Kılıçdaroğlu: Analar ağlamasın diye bütün siyasi partilerle görüşeceğim
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, analar ağlamasın diye bütün siyasi partilerle görüşeceğini belirterek terörün arık edebiyatının yapılmamasını istedi. Terörün çözülmemesinin sorumlusunun siyaset kurumu olduğuna dikkat çeken Kılıçdaroğlu, herkesi
14 Yıl Önce Güncellendi
2012-05-31 13:53:03
Kılıçdaroğlu, Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) 42. Olağan Genel Kurulu'na katıldı. 23 odadan bin 819 delegenin katılımıyla toplanan genel kurulda konuşan CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, Türkiye'nin en temel sorunlarının terör ve işsizlik olduğuna dikkat çekti. Kılıçdaroğlu şöyle devam etti:
"Çözümü ürettik, nasıl ele almamız gerektiğini söyledik. Bugün iki arkadaşımız gitti, Sayın Cemil Çiçek'e verdiler; 'Terörü sonlandırmak mı istiyorsunuz, yol haritamız böyle olmalı' dedik. Ben gideceğim, bütün siyasi parti liderleri ile konuşacağım. Ne için konuşacağım, niçin konuşacağım; bu ülkede analar ağlamasın artık yeter. Bunun edebiyatı da yapılmasın. Samimiysek terörü sonlandırmak konusunda herkes, bu ülkede yaşayan herkes elini taşın altına koymalı. Sen çözüm üretemedin, ben çözüm üretiyorum. Bana denebilir, 'Ürettiğiniz çözüm yolu eksiktir, yanlıştır, tutarsızdır.' Her türlü eleştir olabilir, saygılıyım eleştiriye. Ama ben onlara daha basit bir soru soracağım, benim önerimi beğenmiyorsan sen önerini getir ben sana destek vereceğim. Yeter ki bu ülkede artık anneler ağlamasın."
DEMOKRASİ AÇISINDAN CİDDİ SORUNLAR YAŞANIYOR
Ülkede demokrasi açısından çok ciddi sorunlar yaşandığını dile getiren Kılıçdaroğlu, demokrasi mücadelesinin her alanda ve sürekli olması gerektiğini vurguladı. Türk Hava Yolları çalışanlarının iş bırakma eylemini hatırlatan Kılıçdaroğlu, çalışanların hakkını aradığını ancak işlerini kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya bırakıldıklarını ifade etti.
Havacılık iş kolunda grev yasağı getiren düzenlemenin Meclis'ten geçtiğini anlatan Kılıçdaroğlu, "Geçmişte Anayasa değişikliklerinin oylaması sırasında bazı aydınlarımız vardı; 'Bu yetmez ama yine de evet diyoruz' diyorlardı. Ne diyordu orada; 'Grevin önündeki bütün engelleri kaldıracağız'. Buyurun grevin önündeki bütün engelleri kaldırdılar, böylece grevi yasakladılar. Aldandılar, aldatıldılar bu ülkenin aydınları. AKP'nin gerçek kimliğini, gerçek yüzünü görmediler. Yüzüne taktığı maskeye aldandılar. Gidip 'evet' oyu verdiler. Bir grup medya da öyle yapıyor, destek veriyorlardı." dedi.
DARBE HUKUKUNDAN YARARLANANLAR DARBECİLERLE MÜCADELE EDEMEZ
İktidarın baskıyla tüm kesimleri etkisizleştirdiğini belirten Kılıçdaroğlu, siyasi otoritenin emrindeki bir yargının darbe hukukunun kurallarını uygulayacağını söyledi. Türkiye'nin hala 12 Eylül döneminin yasalarıyla yönetildiğini ifade eden Kılıçdaroğlu, darbe hukukunun etkilerinin temizlenmesi gerektiğini, aksi halde hukukun üstünlüğünden söz edilemeyeceğini vurguladı.
CHP'nin ülkeyi darbe hukukundan temizlemek istediğini, ancak iktidarın bunu kabul etmediğini dile getiren Kılıçdaroğlu, "Darbe hukukundan yararlananlar darbecilerle mücadele edemezler. Önce sen hukuku bir değiştir bakalım. Darbe hukukunu niye değiştirmiyorlar? Demokrasi kültürü olmayan bir kişi darbe hukukunu değiştiremez. Darbe hukukundan yararlanırlar. Nitekim Türkiye'de darbe hukukundan yararlanıyorlar. Yasama, yürütme, yargı dedik, yasama organının hali ortada. Yürütme organının emrinde. Ben söylemiyorum bunu, yasama organının başındaki kişi 'Elim kolum bağlı' diyor. 'Ben ne yapayım' diyor Sayın Cemil Çiçek, 'Ölüm orucu mu tutayım' diyor. Evet Sayın Başkan bu ülkeye demokrasi gelecekse gerekirse oturup ölüm orucu tutacaksın. Bu kadar basit." diye konuştu.
DEMOKRASİ BİR GÖMLEK DEĞİLDİR
Medyanın da iktidarın baskısı altında olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, Yeni Şafak gazetesinin bir köşe yazarının Başbakanı eleştirdiği için yollarını ayırdığını hatırlattı. Hiçbir demokrat yurtseverin böyle bir anlayışı içine sindiremeyeceğinin altını çizen Kılıçdaroğlu, Başbakanın medyaya yönelik sözlerini hatırlatarak eleştirdi.
"Hangi demokrasiden söz ediyorsunuz? Ülkede 92 gazeteci hapiste olacak, demokrasiden bahsedeceksiniz. Demokrasi bir gömlek değildir ki çıkarıp giydiğiniz zaman ülkeye demokrasi gelsin. Demokrasi uzun yıllar mücadele verilen, bedel ödenen bir olgudur." diyen Kılıçdaroğlu, aydınların ülkeye karşı sorumluluk taşıdığını, yürekli olması, topluma önderlik etmesi, korkmaması ve mücadeleden yılmaması gerektiğini kaydetti.
Televizyon ekranlarına çıkıp sabahtan akşama kadar iktidarın yalakalığını yapan kişilere akademik unvanı ne olursa olsun aydın denilemeyeceğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, ülkenin karanlık bir noktaya gittiğini söyledi. Aydınlara duyarlılık çağrısı yapan Kılıçdaroğlu, Türkiye'nin değil dünyadaki bütün sorunlara sahip çıkmak gerektiğini kaydetti.
'KÜÇÜK AYRINTILARDA BOĞULUP GİDİYORUZ
Küçük ayrıntılarda boğulup gidildiğini, küçük ayrıntılarda kaybolan kişinin sele kapılan kişi olduğuna dikkat çeken Kılıçdaroğlu, CHP'nin bütün aydınları kucakladığını vurguladı. "Biz hep birbirimizi çekiştirdiğimiz için halka gidemiyoruz." diyen Kılıçdaroğlu, halka gidip doğruları ve gerçekleri anlatacaklarını belirtti. Oturup masada konuşulması halinde kusura bakmayın tek tek avlanılacağını dile getiren Kılıçdaroğlu, 4 bin 700 öğrencinin kaydının silindiğini, 600 öğrencinin ise hapiste olduğunu söyledi. Öğrencilerin korkudan ağzını açamadığını dile getiren Kılıçdaroğlu, ülkenin en büyük sorunlarının başında terör ve işsizlik geldiğinin altını çizdi.
Türkiye'nin üretmediğini, ekonomik politikaların yanlış olduğunu, ithalat cenneti olunduğunu anlatan Kılıçdaroğlu, dış politikada da işlerin yanlış yapıldığını belirtti. "Ne işimiz var Suriye'de?" diye soran Kılıçdaroğlu, Türkiye'nin Ortadoğu'da taşeron olduğunu belirtti. Osmanlı dahil Cumhuriyet tarihinde ilk defa batının sözleriyle, düşüncesiyle seslenildiğini dile getiren Kılıçdaroğlu, ekonomide, dış politikada kaybedildiğini, bütün bunların tamamının halka anlatılması gerektiğini ifade etti.
HERKESİ KUCAKLAYAN YENİ CHP VAR
Kendisinin üzerine düşeni yaptığını ve her tarafa gittiğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, kahvede her yerde sorunları anlattığını kaydetti. Herkesi kucaklayan yeni CHP'nin ırk, inanç ayrımı yapmadığının altını çizen Kılıçdaroğlu, yeni bir anlayış ile yola çıktıklarını belirtti. Ancak bu ülkenin küçük ayrıntılarda, kısır tartışmalarda boğulma lüksü bulunmadığını belirten Kılıçdaroğlu, gündemin değiştirilmek istendiğini söyledi.
Medyanın bunların elinde olduğunu, aydınların da bunlara takılıp gittiğini belirten Kılıçdaroğlu, başkanlık sisteminin, kürtaj tartışmalarının yapay tartışma olduğunu ifade etti. İşsizlik, yoksulluk, Van Erciş depremini tartışanın olmadığını dile getiren Kılıçdaroğlu, "Patates sorununu, narenciyeyi, çiftçinin elektrik kesintisini tartışan var mı?" diye sordu. Bu tartışmaların yapay tartışmalar olduğunu ve bunların arkasına takılıp gitmeyeceklerini vurgulayan Kılıçdaroğlu, Türkiye'nin demokrasi ve hukuk sorunu bulunduğunu kaydetti.
Savunmasız duruşma yapılacağını dile getiren Kılıçdaroğlu, "O kararı veren yargıç, yargıç değildir. Cübbeyi giyen yargıç değildir. AKP iktidarının militanlarıdır. En ağır eleştiriyi yaptım." dedi. Medyadan büyük ölçüde umutlarını kestiklerini, halka gidip orada anlatacaklarını belirten Kılıçdaroğlu, en tehlikeli sansürün otosansür olduğuna dikkat çekti. Bunun mücadelesini beraber yapacaklarını ifade eden Kılıçdaroğlu, CHP'nin muhalefet yapamadığına yönelik eleştirilere tepki gösterdi.
Bunun tümüyle yanlış olduğunu dile getiren Kılıçdaroğlu, "4+4+4'ü CHP olmasaydı Türkiye'nin nereden haberi olacaktı? 13 saat vekilimiz bir konuşma yaptı. Uludere'de 34 yurttaşı öldürüldü, gündemde tutan biz değil miyiz, oraya giden ben değil miyim, eşimi, milletvekillerini gönderen ben değil miyim, Recep Tayyip Erdoğan özür dile diyen ben değil miyim? Sonra dönüp diyorsunuz CHP muhalefet yapamıyor." şeklinde konuştu.
'İÇİM DOLU ANLATACAK YER BULAMIYORUM'
Kılıçdaroğlu'nun konuşması sırasında üyelerden birinin "TMMOB Genel Kurulundasınız" sözlerine karşılık "Ya çağırmayın; çağırırsanız kusura bakmayın ben gelip konuşacağım. İlk defa bir CHP Genel Başkanı gelip konuşuyor. Aydın sorumluluğu için geliyorum. Bize yönelik eleştirileri bilmenizi isterim. Kısa konuşacaktım, samimi söylüyorum içim dolu, anlatacak yer bulamıyorum. Birbirimizi eleştirmek yerine daha büyük tabloya bakalım." diyerek sözlerini tamamladı.
SON VİDEO HABER
Haber Ara