Türk mühendislerinin geliştirdiği mısır tohumu verimi yüzde 50 artırıyor

Adana'nın Ceyhan ilçesinde bir ziraat mühendisinin geliştirdiği mısır tohumu, bilim adamlarından tam not aldı. Tohum, Çukurova Bölgesi'nde ikinci ürün ekiminde büyük avantaj sağlıyor. Normal tohumlar, dönüme 500 ile 800 kilo arasında ürün verirken, yeni geliştirilen mısır tohumu, ikinci üründe dönüme bin 100-bin 200 kilo, birinci üründe ise bin 200-bin 500 kilo ürün veriyor.

        Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Doğu Akdeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü'nde görevli ziraat yüksek mühendisi Mehmet Ali Türkay, patentini aldıkları Türkmen ve Türkay mısır tohumunun uluslararası düzeyde olumlu not aldığını söyledi. Türkmen ve Türkay çeşitlerinin, dünyanın en dayanıklı mısır tohumu olduğunu kaydeden Türkay, İtalya, Hırvatistan ve Çin'de tarım kongrelerine katıldığını, tohumun çok beğenildiğini kaydetti. Asya ve Avrupa'daki tüm toplantılara katıldığını aktaran Türkay, "Çin'de yaptığım bir toplantıdan dolayı, Ekonomik İşbirliği Teşkilatı 2012 Yılı Tarım ve Çevre Ödülü'nü Türkiye'ye verecek. Bu ay Azerbaycan'ın başkenti Bakü'de yapılacak toplantıda ödül takdim edilecek. Bundan dolayı, Türkmen ve Türkay çeşitleri için 2012 Dünya Tarım ve Çevre Ödülü almaya gideceğiz." diye konuştu.

        Türkmen ve Türkay adlı mısır tohumu üzerine yapılan çalışmaların ikinci ürün mısır ekimi için olduğunu vurgulayan Türkay, şöyle devam etti: "Çukurova Bölgesi'nde ikinci şartlarında 3-4, ana ürün şartlarında ise 1-2 kez yapılan ilaçlamaya gerek kalmıyor. İlaçlama yapılmadan diğer mısır tohum çeşitleri yüzde 65 ile 70 civarında verim kaybına uğrarken, Türkay ve Türkmen mısır çeşitlerinde hiç verim kaybı olmamaktadır. Bundan dolayı bu bölgede hedefimiz ikinci üründür."

        ZARARLI BİTKİLERE KARŞI DAYANIKLI

        Türkmen ve Türkay tohumlarının, ikinci üründe zararlı bitkilere karşı dayanıklı olduğunu vurgulayan Mehmet Ali Türkay, Çukurova Bölgesi'nde yapılan denemelerde elde edilen sonuçlara göre, ilaçlama ihtiyacı duymadan yeterli verimin elde edilmesinin çok önemli olduğunu, bunun da dünyada örneği bulunmadığını vurguladı.

        Geliştirdikleri tohum çeşitlerinden, hiç ilaç kullanmadan 2. ürün şartlarında, dönümüne bin 100 ile bin 200 kilo, 1. ürün şartlarında ise bin 200-bin 500 kilogram verim alındığına dikkat çeken Türkay, "Çeşitleri, Çukurova Bölgesi'nde 2. ürün, İç Anadolu, Doğu ve Güney Doğu Anadolu bölgeleri için ana ürün olarak tavsiye ediyoruz. Şu an diğer mısır tohum çeşitlerinden 2. ürünlerde ilaçlama yapılmasına rağmen dönümüne 500 ile 800 kilo alınıyor. Arada çok büyük fark var. Zaten amaç da Çukurova'da ikinci ürün mısırdan daha yüksek verim elde etmek. Bu tohumlarla bu da mümkün hale geldi. Burada en önemli hususlardan birinin yeni tohumumuzun ekim tarihi haziran ayı içerisinde olmalı." diye konuştu.

        GDO'LU DEĞİL, DOĞAL DAYANIKLI

        Türkmen ve Türkay mısır tohum çeşitlerinin kısa sürede nem kaybetme özelliğine sahip olduğunu anlatan Türkay, "Bu dayanıklılığı nasıl sağladı diye sorarsanız, asla ve asla tohumların genetiği değişmiş değil. Bu çeşitler, kesinlikle GDO'lu değil. Dünyada genetik yapısı değiştirilmeden geliştirilmiş doğal dayanıklı olan başka mısır çeşidi bulunmamaktadır. Klasik yöntemlerle genetik yapısında oynamadan sadece öncelikle dayanıklılığı kullandığımız ebeveynlere sağladık. Daha sonra bu dayanıklı ebeveynleri kendi arasında melezleme suretiyle sizlere ulaşacak F1 dayanıklı çeşitleri elde ettik. Mısır kurdu ve mısır koçan kurduna dayanıklı olan Türkay ve Türkmen mısır çeşitleri Doğu Akdeniz Tarımsal Enstitüsü Müdürlüğü'nün 17 yıllık çalışması sonucunda geliştirilmiştir. Bu şekliyle dünyada elde edilmiş tek çeşit içerisinde yer alıyor." şeklinde konuştu.

        Ziraat Yüksek Mühendisi Türkay, bu çeşitlerin bilimsel ortamlarda tartışıldığını, uluslararası kongre ve sempozyumlarda, bilimsel toplantılarda birçok sunum yaptığını dile getirdi. Patentini aldığımız için artık çiftçilerin rahatlıkla kullanabileceğine işaret eden Türkay, "Yurt dışından gelen yoğun tohum talebine şu an cevap veremiyoruz. Çünkü öncelik yurt içi tohum ihtiyacını karşılamak istiyoruz." ifadesini kullandı.