Rumlar da Merkel'in kapısını çalacak

Avrupa'yı sarsan mali ve ekonomik kriz Güney Kıbrıs'a kadar uzandı. Yunanistan, Portekiz, İrlanda ve son olarak İspanya'nın AB Kurtarma Fonu EFSF'e baş vuracağını açıklamasından sonra Güney Kıbrıs Rum Yönetimi de sırada olduklarını duyurdu. Avrupa Birliği dönem başkanlığını 1 Temmuz'dan itibaren devralmaya hazırlanan ülkede alarm zilleri çalmaya başladı.

Güney Kıbrıs Maliye Bakanı Vassos Shiarly, özellikle Yunanistan'daki ekonomik krizden çok kötü etkilendiklerini ve AB Kurtarma Fonu'na başvurmalarının gün meselesi olduğunu açıkladı. Yardımın sadece bu ülkenin bankacılık sektörüyle sınırlı kalmayacağını açıklayan Shiarly, 'Eğer kurtarma mekanizmasına başvuruyorsanız, gelecekte ortaya çıkacak problemler de dahil olmak üzere bütün gerçeklere hazırlıklı olmalısınız.' şeklinde konuştu.

Güney Kıbrıs, yardıma başvurması halinde 17 üyeli Euro bölgesinde İspanya'dan sonra kurtarma şemsiyesi altına giren beşinci ülke olacak. Rum yönetimi 1 Temmuz'daki devir teslim töreninden önce yardım başvurusu yapacak.

Özellikle Cyrus Populer Bank adlı ülkenin ikinci büyük bankasının 1,8 milyar euroya ihtiyaç duyduğu belirtilirken, yaklaşık 17 milyar euroluk milli geliri bulunan ülkenin 25 milyar euro civarında borcu olduğu tahmin ediliyor.

Güney Kıbrıs özellikle Yunanistan'la çok yakın irtibatlı olmasının faturasını ödüyor. Ülkeye giren yatırımların dörtte biri Yunanistan üzerinden gelirken, Rum Kesimi'ndeki bankalarda tutumar her üç Euro'dan biri Yunanistan'a ait bulunuyor. Yılın ilk çeyreğinde büyük bir ekonomik düşüş yaşayan Güney Kıbrıs, buna ilave olarak da ciddi bir enerji sıkıntısıyla boğuşuyor.