Recep Kara: Güreş oyunu seyirciler gibi beni de sıkıyor
Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleri'nde üç kez başpehlivan olan Recep Kara, geçen yıl kendilerini izlemeye gelen Başbakan'ın ve seyircilerin sıkıldığını belirterek, "Açık söyleyeyim, pehlivan olarak ben de sıkıldım." dedi.
2004 yılından bu yana
14 Yıl Önce Güncellendi
2012-07-05 15:17:04
2004 yılından bu yana er meydanında baş kategorisinde güreş yaptığını belirten Kara, Ahmet Taşçı'dan sonra en fazla final yapan güreşçi olduğunu söyledi. Üç defa birincilik ve üç kez de ikincilik aldığını ifade eden Kara, "Altın kemeri 2009 yılında kılpayı kaçırmıştım. Sakatlıklardan dolayı bir yıl ara verdim. Geçen sene finalde Antalya'lı Ali Gürbüz'e kaybettim. İyi çalıştım. Hedefim kaybettiğim başpehlivanlık ünvanını geri almaktır." dedi.
Geçen yıl kendilerini izlemeye gelen Başbakan'ın ve seyircilerin oyundan sıkıldığını anlatan Kara, "Açık söyleyeyim, pehlivan olarak ben de sıkıldım. Şu gerçek var. Başa güreşen arkadaşlarımız, kafaya oynayan 4-5 tane isim var. Herkes bir yıl boyunca buraya hazırlanıyor. Bu işin hakkını vererek antrenman yapıyor. Artık şartlar zorlaştı. Güreşler denk geçiyor. Her hafta güreşlere gidiyoruz. Pehlivanlar, birbirilerinin açıklarını çok iyi biliyor. Açık kapı bırakmak istemiyor. Bunu bıraktığın an rakip hemen fırsatı değerlendiriyor. Seyircilerin bilmesi gereken konu, bir yıl boyunca verdikleri emeği bir saate sığdırmaya çalışıyoruz. Finale gelene kadar yaptıkları yağlı müsabakalarda yağlı güreşin oyunlarını sergiliyoruz. Finalde birincilik ile ikincilik arasında çok büyük bir fark var. Yüzden kimse açık bırakmak istemiyor. Garanti, sağlam ve sabrederek güreşmek istiyor. Bu şekilde yaptığımız güreşler de seyircileri bazen sıkabiliyor. Ben de sıkılıyorum." diye konuştu.
2006 yılında Osman Aynur'la yaptığı güreşlerde bunun darbesini yediğini ifade eden Recep Kara, "Seyircilerimiz bunu iyi bilir. Benim durumum rakibime göre çok çok iyiydi, formdaydım, yerimde duramıyordum. Rakibimi sırt aşağı indireyim diye oyundan oyuna girdim. Seyirci ismimi söyleyerek tempo tuttu. Biraz gaza geldim, tribünlere oynadık biraz." diyerek sözlerini şöyle sürdürdü:
"Oyun yaparken sırt aşağı yere düştüm. Rakibim bir şey yapmadan. Yağmurun ve yağlı güreşin azizliği. Ama Osman Aynur birinci oldu. Bu olay bana tecrübe oldu. Ondan sonra yaptığım güreşlerde en garanti yolu seçmeye çalışıyorum. 50 derecenin altında güreş yapıyoruz. Kolay değil, tribünlerde seyredilmesi de kolay değil. Fedakar seyircimize teşekkür ediyorum. O seyirci olmazsa biz de olmayız. O sıcaklığın altında güreş yapmayı bırak kısa bir süre beklemek de adamı çatlatıyor. Bize de hak versinler. Seyircilerimize en güzel güreşi seyrettirmek isteriz. İnşallah bu yıl seyircilerimizin istediği güreşler olur. Ben de olması taraftarıyım. Bu sene ben de farklı hazırlandım Kırkpınar güreşlerine. Takdik olarak farklı hazırlandım. İnşallah fazla puanlamaya gitmeden rakiplerimizi yenerek başpehlivanlığı alırız."
PUANLAMAYA KARŞIYIM
Geleneksel sporda puan uygulamasına karşı olduğunu vurgulayan Recep Kara, yağlı güreşlerin olimpiyat, dünya şampiyonası ve olimpik sporlarla kayıslanamayacağını ifade etti. Yağlı güreşlerinden 6,5 asırdan bu yana devam geleneksel ve kendilerine ait bir organizasyon olduğunu vurgulayan Kara, şöyle devam etti:
"Geleneksel sporda bu işin başı başpehlivanlardır. Başpehlivan olmadan Kırkpınar olmaz. Kırkpınar demek başpehlivanlık demektir. Kırkpınar'ın başpehlivanı kim olacak onu izlemeye geliyorlar. Sen şimdi başpehlivanlık ünvanını hak etmiş bir kişiye puanlama usulü ile puan toplayacaksın Edirne'ye öyle geleceksin diyemezsin. Bu geleneksel bir spor. Zaten adam iyi çalışmışsa kemerini, derecesini yapar, kürsüye çıkar kendisini ispat eder. Eğer iyi çalışmamışsan rakibi zaten seni deviriyor.
Her başpehlivanın kendisine ait seyircisi var. Yurdun her tarafından seyirciler akın akın geliyor buraya. Hepsinin destekledikleri pehlivanlar var. Sakat ve asker olan arkadaşlarımız var. Şimdi bunlara nasıl diyeceksiniz Kırkpınar'a gelmeyin diye. Kuralları getirenlerin buna hakkı yok. Ama getirdiler. Biz bu işe karşıyız. Duruşumuzu sergiliyoruz. Yeni getirilen kurallar yanlış. Er meydanında çatır çatır güreşler oluyor. Ahmet Taşçı'nın, Vedat Ergin'in kendisinin, Mehmet Yeşilyeşil'in altın kemeri yandı. Bunlar kolay şeyler değil. Yurdun her yerinde yağlı güreşlerin izleyicisi çok fazla. Güreşler oluyor ki, seyirci geliyor buraya."
KAYBETTİĞİM ALTIN KEMERİ HAYATIM BOYUNCA UNUTAMAM
2009 yılında kaybettiği altın kemeri hayatı boyunca unutamayacağını dile getiren Recep Kara, "Altın kemeri finalde kaybettim. Bana çok dokundu. Hayatım boyunca unutamam. Yüzüp, yüzüp kuyruğuna geliyorsun ve finalin uzatmalarında kaybediyorsun." diyerek, şunları söyledi:
"Tabii nasiptir bu işler ama oradaki olayları seyircinin takdirine bırakıyorum. Kimin ne şartlarda finale geldiğini biliyorlar. Tabii Mehmet Yeşil'e de nasip olmadı kemeri almak. Bu işin zorluğu da burada. Gerçekten üç yıl arka arkaya birinci olmak zor. Son zamanlarda sporcular birbirine çok denk. Üç yıl boyunca aynı formda olacaksın, sakat olmayacaksın çok zor bir olay."
BELEDİYE ÜÇÜN BEŞİN HESABINI YAPMAMALI
2004, 2007, 2008 Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleri Başpehlivanı Recep Kara, Kırkpınar'a katılmak Türkiye'nin her yerinden gelen değişik yaş gruplarında sporcuların geldiğini belirtti. Buraya güreşmeye gelen çocuklardan ilk 65'e girenlere belediye tarafından yolluk ve harcırahların verildiğini dile getiren Kara, şunları söyledi:
"Diğerlerine bir şey verilmiyor. Bakıyorsunuz bir boyda 250-300 kişi var. Sadece 65 kişiye yolluk verdiğin zaman diğerleri buradan parasız ayrılmak zorunda kalıyor. Çocuklar bu işe yeni başlamışlar. Onlara destek olunması lazım. Belediyenin aldığı bu kararı şiddetle kınıyorum. Yılda bir kere organizasyon yapıyorsunuz. Edirne demek Kırkpınar demek.
Güreşin üstünden organizasyon yapıyorsunuz. Öyle üçün beşin hesabı yapılmaz. Buraya gelen sporcuları yardım kaynaklarının sefer edilmesi lazım. Yemesi, içmesi, konaklaması bunlar kolay işler değil ama sonuçta tek organizasyon. Bunun da en iyi şekilde yapılması lazım. Belediye çocuklara harcırah konusunda destek olursa daha iyi olur."
RAKİPLERİMİZLE BİRLİKTE SİVRİSİNEKLE DE MÜCADELE EDECEĞİZ
Sivri sineklerden çok şikayetçi olduğunu belirten Kara, "Sineklerden çok şikayetçiyim. Salı günü geliyorum. Açıkça söyleyelim. Buraya dünya ve Türkiye geliyor. Çarşıya çay içmeye inelim dedik. Çay içmek dışarıda oturmak mümkün değil. Sivrisenekten geçilmiyor." diyerek, şunları söyledi:
"Sarayiçinde ne yapacağız onu düşünüyorum. Güreşirken sivrisinekler bize saldırırsa yandık. Rakip ve sıcakların yanında bir de sivrisinekle mücadele edeceğiz. Bunun tedbiri önceden alınsaydı millete bu sıkıntıyı yaşatmasalardı çok güzel olurdu. İnşallah gelecek yıl böyle şeyler olmaz. Bunun önlemi kıştan çıkıldığında alınması gerekiyordu."
SON VİDEO HABER
Haber Ara