"Ben Aleviyim diyen milyonlarca kişi, Aleviliğin İslam içinde olduğunu söylüyor"

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Meclis'e cemevi açılması yönündeki talebin geri çevrilmesi ile ilgili, "Aleviliğin bir din olduğunu Sayın Milletvekili söylüyorsa, Türkiye'de ben Aleviyim diyen milyonlarca insan var. Onlar Aleviliğin din olmadığını, İslam'ın içerisinde olduğunu söylüyorlar." dedi.

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, TRT ile Moritanya Radyo ve Televizyon Kurumları arasındaki işbirliği protokollerinin imza töreninde, gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını cevapladı. Meclis'e cemevi açılması talebinin geri çevrilmesi ile ilgili bir soru üzerine Arınç, "Aleviliğin bir din olduğunu Sayın Milletvekili söylüyorsa, Türkiye'de ben Aleviyim diyen milyonlarca insan var. Onlar Aleviliğin din olmadığını, İslam'ın içerisinde olduğunu söylüyorlar. Biz burada Sayın Milletvekilinin ne söylediğine değil yüzyıllardır Alevilik konusunda bir inanç manzumesinin İslam içinde yer aldığını söyleyen bugüne kadar gelmiş öğretileri kabul etmek noktasındayız." diye konuştu.

Mustafa Kemal Atatürk'ün, Diyanet İşleri Başkanı'nı protokolde ilk beşin içinde bulundurduğunu hatırlatan Arınç, "Şimdi 52. sırada olduğuna bakmayın. İnşallah yeni yapılacak protokol düzenlemesinde aynı Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün Diyanet reisine verdiği önem bugün de yine protokolde en öndeki yerini koruyacaktır, korumalıdır." şeklinde konuştu.

"ESED ÜZÜNTÜSÜNÜ BİR GAZETECİLE İFADE ETTİ AMA BİZ BİR DEVLETİZ"

Suriye tarafından düşürülen Türk askeri uçağı ile ilgili bir soru üzerine Arınç, "Uçağımızın Suriye hava sahası içerisinde düşürülmediği, 13.5 mil uzaklıkta vurulduğu ancak sonra Suriye kara suları içerisine düştüğü bir gerçektir. Bunun üzerinde bir takım senaryolar üretilerek, orada mı düştü burada mı düştü, şeklindeki spekülasyonlara izin vermemek gerekir. Genelkurmay Başkanlığımız ve Dışişleri Bakanlığımızın açıkladığı bilgilere itibar etmek zorundayız." dedi.

Suriye Devlet Başkanı Beşar Esed'in, bir Türk gazeteciye yaptığı açıklamaları hatırlatan Arınç, "Onların elinde bunun aksini gösterebilecek deliller varsa veya üçüncü bir ülkenin kayıtları varsa onlarla kendi ülkemizin bilgilerini karşılaştırmaya hazırız. Sanıyorum yaptıkları hata ve kötülükten dolayı bir üzüntü içinde olabilirler, bunu bir gazeteciye ifade ediyorlar. Ama biz bir devletiz. Devletin devlete karşı bu alanda yapacağı başka şeyler de vardır. Suriye'den bu beklenir." ifadesini kullandı.

Arınç, yapılan spekülasyonların ülkeler arasındaki gerginliği daha da artırmaya ya da bir ülkeyi haklı çıkarmaya yönelik olduğunu kaydetti.

Uçağın nasıl düşürüldüğüne yönelik çeşitli iddialar bulunduğunun hatırlatılması üzerine Arınç, "Şu ana kadar buluntulardan uçağın füze ile mi veya uçak savar mermisi ile mi düşürüldüğü konusunda tespite yarayacak bir parça elde edilemedi." dedi. 13. 5 mil uzaktaki bir uçağın uçak savar ile vurulmasının mümkün olmadığını söyleyen Arınç, "Aslında Suiriye'nin teslim ettiği parçada yapılan kriminal çalışmalarda mermi izine rastlanmadı. Daha sonra yine bulunan bir parçada da ne şekilde düşürüldüğüne ilişkin bir bulgu tespit edilemedi. Ama uçağın tüm gövdesi ve işe yarayacak kısımları henüz bulunmamış sayılabilir. Biz nerede vurulduğunu bildiğimize, nereye vurulduğunu da gördüğümüze göre bunun füze ile olma ihtimali daha yüksek olduğunu teknik olarak da ispat etmiş oluyoruz. Bir uçak savar limiti içerisindeyse, bunun çok daha yakından vurulmuş olması ve belki bu güne kadar elde edilmiş parçalardan bunun tespit edilmesi mümkün olur olurdu. Uçağın büyük gövdesi su altındadır. Çıkarılması için çalışmalar yapılıyor. Önceliği pilotlarımızın nerede olduğu idi. Can söz konusuydu. Onları maalesef denizin derinliklerinde şehit olarak bulduk. Bu konularda bugüne kadar Genelkurmay ve Hükümetimizden yapılan açıklamalar bir bütünlük arz ediyor. Her gün yeni şeyler konuşulabilir. Ama teknik olarak askeri bilirkişilerin veya askerlikte bu konuda ihtisas yapmış insanların bu yükseklikte ve bu alanda vurulma biçiminin füze veya füze benzeri bir başka aygıt ile yapılmış olabileceğini gösteriyor." Arınç, kesin vurulma şeklinin Genelkurmay Başkanlığı tarafından açılanacağını söyledi.

"ŞİMDİ KONUŞMASI GEREKENLER KONUŞSUN"

3. Yargı Paketi ile tutuklu milletvekillerinin serbest bırakılacağına dair yorumların hatırlatılması üzerine Arınç, "Kimsenin ağzını açmadığı, kimsenin bir şey söylemediği zamanda ben bu konuda konuşan, fikrini açıklayan bir insanım. Şimdi konuşması gerekenler konuşsun." dedi.

BDP'nin yeni Anayasa çalışmalarında masadan çekilme ihtimali bulunduğunun sorulması üzerine ise Arınç, "Hiçbir parti anlaşmadan masadan kalkmamak üzere sözleşmişlerdi." diye konuştu. Arınç, hiçbir partinin millette verdiği söz karşısında masadan kalkamayacağına inandığını aktardı.