Egemen Bağış: AB yolunda ilerlerken kendi özümüze dönüyoruz

AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, 'AB yolunda ilerlerken aslında kendi özümüze dönüyoruz. Bizim özümüzde 'insanı yücelt ki, devlet yücelsin' var. Osmanlı'da insan hakları çok güçlüydü. Şimdi yeniden onlar canlanmaya başladı.' şeklinde konuştu.

Temaslarda bulunmak üzere Brüksel'de bulunan AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Diyanet Vakfı'nda Belçika'daki görevli diyanet camii yöneticileriyle bir araya geldi. Bu ziyaretinin Brüksel'e 32. gelişi olduğunu ifade eden AB Bakanı Egemen Bağış, 'Belçika hükümeti ile temaslarımızı pekiştirmek, ikili ilişkilerimizi geliştirmek ve sizlerle bir araya gelmek için buradayım. Bizim Türkiye olarak sizlerden beklentimiz birbirinizi sevip saymanız ve birbirinize sahip çıkmanız. Farklı dernekler birer zenginliktir. Sizlere büyük görev düşüyor. Dünyanın en önemli güç odaklarından birisi olan Brüksel'desiniz. Sizin her davranışınız Türkiye Cumhuriyeti'nin imajını direk etkiliyor. Birbirimizi olduğumuz gibi sevmeyi öğrenmeliyiz. Sevin derken birbirinizi değiştirin demiyorum. Ortak paydalarımızın bilinci içinde olun.' sözleriyle birlik ve beraber mesajları verdi.

Türkiye'nin kendisiyle barışık bir ülke haline gelmekte olduğunu ifade eden Bağış, farklı etnik ve dini inanç kesimlerin sorunlarının çözüm çabasının yanı sıra ülkenin yüzde 99'unu oluşturan insanların da kendi inançlarını yaşamakta birtakım sıkıntıların bulunduğunu ifade etti. Bağış, 'Onları da yavaş yavaş ortadan kaldırıyoruz.' dedi.

"OSMANLI'DA İNSAN HAKLARI ÇOK GÜÇLÜYDÜ"

"AB yolunda ilerlerken aslında kendi özümüze dönüyoruz." diyen Egemen Bağış, şöyle devam etti: "Bizim özümüzde 'insanı yücelt ki, devlet yücelsin' var. İnsanı derken, şu grubu ya da şu cemaati yücelt anlayışında olmamış ceddimiz. Bütün insanların bireysel hukukunu gözetmiş. AB de bireyin hukuku üzerine kurulu bir değerler birliğidir. AB'nin gerçek misyonunda ayrım yapmadan insanı olduğu gibi kucaklamak vardır. Türkiye AB yolunda ilerlerken birçok adımlar atıyor.'

Bakan Bağış, Meclis'e sevk edilen Kamu Denetçiliği'nin AB'nin yaptırımı olarak algılandığını fakat tarihte 'ombudsmanlığın' İsveç Kralı'nın Osmanlı ziyareti sırasında şahit olduğu 'başkadılık' müessesinden esinlenerek oluşturulduğuna dikkat çekti. Egemen Bağış 'Belçika Parlamentosu'nun Dış İlişkiler Komisyon Başkanı Osmanlı çok güçlü bir imparatorluktu. Ama Osmanlı'da insan hakları da çok güçlüydü. Sizin kendi kültürünüzde zaten o özgürlükler var. Gerçekten de vardı. Şimdi yeniden onlar canlanmaya başladı.' şeklinde konuştu.

DÖVİZLİ ASKERLİKTE 10 BİN EURO'DAN DÖNÜŞ YOK

Dövizli askerlik, yurtdışından getirilen cep telefonlarına uygulanan 100 liralık harç bedeli ve triptik konularında yöneltilen sorulara AB Bakanı Egemen Bağış şu şekilde cevap verdi: "Dövizli askerlik konusunda uzun süre bakanlar düzeyinde istişarelerde bulunduk. Makul bir nokta bulunduğunu görürsünüz. O parayla yol yapılmıyor ya da memurların maaşları ödenmiyor. Askerlik görevi sırasında şehit düşen evlatlarımızın yakınlarına aktarılıyor. Ya da gazilerimize harcanıyor. 10 bini ödeyen vatandaşlarımız bir de bu zaviyeden baksın; şehit ve gazileri düşünsün. Bu meblağ üzerinde çok hassasiyeti olan varsa da ya gelsin Türkiye'de askerlik yapsın ya da vatandaşlıktan çıksın. Makul yaklaşacağınızı ümit ediyorum. Şu anda o kararın değişebileceğini gerçekçi görmüyorum. Elçiye zeval olmaz, ben ilgili mercilere bu yöndeki taleplerinizi aktaracağım. Ama boş vaatte bulunmak istemiyorum. Sizlere açık ve harbi olduk. Triptik meselesini başbakanımız çözülsün diye talimat verdi. Bu ayıptan kurtulmamız lazım. Bununla beraber Türkiye araba mezarlığı haline gelmemeli. Siz de yaşlı arabalarla gelmeyin. Bir ihtimal araçlara yaş haddi konabilir. Harçların düşürülmesi meselesini görüşelim."

Brüksel'deki sivil toplum örgüt temsilcileriyle yapılan toplantıya AB Bakanı Egemen Bağış'a Brüksel Büyükelçisi İsmail Hakkı Musa ve Diyanet İşleri Müşaviri Prof. Halife Keskin eşlik etti. Büyükelçi Musa, Diyanet'in köklü dönüşüm sürecinde vatandaşlarla birlikte olduğunun altını çizerek 'Beni çok duygulandıran faaliyetlerden birisi Diyanet Vakfı'nın dinin doğru ve sağlıklı okutulabilmesi için okullarda Flamanca gibi farklı dillerde eğitim kitaplarının hazırlanıp hizmete sunulması oldu. Bu şekilde toplumda var olan önyargılar giderilmeye çalışılıyor.' şeklinde konuştu.