Amasya Üniversitesi'nde 'Kırım Kongo Kanamalı Ateşi' bilgilendirme konferansı
Amasya Üniversitesi Sağlık Yüksekokulu 'Kırım Kongo Kanamalı Ateşi' (KKKA) konulu konferans düzenledi.
İpekköy Yerleşkesi Konferans Salonu'nda düzenlenen konferansa Amasya İl Sağlık Müdürlüğü'n
14 Yıl Önce Güncellendi
2012-05-22 07:38:35
İpekköy Yerleşkesi Konferans Salonu'nda düzenlenen konferansa Amasya İl Sağlık Müdürlüğü'nden Dr. Murat Aydın konuşmacı olarak katıldı. Dr. Murat Aydın, Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi hakkında şu bilgileri verdi: "KKHA keneler tarafından taşınan Nairovirüs isimli bir mikrobiyal etken tarafından neden olunan ateş, cilt içi ve diğer alanlarda kanama gibi bulgular ile seyreden hayvan kaynaklı bir enfeksiyondur. Son yıllarda tedavide görülen gelişmelere rağmen, bu enfeksiyonlarda ölüm oranları hala yüksektir.
KENELER NASIL TANINIR VE NERELERDE BULUNUR?
Keneler otlaklar, çalılıklar ve kırsal alanlarda yaşayan küçük oval şekillidir. 6-8 bacaklı, uçamayan, sıçrayamayan hayvanlardır. Hayvan ve insanların kanlarını emerek beslenirler ve bu sayede hastalıkları insanlara bulaştırabilirler. Ülkemiz kenelerin yaşamaları için coğrafi açıdan oldukça uygun bir yapıya sahiptir. Türlere göre değişmekle beraber kenelerin, küçük kemiricilerden, yaban hayvanlarından evcil memeli hayvanlara ve kuşlara (özellikle devekuşları) kadar geniş bir konakçı spektrumları mevcuttur."
NASIL KORUNULUR?
En çok risk taşıyan iller arasında, Tokat, Amasya, Sivas, Ankara, Gümüşhane, Erzurum, Yozgat, Artvin, Çorum, Ordu, Çankırı, Giresun, Kastamonu gibi illerin yer aldığını belirten Aydın, Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi ve korunma yollarıyla ilgili şunları anlattı: "Hastalığın bulaşmasında keneler önemli bir yer tutmaktadır. Bu nedenle kene mücadelesi önemlidir fakat oldukça da zordur. İnsanlar kenelerden uzak tutulabilir ise bulaşma önlenebilir. Bu nedenle de mümkün olduğu kadar kenelerin bulunduğu alanlardan kaçınmak gerekir. Kenelerin yoğun olabileceği çalı, çırpı ve gür ot bulunan alanlardan uzak durulmalı, bu gibi alanlara çıplak ayak yada kısa giysiler ile gidilmemelidir. Bu alanlara av yada görev gereği gidenlerin lastik çizme giymeleri, pantolonlarının paçalarını çorap içine alınmalıdır. Görevi nedeni ile risk grubunda yer alan kişilerin hayvan ve hasta insanların kan ve vücut sıvılarından korunmak için mutlaka eldiven, önlük, gözlük, maske gibi şeyler kullanmaları gerekmektedir. Gerek insanları gerekse hayvanları kenelerden korumak için haşere kovucu ilaçlar (repellent) olarak bilinen böcek kaçıranlar dikkatli bir şekilde kullanılabilir. (Bunlar sıvı, losyon, krem, katı yağ veya aerosol şeklinde hazırlanan maddeler olup, cilde sürülerek veya elbiselere emdirilerek uygulanabilmektedir. Haşere kovucular hayvanların baş veya bacaklarına da uygulanabilir; ayrıca bu maddelerin emdirildiği plâstik şeritler, hayvanların kulaklarına veya boynuzlarına takılabilir. Kenelerin bulunduğu alanlara gidildiği zaman vücut belli aralıklarla kene için taranmalıdır. Vücuda yapışmış keneler uygun bir şekilde kene ezilmeden, ağızdan veya başından tutularak bir cımbız veya pens yardımıyla çıkartılır. Isırılan yer alkolle temizlenmelidir. Mümkünse kenenin tanı için alkolde saklanması uygun olur. Diğer canlılara ve çevreye zarar vermeden, haşere ilacı (insektisit) ile uygulamanın uygun görüldüğü durumlarda çevre ilaçlanması yapılabilir."
SON VİDEO HABER
Haber Ara