Suriye'de 28 kişi daha öldü
Suriye'de çoğunluğu Dera'da 28 kişi güvenlik güçlerinin açtığı ateş sonucu öldü.
14 Yıl Önce Güncellendi
2012-06-09 09:18:55
Orta kesimlerdeki Humus'ta 7, Lazkiye'de 2 kişinin güvenlik güçlerince açılan ateşte öldüğünü kaydeden konsey, operasyonların bazı kentlerde yoğun bir şekilde devam ettiğini aktardı.
Dera'daki yerel aktivistlerden Ebu Kasım, dünkü Dera Beled'deki operasyonlarda 20'den fazla kişinin hayatını kaybettiğini ve onlarca kişinin yaralandığını ifade ederek, "Yaralılarımızı bir camiye taşıyarak tedavi etmeye başladık, kentteki yoğun operasyonlar nedeniyle hastahanelere götürme imkanımız yoktu" diye konuştu.
Öte yandan Suriye İnsan Hakları İzleme Örgütü, dün, ülke genelinde 603 noktada 722 gösterinin düzenlendiğini ve çıkan olaylarda 68 kişinin gevenlik güçlerine açılan ateşte öldüğünü bildirdi.
__________________________________________________________________________________________________
Kubeyr'de incelemeler sürüyor
Suriye'deki BM gözlemcileri onlarca kişinin öldürüldüğü Kubeyr köyündeki incelemelerini sürdürüyor. Gözlemciler köyde yanık insan bedeni kokusunun ağır bir şekilde hissedildiğini bildirdi.
14:45: Suriye'de muhalif gruplar, geçtiğimiz çarşamba günü Hama'ya bağlı Kubeyr köyünde aralarında çok sayıda kadın ve çocuğun olduğu yaklaşık 80 kişinin hükümet yanlısı güçler tarafından öldürüldüğünü duyurmuştu. Bölgede kesin bir katliamın yaşandığının belirgin olduğunu kaydeden BM gözlemcilerinin sözcüsü Sausan Ghosheh, köyde ağır bir ceset kokusunun olduğunu belirtti. Ghosheh "Köyde ve köyün etrafında ceset parçaları da gördük" dedi. BM gözlemcileri evlerin duvarlarında da kan izleri gördüklerini kaydetti.
BM gözlemcileri yaptıkları açıklamada ''Bu saldırının hangi koşullarda cereyan ettiği hâlâ net değil. Saldırıda ölenlerin isimleri, olayın detayları ve kaç kişinin öldüğü henüz teyit edilemedi. BM gözlemcileri halen olayın gerçeklerinin tespit edilmesine çalışıyor'' bilgisine yer verdi.
BM Sözcülüğü, Kubeyr köyünde BM Gözlemci Misyonu (UNSMIS) gözlemcileri tarafından çekilen görüntülerden oluşan bir video klibi de Youtube'e koyarak BM gazetecileriyle paylaştı.
____________________________________________________________________________________________________
13:00 Suriye'ye baskıyı artırmaya çağırdı
Kofi Annan, ülkeyi krizden çıkarmaya yönelik planının uygulanması için Suriye'ye baskıyı artırma çağrısında bulundu.
BM-Arap Birliği'nin Suriye Özel Temsilcisi Kofi Annan, Washington'da ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton ile görüştü.
Kofi Annan, görüşmenin başında, gazetecilere yaptığı açıklamada, "Planın uygulanması için Suriye hükümetine ve taraflara baskının artırabileceğinden bahsedeceğini" belirtti.
Herkesin bir çözüm aradığını ifade eden Annan, "Bazıları bu planın ölmüş olabileceğini söylüyor. Sorun plan mı yoksa uygulanması mı. Uygulanmasıysa, bu nasıl yoluna konulur. Eğer sorun plansa başka ne seçeneklerimiz var" diye konuştu.
Tüm bu soruların ele alınacağını dile getiren Annan, "Aynı zamanda, bölge hükümetleri ve tüm dünya ile hedefimize ulaşmak için nasıl çalışacağımıza yanıt arıyoruz" dedi.
____________________________________________________________________________________________________
Suriye nasıl düzelir?
Ortadoğu’daki hassas dengeleri değerlendiren uzmanlar, Suriye sorununun nasıl çözülebileceğine dair görüşlerini Deutsche Welle'yle paylaştı.
10:24 Rusya'nın BM Güvenlik Konseyi'nde Suriye'ye karşı alınan sert kararları engellemesinin sebebi Şam yönetimi ile yıllardır süren iş birliği. Suriye, Rusya'nın Ortadoğu'da kalan son müttefiklerinden biri. Ancak Rusya'nın Şam yönetimine desteğinin başka nedenleri de var.
Alman Heinrich Böll Vakfı Beyrut Bürosu Yöneticisi Suriye uzmanı Bente Scheller, Rusya'nın aynı süreçten geçen Libya konusunda yaşadığı hayal kırıklığına dikkat çekiyor. Scheller “Libya konusunda Rusya kendisini dışlanmış hissetti. Şöyle ki Libya'ya yaptırım kararını onayladı ama karar onun istediğinden çok daha kapsamlı bir şekilde uygulandı. Bu nedenle Rusya Suriye konusunda başından beri geri planda kalarak tepki veriyor” açıklamasını yapıyor. Suriye uzmanı Bente Scheller Moskova'nın güvenini yeniden kazanmanın çok zor olacağı görüşünde.
"Rusya ikna edilebilir"
Almanya'nın düşünce kuruluşlarından Bilim ve Siyaset Vakfı'nın (SWP) yöneticisi Volker Perthes de Rusya'nın Suriye'de çözüm arayışına ortak edilerek ikna edilebileceğini belirtiyor:
“Moskova yönetimine Suriye konusunda sadece yapıcı bir rol üstlenebilecekleri değil, lider bir konum üstlenmeleri gerektiği söylenmeli. Rusya Kuzey ülkeleri arasında Suriye ile en yoğun ilişkilere sahip ülke. Onlara Rusların Suriye'deki çıkarlarına saygı duyulduğu sinyali verilmeli. Pazarlıklar sonucu oluşturulacak bir geçiş sürecinin Rusya'nın da çıkarına olacağı ve bu konuda kendilerine destek verileceği hissettirilmeli. Yani Rusya'yı sert bir şekilde eleştirmektense ona destek önermeli.”
BM Güvenlik Konseyi'nde Suriye'ye karşı sert yaptırımları reddeden ülkelerden biri de Çin. Volker Perthes Çin'in tutumunuysa “Çin'deki meslektaşlarım kesinlikle askerî bir müdahale gerektirmeyen bir çözüm istendiğini söylüyor. Ve özellikle de resmî açıdan Batı'nın her halükârda bir askerî müdahale planladığı şüphesi var. Almanya da askerî bir çözüm istemiyor. Hepimiz pazarlıklar sonucu oluşturulan bir geçiş süreci istiyoruz. Gerçek şu ki Çin yönetiminin Suriye'de özel çıkarları yok ve Rusya kendilerinden bunu istediği için Moskova'nın arkasında durduklarını söylüyorlar” sözleriyle açıklıyor.
"İran çok tedirgin"
Suriye'deki Esad rejimi ile yakın ilişkileri olan bir diğer ülke de İran. Mollalar bugüne kadar Şam yönetimi üzerinden bölgede nüfuzunu kullanıyor, Lübnan'daki Hizbullah'a destek Suriye'deki kanallar üzerinden veriliyordu. Kısa bir süre öncesine kadar Şam'da bulunan Hamas yönetimi üzerinden İran'ın nüfuzu Filistin'e kadar uzanıyordu. Volker Perthes “İran yönetimi Esad rejiminin çökmesi halinde Arap dünyasındaki tek müttefiğini kaybedebileceği için son derece tedirgin. Bu nedenle Esad rejiminin sürmesi İran'ın çıkarları açısından çok büyük önem taşıyor” şeklinde konuşuyor.
Suriye konusunda Ortadoğu'da dengeler oldukça hassas. Suriye uzmanı Bente Scheller, Rusya'nın BM Güvenlik Konseyi'nde, Suriye'ye askerî müdahaleye yol açabilecek bir kararı desteklemeyecek olmasının diğer ülkeler açısından da rahatlatıcı etki yaptığına dikkat çekiyor. Uluslararası topluluk böylece bu tür bir müdahalenin nasıl yapılacağına dair somut yanıtlar aramak zorunda kalmıyor.
___________________________________________________________________________________________________
09:17-Suriye'de çocukların dramı
Suriye’de son iki ayda meydana gelen çatışmalarda çocuk ölümlerinde gözlenlen artış dünya kamuoyunu endişelendiriyor. Çocuklar Suriye’de çatışmalardan en çok etkilenen kesimi oluşturuyor
Birleşikbasın'da yer alan habere göre; İki hafta önce işlenen Hula katliamı ve geçtiğimiz günlerde Halep köylerinden birinde meydana gelen katliamlarda ölen insanların yarısına yakınını neredeyse çocuklar oluşturuyordu. Bir kısmı dünya televizyonları ve gazetelerinde yer alan dehşet görüntülerinde boğazı kesilmiş, katliama maruz kalmış çocukların resimleri yer aldı. Ancak bebeklere ve kadınların hedef alındığı bu saldırıların şu ana kadar kimin tarafından yapıldığı tam olarak tespit edilebilmiş değil. Suriye rejimi muhalifler içerisindeki el Kaide ideolojisine yakın bazı örgütleri suçlarken muhalif güçler doğrudan hükümeti suçladı.
BM’ye göre Suriye devriminin başladığı günden bugüne hayatını kaybeden çocuk sayısı 400 civarında. Bilindiği gibi Suriye devrimi de yine bir çocuk tarafından başlatılmıştı. Dera’da devrimin ateşini, duvara Suriye lideri Esed’i ve Baas Partisi’nin uygulamalarını eleştiren yazılar yazdığı için gözaltına alınan bir çocuk ateşlemişti.
Guardian gazetesinin verdiği habere göre BM, 2011 yılında Suriye devriminin ilk aylarında yayınladığı bir raporda Suriye rejimine bağlı keskin nişancıların kanas tüfekleriyle çocukları hedef almakla suçlayan bir rapor hazırladı. Raporda ayrıca Suriye rejimine bağlı güçlerin sivillerin yoğun olarak bulunduğu bölgeleri bombardıman etmesi neticesinde yoğun sivil kayıplar yaşandığını, aralarında çocuk ve kadınların da bulunduğu birçok insanın Esed’e bağlı güçlerin hedef gözetmeden açtığı ateşlerden dolayı hayatını kaybettiği de yer alıyor.
Geçtiğimiz sene Suriye’de öldürülen 13 yaşındaki Hamza Hatip, Suriye devriminin sembolü olmuştu. Küçük Hamza’nın öldürülmeden önce işkence edildiği ve dayak atıldığı söylenmişti.
Öte yandan bağımsız kuruluşların açıklamasında ve yer yer Batılı gazete ve TV’lerde çıkan haberlerde ideolojik olarak el Kaide’ye yakın örgütlerin bu tip cinayetler işlemiş olabileceği ifade edilmekte. Nitekim Birleşmiş Milletler yetkilileri yaptıkları açıklamada muhalif güçlerin de yer yer yargısız infaz ve işkenceler yapmakla suçlanıyor.
Suriyeli çocukların yaşadığı trajediyi yansıtan çarpıcı başka örnek ise Hatay’da Suriyeli mülteciler için kurulan kamplarda yaşayan 14 yaşındaki Emel. Yaşadıklarıyla ilgili çizdiği resimleri elleriyle işaret eden Emel, “bu görüntüleri kendi gözlerimle gördüm” diyor.
Emel, Suriye’nin kuzeyinde, Türkiye sınırına yakın bir kent olan İdlib’den sınırı geçerek Türkiye tarafına geçmiş.
Kampta çadırların dört bir tarafına astığı resimlerde, uçak bombardımanı ve silahlı çatışmalar gibi bir çocuğun görmemesi gereken şiddet dolu resimler yer alıyor. Evinden uzakta yaşayan Emel, evinin yakınlarında askerleri görünce kendini güvende hissetmiş ve işlerin yoluna gireceğini düşünmüş. Ancak askerlerin insanların üzerine ateş açtığını görünce işlerin düşündüğünden farklı olduğunu anlamış. Çocuk yaşta şiddet dolu görüntülere şahit olan Emel, evine döneceği günün özlemiyle bekliyor.
SON VİDEO HABER
Haber Ara