suriye'nin kuzeyinde ortaya çıkıyor. Üçüncü ayak İran'dır. Suriye'de sular durulduktan sonra sıra İran'a gelecek. Üç ayak tamamlanmış olacak. Dördüncü ayağın Türkiye'de olduğu ifade ediliyor. Türkiye'ye 'Siz büyük ülkesiniz. Alın şunları kendi kontrolünüze, buradan petrol geliri de elde edersiniz, işadamları entegre olsun.' diyecekler. Bu entegrasyon sağlanacak. Üç ayak ile dördüncü ayak bir araya geldiğinde uygun bir zaman beklenecek. Türkiye'ye denecek ki 'Sizi AB'ye üye almak istiyoruz. O taraflarda sorun var, oradan kurtulun gelen AB'ye üye olun' diyecekler."

        İRAN CEPHEYİ ŞAM'A KURDU

        Sinan Oğan, İran'ın Şam yönetimine desteğini de "İran Şam'da cepheyi kuramazsa o cephe Tahran'a gelir. İran, cepheyi Şam'da tutup Batı ile savaşını Şam üzerinden yapmaya çalışıyor. Esed gitse bile bu hesap uzun süre devam edecek. Suriye uzun süre istikrarsız kalacak ki iş tamamlanmasın. Suriye tamamlandığında iş Tahran'a gelecek." şeklinde değerlendirdi.