İzmir üniversiteleri İzmir'i bilim kenti yapmak için birleşti

İzmir'deki devlet ve vakıf üniversitelerinin birleşerek oluşturduğu İzmir Üniversiteler Platformu, İzmir'i 'üniversiteler kenti' haline getirmek için ortak projeler hazırladı. İşbirliği alanlarını geliştirmek için 4 yıldır çalışmalarını sürdüren platform, 'Üniversiteler Vadisi' adıyla hayata geçirdiği projeyle İzmir'in uluslararası bir üniversite kenti olmasını hedefliyor. Platform ayrıca kenti bilim cazibe merkezi haline getirmek, ulusal ve uluslararası ölçekteki algıyı, kalite değerleriyle bütünleştirerek 'bilim için gidilebilecek en verimkâr ülke ve kent' algısıyla da buluşturmak için çalışmalar yürütüyor.

Platformun Dönem Başkanı Yaşar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Murat Barkan, "Hedeflerimiz daha da büyüyerek uluslararası boyutlara ulaştı. Şimdi dünyada artan yükseköğretim talebinde Türkiye cazibe merkezi olmaya başladı, İzmir de bu alandaki şansını iyi kullanmalı. İzmir'in 'emekli kenti' algısının yerini artık uluslararası üniversiteler kenti almalı. ABD'deki 11 Eylül terör saldırısından sonra dünyada beyin göçünün tersine döndü. Batı ülkelerindeki bilim adamları ülkelerine geri dönmeye başladı. Uluslararası öğrenci hareketliliği için Türkiye ve özellikle üniversiteler şehri olma yolunda ilerleyen İzmir, yeni bir cazibe merkezi haline gelebilir." dedi.

        Son 10 yılda üniversite öğrencisi sayısı önemli miktarda artan Türkiye'nin, uluslararası öğrenci sayısında aynı artışı yakalayamadığını kaydeden Prof. Dr. Barkan, dünyada 3 milyon uluslararası üniversite öğrencisi hareketliliği yaşanırken Türkiye'deki sayı 26 bin civarında olduğunu, bunun yarısının da Türkiye devletinin burslu olarak okuttuğu öğrencilerden oluştuğunu aktardı.

        İzmir'in avantajlarını sıralayan Barkan, "İzmir, bugün itibariyle 9 üniversitesi ile Türkiye'de yükseköğretim yatırımları açısından uluslararası cazibe merkezi niteliğine ve üniversiteler kenti olma potansiyeline en yüksek düzeyde sahip bir kenttir. Bu sayının 2015 yılına kadar 12-15 üniversiteye ulaşabileceği öngörülmektedir. Var olan üniversitelerin yaklaşık olarak 160 bin öğrencisi ve 8 bin akademik kadrosu bulunmaktadır. Aile ve yakın sosyal çevre ile birlikte bu sayı kent nüfusunun önemli bir oranını oluşturmaktadır. Bu sayının en az iki katına çıkabileceği göz önünde bulundurulmalıdır." diye konuştu.

        Platformun dönem başkanlığını gelecek ay devralacak olan İYTE Rektörü Prof. Dr. Mustafa Güden, projeyi anlattı. Güden, "Üniversiteler kenti baştanbaşa sarmış durumda. Bu projeyle, bir üst platform olarak, hem öğrenci, hem öğretim üyesi değişimi konusunda aktiviteler yapılacak. Platform üst çatı olacak. Bu vadi içindeki öğrenciler, farklı dersleri, farklı üniversitelerde alabilecek. Kampustan kampusa uzaktan eğitim de yapılabilecek. Bu müthiş bir potansiyel. İzmir bunu iyi kullanırsa yabancı öğrenciyi çekerse, burası uluslararası bir eğitim merkezi olacak. Bazı şeyleri ortak yapıyoruz, ortak yapmayı hedefliyoruz. Bir nevi her birimiz rakibiz ama rekabet öncesi işbirliği yapalım diyoruz. Herkes seviyesini artırsın, daha sonra rekabet başlasın diye düşünüyoruz." ifadelerini kullandı.

        GELECEK YIL 5 ORTAK PROGRAMLA BAŞLIYOR
Öğrencilerin farklı üniversitelerde ders alma şansının olacağını da ifade eden Güden, "Vadi içindeki öğrencilerin seviyesi, eğitimi, yüksek olacak. Farklı üniversitelerde ders alınabilecek, ders verilebilecek. Sinerji yaratılacak. 9 üniversite de bunun içinde yavaş yavaş ortak programlar olacak. Üniversiteler, bilim adına her türlü imkânlarını paylaşacak. Ortak programlarda, mesela hukuk alanında bir program var ve dersini Dokuz Eylül, İzmir Üniversitesi ve Yaşar gibi üniversitelerde alabilecek. Oraya doğru gidiyoruz. Gelecek yıl hedefimiz 5 tane böyle ortak program oluşturmak. Kampus içi yayın yapmak, mesela Ege Üniversitesi içindeki bir semineri İYTE kampusu içinde bilgisayardan izleyebilmek." şeklinde konuştu.