Dolar

34,9498

Euro

36,6868

Altın

3.002,62

Bist

10.015,54

Kıbrıs da AB'nin kapısını çaldı

AB üyesi Kıbrıs, Konsey dönem başkanlığının başlamasına birkaç gün kala, mali kurtarma şemsiyesine sığınmak için ortaklarının kapısını çaldı. Kıbrıs, acil yardım isteyen beşinci üye oluyor.

14 Yıl Önce Güncellendi

2012-06-27 09:16:25

Kıbrıs da AB'nin kapısını çaldı
Kurtarma şemsiyesi karşılığında sert tasarruf tedbirlerine uymak zorunda kalacağını bilen Kıbrıs uzun süre tereddüt etti. Lefkoşa Rum yönetimi kreditörlerin tasarruf paketi bünyesinde, son derece düşük olan işletme vergilerini arttırmasını talep edeceğini biliyor ve bunun da yatırımcıyı ürkütmesinden çekiniyordu.

Kıbrıs’ın bankalarını borç batağından kurtarmak için kaç milyar Euro’ya ihtiyacının olacağı şimdilik kestirilemiyor. Avrupa İle İlişkiler Bakan Yardımcısı Andreas Mavroiannis dört milyar Euroluk açıkları olduğunu söyledi. Kıbrıs ekonomisinin aslında iyi işlediğini ve finansal darboğazı bir anlamda Yunanistan’dan ithal ettiklerini de sözlerine ekleyen Mavroiannis, Yunan bonolarına yapılan yatırımların geri dönmediğini belirti: “Mali tablomuz aslında hiç de kötü sayılmaz. Tamam, mükemmel olduğu da söylenemez. Problemlerimiz üstesinden gelinemeyecek cinsten değil. Güvensizlik yaratan unsurların başında Kıbrıs bankalarının Yunan devlet tahvillerine yaptığı yatırımlar geliyor. Yunanistan borcunu ödeyemiyor. Yunan tahvil piyasasıyla adeta bütünleşmiş olmak problem yaratıyor.”

Tahviller değer kaybetti

Kıbrıs’ın en büyük ikinci bankası olan Kıbrıs Halk Bankası milyarlarca euroluk Yunan hazine bonosu almıştı. Yunanistan’ın borçları tıraşlandığında tahviller yüzde 50 oranında değer kaybetti. Aynı zamanda bankanın Yunan şirketleriyle özel şahıslara açtığı krediler de geri dönmüyor.

Geçen yıl 3 milyar 600 milyon euro zarar eden Halk Bankası iflasın eşiğine geldi. Ayakta kalabilmesi için en az 1 milyar 800 milyon euroya ihtiyacı var. Diğer Rum bankalarının durumu da pek farklı değil.

Kıbrıs’ın aslında bundan altı ay önce Euro Bölgesi’nden yardım istemesi gerekiyordu. Kriz sinyalleri geldiğinde devreye giren Rusya, Kıbrıs’a düşük faizle 2,5 milyar euroluk kredi açmıştı. Moskova yönetimi bu yardımı, Kıbrıs Rum yönetimi ile arasındaki iyi ilişkileri sürdürmek amacıyla yapmıştı. Rusya’nın Kıbrıs’a yeniden borç verebileceğine dair söylentiler de dolaşıyor. Amma bütün bu milyarlar da Kıbrıs bankalarını kurtarmaya yetmeyecek. Rum yönetimi son çare olarak, Avrupa Birliği Konsey Dönem Başkanlığını devralmasına birkaç gün kala kurtarma şemsiyesinin altına sığınmak zorunda kaldı.

Dönem Başkanlığı için hedefler

Kıbrıs ortaklarından yardım almadan iflastan kurtulamayacak duruma düşmüş olsa da Bakan Yardımcısı Andreas Mavroiannis, 1 Temmuz’da başlayacak olan Konsey Dönem Başkanlığı için büyük hedefler koyduklarını söylüyor: “Bu zor günlerde halk, Avrupa’nın çözümün değil, problemin bir parçası olduğu kanaatini taşıyor. Biz bunun tam tersinin doğru olduğuna kamuoyunu ikna etmeliyiz.”

Mavroiannis 900 bin Kıbrıslı kadar 500 milyon Avrupalının da güvenini kazanmaya çalışıyor. Rum yönetiminin bir diğer amacı da kurtarma şemsiyesinin etkili olduğunu ve Kıbrıs bankalarının kurtarılabileceğini kanıtlamak. Avrupa İle İlişkiler Bakan Yardımcısı, Kıbrıs’ın en kısa zamanda düzelip borçlarını ödeyebilecek duruma geleceğine de inanıyor.

DW

Haber Ara