Talep etmediği kredi kartını 5 yıl sonra gönderip, aidat istediler

Bankaların kredi kartı aidatları can yakmaya devam ediyor. Konu birçok tüketici tarafından mahkemelere taşınmışken, Bursa'da yaşanan olay ise bu kadar da olmaz dedirtti. Hiç talep etmediği halde kendisine kredi kartı çıkartıldığından 5 yıl sonra haberi olan bir kişi, hesabını kapattırmak istediğinde 172,5 lira aidatla karşılaştı. Tüketici dernekleri, bankaların hedeflerini tutturabilmek için bu tarz hukuksuz uygulamalar yapabildiğini, itiraz etmeyen tüketicilerden de parayı tahsil ettikleri uyarısı yaptı.

Yavuz Okur, bankanın talebi olmadığı halde adına kredi kartı çıkarttığını söyledi. Konudan 5 sene sonra haberi olduğunu belirten Okur, şunları anlattı: "Bankadan aradılar ve 'adınıza kredi kartı var ama adresiniz bulunamamış, adresinizi verin gönderelim' dediler. Ben de 'Kart talebim olmadı, kullanmıyorum, iptal edin' dedim. '172,5 lira kart aidatı borcunuz var, onu ödemeniz gerekir' dediler. Hiç kullanmadığım halde bana bunu ödettirmek istiyorlar. Parayı ödemeyeceğimi söyledim ve itiraz yazısı gönderdim. Tüketici hakem heyetlerine ardında tüketici mahkemesine başvuracağım."

"TESLİM EDİLMEMİŞ BİR KREDİ KARTINDAN YILLIK ÜYELİK AİDAT TALEP EDİLEMEZ"

Tüketici Dernekleri Federasyonu (TÜDEF) Genel Başkanı Sıtkı Yılmaz, yasaya göre tüketici talep etmeden kredi kartı gönderilemeyeceğini söyledi. Tüketicinin mutlaka talepte bulunması gerektiğine dikkat çeken Yılmaz, ayrıca teslim edilmeyen bir karttan tüketicinin sorumlu tutulmasının hukukun ötesinde ahlaka aykırı olduğunu vurguladı.

"Teslim edilmemiş bir kredi kartından yıllık üyelik aidat talep etmek mümkün değil." diyen Yılmaz, yılık üyelik aidatı konusunda yerel mahkemelerin ve Yargıtay'ın verdiği kararlar olduğunu dile getirdi. Yılmaz, şöyle konuştu: "Tüketicinin yapacağı bir şey yok. Kendisine teslim edilmemiş bir şey nedeni ile ancak banka onu icraya verir, parayı talep etmeye kalkarsa bir şey yapmalıdır. Buna itiraz edip, kartın kendisine verilmediğini bu nedenle bankaya borcunun olmadığını söyler. Bankanın telefonla araması yetmez, yazılı olarak parasını istemelidir. Yargıda bu durum tüketici lehine sonuçlanmıştır. Mahkemelerin verdiği kararlar var. 2006'dan sonra yapılan sözleşmelerde yıllık aidat geçiyor ama orada da bu sözleşmelerin standart sözleşme olması nedeniyle haksız şart içeriyor. Bundan sorumlu tutulamaz."

Kendilerine benzer çok fazla şikayet geldiğine dikkat çeken Yılmaz, şu uyarıda bulundu: "Banklar yıllık bir hedef belirliyorlar. Mesela kar hedefine ulaşmadıkları taktirde çeşitli adlar altında tüketiciden para almaya çalışıyorlar. Bir de hareketsizlik parası alıyorlar. Bankada açılan bir hesap hareketsiz göründüğü zaman ondan bir ücret alıyorlar. Kredi kartı almış alışveriş yapmışsa tüketiciden para talep ediyor. Bankalar hedeflerini tutturabilmek için hukuk filan tanımıyor. İtirazda bulunmayan tüketicilerde bu paraları ödüyor. Vatandaşların yüzde 90'ı da itiraz etmiyor, banka para alıyor. Tüketicinin uyanık davranarak buna itiraz etmesi gerekir."