AB Bakanı Bağış'tan Hristofyas'a: Elindeki sineklikle aslan avlamaya kalkma

Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Avrupa Birliği dönem başkanlığını altı aylığına devralan Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'ne (GKRY) lideri Dmitris Hristofyas'ın son dönemde Türkiye'den bir telefon beklediği veya Türkiye'ye gitmek istediğine dair beyanatları olduğunu söyledi, Bağış, "Ben kendisine hatırlatmada bulunmak istiyorum. Hatları karıştırmasın, onun muhatabı ve muadili MMOV Cumhurbaşkanı Sayın (Derviş) Eroğlu'dur. Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı öyle sözde başkanlıklarla, yarım ada devletleriyle vakit harcayacak kadar zaman lüksüne sahip değildir. Eroğlu'nun bu konuda kendilerine destek vermeye hazır olduğunu biliyorum. Ellerindeki sineklikle aslan avlamaya kalkmasınlar. Herkes kendi boyunun ölçüsü içerisinde atması gereken adımları atsın." dedi.

AB Bakanlığı'nda gerçekleştirilen 11. İç Koordinasyon ve Uyum Komitesi (İKUK) toplantısı öncesinde konuşan Egemen Bağış, GKRY'nin AB dönem başkanlığı sürecini de değerlendirdi. Egemen Bağış, "Bu süreçte Türkiye'nin kararlılığını engelleyebilecek zannedenler GKRY'nin sözde başkanlığını bahane olarak kullanmak istediler. Hem pozitif gündem konusunda alınan kararlar hem de Meclis'in ortaya koyduğu dirayetli duruşu, hem de kurumlarımızın kararlılığı Türkiye'nin geldiği noktayı gösteriyor. Avrupa'da farklı farklı espriler yapılıyor, farklı yaklaşımlar var. Hepsini bir kenara bırakıyoruz. Ama eğer dönem başkanlığını üslenen yarımada devletinin yardıma ihtiyacı olursa hemen yanı başlarındaki KKTC'nin kendilerine yardım etmeye hazır olduğunu bir kez daha hatırlatmak istiyoruz." diye konuştu.

HERKES KENDİ BOYUNUN ÖLÇÜSÜ İÇERİSİNDE ATMASI GEREKEN ADIMLARI ATSIN

Hiçbir zaman çözümsüzlüğü çözüm olarak kabul etmediklerini ve çözümden yana tavır ortaya koyduklarını dile getiren Egemen Bağış, şöyle konuştu: "Dönem başkanlığı döneminde de tarihi bir uzlaşmaya imza atmak isterlerse KKTC'deki yetkililer GKRY ile bu süreçte de aynı şekilde diyalogu sürdüreceklerdir. Makul, kabul edilebilir, siyasi eşitliğe dayalı çözüm konusunda Türkiye KKTC'ye destek vermeye devam edecektir. GKRY liderinin son dönemde 'Türkiye'den telefon bekliyorum, Türkiye'ye gitmek istiyorum' şeklindeki demeçlerini görmüşsünüzdür. Ben bir hatırlatmada bulunmak istiyorum: Hatları karıştırmasın, onun muhatabı ve muadili KKTC Cumhurbaşkanı Sayın (Derviş) Eroğlu'dur. Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı öyle sözde başkanlıklarla, yarım ada devletleriyle vakit harcayacak kadar zaman lüksüne sahip değildir. Eroğlu'nun bu konuda kendilerine destek vermeye hazır olduğunu biliyorum. Ellerindeki sineklikle aslan avlamaya kalkmasınlar. Herkes kendi boyunun ölçüsü içerisinde atması gereken adımları atsın. Türkiye çözüm için destek vermeye devam edecektir."

Kendisine Rumların dönem başkanlığını devralmasından sonra "ne değiştiği" sorulan Egemen Bağış, hiçbir şeyin değişmediğini söyledi. Bağış, Rumların dönem başkanlığını da Türkiye'de 23 Nisanlarda çocukların resmi koltuklara "heveslerini almaları" için oturtulmasına benzetti.

"AVRUPA'DA KENDİLERİNE MEKTUP ARKADAŞI ARIYORLAR"

Türkiye'nin AB yolundaki reformlarına devam etmekte olduğunu vurgulayan Bağış, en son AB ülkesi 16 ülkenin dışişleri bakanlarının ortak bir makale hazırlayıp Avrupa'nın önde gelen yayın organlarında yayınlattıklarını hatırlattı. Burada Türkiye'nin Avrupa'ya katkılarını, AB için önemini vurguladıklarını belirten Egemen Bağış, "Bu tarihi bir manifestoydu. Türkiye'nin AB'ye yapacağı katkıları mükemmel bir şekilde özetleyen bir manifestoydu." ifadelerini kullandı. 27 ülkenin 16'sının böyle bir metne imza koymuş olmasının "anlamlı" olduğunu vurgulayan AB Bakanı Bağış, imza koymayan 11 ülkenin dışişleri bakanlarının da en az imzalayanlar kadar Türkiye'nin potansiyelinden haberdar olduklarını ama iç politika hassasiyetleri ve siyasi nedenlerle imzalamasalar bile Türkiye'nin öneminin farkında olduklarını belirtti.

Bağış konuşmasına şöyle devam etti: "Artık ortak ses Avrupa'daki sağır duvarları da aşmamıza yardımcı olacaktır. Dünyanın gerçekleri Türkiye'yi işaret etmektedir. Bütün uluslararası camia, bütün ülkeler, devletler, kuruluşlar Türkiye'nin potansiyeli anlarken maalesef anlayamayanlar da var. Anlayamayanların da Avrupa'da kendilerine mektup arkadaşı aradıklarını da hayret içerisinde takip ediyoruz. Gönül isterdi ki bu mektup arkadaşı arayışları içeride kalsaydı, kendi vatandaşlarımızla iletişim kurmayı deneselerdi. Dışarıda bir takım kişilere mektuplar yazıp 'sizin yazdığınız gibi Türkiye o kadar iyi değil' gibi iddialarda bulunmamış olsalardı. Gerçekten kendilerini komik duruma düşüren eski zihniyetler var. Milletin vicdanında yargılanıp müebbet muhalefete mahkûm olan zihniyet diye boşuna demiyorum. Bunlar Türkiye'nin geldiği durumdan gurur duymaları gerekirken düştükleri bu komik durum bir trajedidir. Umarım gönderdikleri mektupları iadeli taahhütlü göndermişlerdir ki alan bakanlar ne dirençlere rağmen bu reformları gerçekleştirdiğimizi takdir ederler ve Türkiye'nin kararlılığını bir kez daha önemserler."

"AB TARİHİNDE İLK KEZ TÜRKİYE İÇİN POZİTİF GÜNDEM İCAT EDİLDİ"

AB ile Türkiye arasında son olarak bir pozitif gündem sürecini ilan ettiklerini anımsatan AB Bakanı Egemen Bağış, tek başına bu gündemin bile Türkiye'nin AB için önemini çok net bir şekilde ortaya koyduğunu vurguladı. Bağış, "AB'nin tarihinde pozitif gündem diye bir şey duymuş muydunuz? İlk defa Türkiye için bu süreç icat edildi. Bu Türkiye'nin kararlılığının, gücünün bu konudaki iradesinin çok açık net bir sinyalidir. Türkiye'nin tanımadığı bir yarım ada devletinin sözde dönem başkanlığı nedeniyle ilişkilerin durmaması için hem bizim hem AB'nin ortaya koyduğu bir iradedir. Böylelikle 8 ayrı fasılla olarak siyasi sebeplerle bloke edilen fasıllarla ilgili çalışma grubu oluşturuyoruz. Vize konusundaki 30 yıldır atılmayan adımların atıldığına şahit oluyoruz. AB Komisyonu'nda Türk vatandaşlarının görevlendirilmesi, ab fonundan Türk vatandaşlarının yararlanabilmesi için çalışmalar gerçekleştiriyoruz." dedi.

"REFORM İZLEME GRUBU'NUN KAPSAMI GENİŞLİYOR"

Daha önce 26 kez toplanan Reform İzleme Grubu'nun son toplantısının İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin'in davetiyle Ordu'da gerçekleştiğini ve orada bir karar aldıklarını belirten Bağış, "Sadece 4 bakanın; İçişleri, Dişleri, Adalet ve AB bakanlığının katılımıyla bugüne kadar gerçekleşen reform izleme grubunun toplantılarının kapsamını genişletmeye karar verdik. İlk aşamada Sayın Bülent Arınç'ın, Bursa'ya davetiyle bir sonraki toplantıda Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün özellikle farklı inanç gruplarının vakıflarına bir takım mülk iadesiyle ilgili bir sunum yapmak ve bunun değerlendirilmesi başta olmak üzere farklı konuları ele alabileceğimiz toplantıyı Eylül ayında Bursa'da yapmaya karar verdik" dedi.