Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Açık alanlarda kenelere karşı vücudunuzu koruyun

Kars İl Sağlık Müdürlüğü bölgelerinde virüslü kene olmamasına rağmen vatandaşları gerekli önlemleri almaları konusunda uyardı. Müdürlük, piknik alanlarında uzun giysiler giyilmesi, bacakların açıkta bırakılmaması, paçaların çorap içine koyulması, pik

14 Yıl Önce Güncellendi

2012-05-23 07:53:49

Açık alanlarda kenelere karşı vücudunuzu koruyun
Kars İl Sağlık Müdürlüğü bölgelerinde virüslü kene olmamasına rağmen vatandaşları gerekli önlemleri almaları konusunda uyardı. Müdürlük, piknik alanlarında uzun giysiler giyilmesi, bacakların açıkta bırakılmaması, paçaların çorap içine koyulması, piknik dönüşünde vücudun kontrol edilmesi, vücudun açıkta kalan kısımlarına böcek kovucu ilaçlar sürülmesi tavsiyelerinde bulundu.

        Kars İl Sağlık Müdürü Dr. Fahri Sevinç, Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığı adıyla bilinen ölümcül hastalığın yayılmasında kenelerin önemli faktör olduğunu belirtti. Dr. Fahri Sevinç, "Aslında dünyada 700'den fazla kene çeşidi bulunmakta ve bunların da ancak 8-10 türünde bu virüsün varlığı saptanmıştır. Yani bütün keneler bu hastalığı taşımaz. Kars halkı geçiminin büyük çoğunluğunu hayvancılıkla sağladığı için kenelerle temas oranı yüksektir. Bunun dışında vatandaşlarımız da soğuk kış aylarından sonra açık alanlara rağbet etmektedir. Bu nedenle kenelerle temas oranı da artmaktadır. Kene korkusu ile açık alanlara çıkmamak da olmaz. Bunun için keneden koruyucu önlemler almak gerekir. Hayvanların barınaklarına girdikten veya hayvanlara temastan sonra, vücut kene yönünden muayene edilmelidir." dedi.

        KENEYİ ÇIKARMAK İÇİN ZORLAMAYIN

        Dr. Sevinç, kenelerin kan emen parazitler olduğunu, hortumlarının çıkıntılar içerdiğini ve bu özelliği ile kenenin kan emdiği yerden çıkarılmasının zor olduğunu vurguladı. Sevinç, şunları dile getirdi: "Keneyi çıkartmak için zorlamamak gerekir. Çok zorladığında ağzındaki virüslü salgısını cilt içine verip virüsü bulaştırabilir veya boru kısmı koparak cilt içinde kalabilir. Ayrıca, zorlama kenenin patlayarak enfekte sıvı ve kanının etrafına sıçrayıp virüsün bulaşmasına sebep olabilir. Bu nedenle vücutta kene görüldüğünde elle öldürmemeli veya patlatılmamalı, kenenin üzerine herhangibi kimyasal madde dökülmemeli (kolonya gibi), bir cımbızla ağız kısmından tutularak yavaşça sağa-sola oynatılıp bir vida gibi çıkartılmaya çalışmalı ya da bir sağlık kurumuna başvurularak çıkartılması sağlanmalıdır."

        Kene ne kadar erken çıkartılırsa hastalığın bulaşma riskinin de o kadar azalacağının altını çizen Dr Sevinç sözlerine şöyle devam etti: "Kenenin çıkarıldığı yere alkol veya tentürdiyot sürülmelidir. Vücuttan uzaklaştırılan keneler de çamaşır suyu, alkol veya insektisit içine atılarak öldürülmelidir."

        Hastalığın genellikle kene ısırığı ile virüsün bulaşmasından 1 -3 gün sonra ortaya çıktığını ve bu sürenin en fazla 10 güne kadar uzadığını ifade eden Dr. Sevinç, hastalıklarını şöyle anlattı: "Hasta hayvanın kanı veya çıkartıları ile bulaşma halinde ise bu süre 12 -13 güne kadar uzayabilir. Hastalık ateş, halsizlik, yaygın vücut ağrısı ile sanki grip geçiriyormuş gibi başlar. Kusma, ishal, şiddetli karın ağrıları görülebilir. Adından da anlaşılabileceği gibi kanamalarla seyreden bir hastalıktır. İlk önce cilt altı kanamalar dediğimiz küçük noktasal kırmızılıklar ile başlayıp, sonra bir yere çarpmış gibi morarmalar oluşabilir. Burun kanaması, diş eti kanaması (ki bu diş fırçalamadan, kendiliğinden ortaya çıkan kanamalardır), kanlı kusma, kanlı ishal, kanlı idrar, vaginal kanama gelişebilir. Karaciğer ve böbrek yetmezlikleri görülebilir. Kene ile teması olan vatandaşların bu gibi yakınmaları olduğu zaman en kısa zamanda bir sağlık kuruluşuna başvurması gerekmektedir."

        Kene ısırması ile bulaşan virüse etki eden bir ilacın henüz bulunamadığını kaydeden Dr. Sevinç, "Uygulanan tedavi daha çok destek tedavisi şeklindedir. Bazı ilaçlar uygulanmaktadır. Bu ilaçların etkinliği tam bilinmemektedir. Ancak erken dönemde başlanılan destek tedavi ile başarılı sonuçlar alınmaktadır. Genç başlanılan tedavi ve ağır seyredebilen hastalık öldürücü olabilmektedir." diye belirtti.

Haber Ara