Alman Cicero dergisi, Türkiye'nin AB ile Asya arasında kararsız olduğunu savunurken "Türkiye'nin, AB'ye girme konusundaki o amansız isteği, çabası ve gayretleri çoktan geride kaldı. Ülke şu sıralar kendini de aşan bir özgüven patlaması yaşıyor. Başbakan Erdoğan dünyanın en güçlü ve etkili siyasileri arasında yer alıyor" denildi.
"TÜRKİYE ÖZGÜVEN PATLAMASI YAŞIYOR"
Türkiye'nin bu yeni öz güven patlamasının temel çıkış noktasının, "gayriresmi başkenti" olarak nitelediği İstanbul'un olduğunu yazan dergi, "Arap dünyasındaki ayaklanmaların, Türkiye'nin dış politikasını allak bullak ettiği"ni öne sürdü.
Türkiye'nin AB ile Asya arasında kararsız olduğunu savundu. Alman Cicero dergesi, Türkiye'nin, AB'ye girme konusundaki o amansız isteği ve gayretleri çoktan geride kaldığını öne sürerek "Ülke, şu sıralar kendini de aşan bir öz güven patlaması yaşıyor. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan dünyanın en güçlü ve etkili siyasileri arasında yer alıyor" ifadelerini kullandı.
Almanya'da aylık olarak yayımlanan Cicero dergisi Türkiye-AB ilişkilerine ilişkin yorumunda Türkiye'nin yüzünü artık Berlin, Paris ve Washington'dan çok giderek Doğu'ya çevirdiğini öne süren dergi, "Sonuç olarak karşımıza çift haneli ekonomik büyüme, Balkanlar'da, Rusya'da, Arap ve Asya coğrafyasında etkili ve ikna edici görüşmeler ile çok sayıda askerî iş birliği çıkıyor" dedi.
"ÖZ PATLAMASININ TEMEL ÇIKIŞ NOKTASI İSTANBUL"
ABHaber tarafından yansıtılan yorumda Cicero, "Türkiye'nin bu yeni öz güven patlamasının temel çıkış noktası "gayriresmi başkenti" İstanbul" ifadesini de kullandığı yorumunda İstanbul için şunları da yazdı: "Turistler ve kültür meraklıları şehri her dönemde ziyaret ederken, şimdi son dönemde yapılan çok sayıdaki beş yıldızlı oteli dolduran yeni bir grup dikkatleri çekiyor: Zengin Araplar ve Asyalı iş adamları Türkiye'de yeni yatırım arayışındalar. Üstelik bu arayışlar meyvelerini de veriyor çünkü 2001 ile 2010 yılları arasında Türkiye'ye doğrudan giren Asya sermayesi bir milyardan 18 milyar dolara yükselmiş durumda."
Cicero, Mustafa Kemal Atatürk'ün, Türkiye'nin yönünü Batı'ya çevirmesi yönünde telkinde bulunduğunu, bunu vasiyet ettiğini belirterek "Tam anlamıyla laik bir Türkiye kendine Avrupa'yı örnek alarak siyasi, ekonomik ve askerî eksiklerini buna göre düzeltmeliydi" dedikten sonra şu değerlendirmede de bulundu: "Üstelik Atatürk devrimlerinde bununla da kalmayıp Arap alfabesinin yerine Latin alfabesini getirmişti. Daha sonraki dönemlerde gerçekleştirilen NATO üyeliği ve AB katılım müzakereleri Atatürk'ün attığı adımların sağlamlaştırılmasını öngörüyordu. Ancak Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve kabinesindeki Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu söz konusu stratejiyi -birçoğu aksini düşünse de- geliştirdi."
"ARAP AYAKLAMALARI, TÜRKİYE'NİN DIŞ POLİTİKASINI ALLAK BULLAK ETTİ"
Cicero'nun Uluslararası İlişkiler Enstitüsü Müdürü Robin Niblett'in, artık Türkler kendilerini Batı'ya o kadar yakın hissetmediğini, çoğu artık müttefik olarak Batı'yı değil, onun yerine Müslüman komşularını gördüğü yönündeki değerlendirmesine da yer verdiği yorumda şunlar da yazıldı: "Bununla birlikte Arap dünyasında yaşanan ayaklanmalar Türkiye'nin dış politikasını allak bullak etmiş vaziyette. Dışişleri Bakanı Davutoğlu'nun 'komşularla sıfır sorun' stratejisi, özellikle Suriye'deki iç savaştan bu yana zorlu bir sınavla karşı karşıya."
