Yasemin Güneş: İsmail'e yardım etmemeleri suikasttir (Özel)
İçinde Muhsin Yazıcıoğlu'nun da bulunduğu helikopter kazasında hayatını kaybeden Gazeteci İsmail Güneş'in eşi Yasemin Güneş, Cihan Haber Ajansı (Cihan)'nın servis ettiği 'Yazıcıoğlu'nun helikopterine 160 dakika sonra ulaşıldı' başlıklı haberde geçen
14 Yıl Önce Güncellendi
2012-05-30 09:17:03
Yazıcıoğlu'nun helikopterine, 2 saat 40 dakika sonra 'J' kodlu helikopterlerin ulaşıldığına dair Cihan'ın yayınladığı belgelerin yankıları sürüyor. Helikopterin düşmesi sonucu hayatını kaybedenlerden biri olan gazeteci İsmail Güneş'in eşi Yasemin Güneş, 17.42'de enkaz bölgesine ulaştılar ise İsmail Güneş'i muhakkak görmüş olduklarını belirtti. Güneş şöyle konuştu: "19.04'te İsmail Güneş'in yaptığı telefon görüşmesi var. "J" kodlu helikopterler 17.42'de oradaysa o zaman, İsmail Güneş'in otopsi raporuna göre 4 ila 6 saat arasında öldüğü belirtildiğine göre kendisiyle karşılaşmamaları mümkün değil. O saatte muhakkak İsmail'i gördüler. İsmail'in çenesi, kaburgaları neden kırıktı sorusu akıllara geliyor. Bu soruların cevap bulması gerekiyor."
'YARDIM ETMEMELERİ SUİKASTTİR'
Yayınlanan belgeler ile vahim bir tablonun ortaya çıktığını söyleyen Yasemin Güneş, helikopterin kaza nedeniyle düşmüş olsa bile yardım etmemelerinin bir suikast olduğunu söyledi. Güneş: "Ortaya çıkan son belgeler bize durumun ne kadar vahim olduğunu da gösteriyor. Orada olup ta bilinçli ya da bilinçsiz artık onu bilemiyorum yardım etmemeleri ciddi anlamda bir insanlık suçu. Oradaki insanların yaşam haklarını ellerinden almışlar. Helikopter eğer kaza nedeniyle düşmüş olsa bile yardım etmemelerinden dolayı bu olay suikasttir. Belgeler ile ilgili savcıların elinden gelen her şeyi yaptıklarına inanıyorum. Her ne kadar savcılar özel yetkili olsa da ellerinde çok büyük imkanlarının olmadığını en azından bu süreçte öğrenmiş oldum. Umarım olay en kısa zamanda aydınlanır." dedi.
'DEVLETİN ÇOCUKLARIMIZA BÜYÜK BİR BORCU VAR'
Kaza kırım ekibinin serbest bırakılmasını da değerlendiren Yasemin Güneş, "İnsanlar tutukluyken daha çok mutluydum. Şimdi hepsi teker teker serbest bırakılıyor. Geçtiğimiz günlerde de helikopter şirketinden bir teknisyen serbest bırakıldı. Kaza kırım ekibi serbest bırakıldı. Bu insanların özgürlüklerini operasyon düzenleyerek ellerinden alacaktınız neden şimdi bıraktınız? Tuluğhan tutuklamalar olduğunda 'Onların çocukları babalarını canlı canlı ziyaret edebilir. Ama ben babamı asla bir daha gidip göremeyeceğim. Ancak toprağına gidip ziyaret edeceğim. Onların çocukları benden daha şanslı. En azından babalarını görebiliyorlar.' diyordu. Bunu söyleyen bir çocuğa da devletin çok büyük bir borcu var. Devlet, helikopter düştüğü için hayatını kaybedenlerin çocuklarına olayı aydınlatarak haklarını iade etmek zorunda."dedi.
'KİM NE BİLİYORSA SAVCIYA ANLATSIN'
"Olayla ilgili kim ne biliyorsa savcılığa anlatsın." diyen Yasemin Güneş, "Bugün bildiklerini saklayanlar yarın başlarına gelebileceğini de düşünmeli." ifadelerini kullandı. Yasemin Güneş şöyle konuştu: "Eğer bu soruşturmayı takip edenlere tehdit unsuru varsa bundan rahatsızlık duydukları içindir. Durduk yere kimse kimseyi tehdit etmez. Olayın araştırılmasından birileri rahatsızlık duyuyorsa demek ki, bir şey var. Bu yüzden 'olayı araştırmayın, daha fazla ileri gitmeyin' gibi vs. bir şeyler söylüyorlar. Başbakanımız, cumhurbaşkanımız, bu olayın kapatılmaması için ellerinden gelen her şeyi yapması lazım. Kim ne biliyorsa, neye şahit olduysa herkes açık yüreklilikle anlatmalı. Kendi vicdanlarına verecekleri bir hesaptır. Bugün bildiklerini saklayanlar yarın kendi başlarına gelebileceğini düşünmeli. Olayı soruşturan savcılara kim ne biliyorsa anlatmalı. Çünkü basına 'şunu bunu biliyorum' diyenler, savcıya 'ben öyle dememiştim' diyor."
SON VİDEO HABER
Haber Ara