Erdoğan, Pakistan parlamentosundaki konuşmasında "demokrasi" vurgusu yaptı
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Pakistan ziyareti çerçevesinde ülke parlamentosunda yaptığı konuşmasında "demokrasi" vurgusu yaptı.
Başbakan Erdoğan, Pakistan temasları çerçevesinde Pakistan senatosunun ve meclisinin ortak oturumunu milletve
14 Yıl Önce Güncellendi
2012-05-21 15:56:22
Başbakan Erdoğan, Pakistan temasları çerçevesinde Pakistan senatosunun ve meclisinin ortak oturumunu milletvekillerine seslendi. Konuşmasında demokrasiye vurgu yapan Erdoğan, "Pakistan, farklı görüşlerin bu meclis çatısı altında ifade edilebildiği örnek gösterilebilecek demokrasi geleneğine sahip bir ülke olma yolunda sağlam adımlarla ilerliyor. Geçmişte yaşanmış tüm zorluklara rağmen, Pakistanlı kardeşlerimizin millet iradesini tecelli ettirmek için var güçleri ile çalıştıklarını biliyorum. Çok partili demokrasi, esasen Pakistan'ın en önemli gücü. Adil bir şekilde sadece ve sadece vakur Pakistan halkının çıkarlarını gözeten parlamento, Pakistan'ın dünyanın gelişmiş milletleri arasındaki yerini almasında en önemli itici gücü teşkil ediyor. Bu hususta siz değerli parlamenterlerin omuzlarında önemli bir sorumluluk bulunuyor. Arkasında halkın desteği bulunan bir parlamentonun başaramayacağı hiçbir şey yoktur. Dolayısıyla, Pakistan'ın böyle bir parlamentoyla büyümeye gelişmeye güçlenmeye devam edeceğine yürekten inanıyorum." dedi.
Güçlü ekonomik alt yapının demokrasiyi güçlendirdiğini belirten Başbakan Erdoğan, "Demokrasi kültürü, artık evrensel bir kültür halini aldı. Tarihin demokrasi yönündeki akışı, demokrasiye intibak edemeyen devletleri er ya da geç süreçlerin dışında tutacaktır. Demokrasi, dünyanın hiçbir köşesinde kolay elde edilmemiştir. Mücadele zorlu. Menzile giden yol engellerle doludur. Bu engelleri aşmanın yolu, hiçbir şekilde yılmadan yorulmadan mücadele etmektir. Millet iradesinden alınan gücü, millete hizmet için kullanmak, arzu edilen huzurlu ve müreffeh geleceği, genç nesillerimize hazırlamanın yegane yoludur. Halkın demokratik idarelerden temel beklentisi, her zaman ekonomik sorunlarına çare bulunması, özgürlük alanını genişletilmesi olacaktır. Demokratik kazanımların sağlamlaştırılması ve daha da ilerletilmesi için ekonomik altyapının güçlendirilmesi de gereklidir." İfadelerini kullandı.
"TÜRKİYE'NİN BAŞARISINDA HUKUKİ VE EKONOMİK REFORMLAR YATIYOR"
Erdoğan şöyle devam etti: "Türkiye'nin bugünkü ekonomik, siyasi ve diplomatik performansının altında son dönemde büyük hız kazanan kapsamlı hukuki ve ekonomik reformlar yatmaktadır. Unutulmamalıdır ki, demokrasi durağan bir mükemmeliyet rejimi değildir. Demokrasi her zaman reform ve değişim gerektiren ilerlemeci bir yönetim şeklidir. Uluslararası alanda söz sahibi olmak için sağlam bir demokrasi, bu demokrasi için de güçlü ve istikrarlı büyüyen ekonomi gereklidir."
Erdoğan ayrıca Pakistan'ın demokratik meşruiyet ve toplumsal mutabakat çerçevesinde yönetiliyor olmasının, bölgede barış güvenlik ve istikrarın sağlanması ve refahın yayılması çabaları bakımından da hayati önemli olduğunu söyledi.
"DEMOKRASİLERDE MUHALEFET EN AZ İKTİDAR KADAR ÖNEMLİDİR"
Erdoğan, konuşmasında demokratik rejimlerde muhalefetin işlevlerine de değindi. Muhalefetin demokratik sistemlerde önemli bir yere sahip olduğunu aktaran Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Taktir edersiniz ki, iktidar halkın verdiği çok önemli sorumluluktur. İktidar partilerinin her zaman bunu bilinci içinde hareket etmesi, halkın sorumluluğunu, halkın emanetini her an omuzlarında hissetmesi, demokrasinin güç kazanmasını sağlayacaktır. Demokrasilerde muhalefet en az iktidar kadar önemlidir. Muhalefetin tek amacı, iktidarın sınırsızca eleştirmek, onu bir an önce iktidardan uzaklaştırmak olamaz. Muhalefetin esas işlevi, halk yarına icraatlara destek olmak, yanlış yapılıyorsa doğrusunu söylemektir." ifadelerini kullandı. Yapıcı bir muhalefet demokrasini olmazsa olmazıdır."
"PAKİSTAN'IN ACISINI ACIMIZ, SEVİNCİNİ SEVİNCİMİZ BİLDİK"
Erdoğan şöyle devam etti: "Şunu bilmeniz isterim ki, Türkiye olarak tarih boyunca Pakistan'ı her zaman kardeş bir ülke, Pakistan halkını her zaman kardeşlerimiz bildik. Pakistan'ın acısını acımız, sevincini sevincimiz bildik. Yaşanan afetlerde, felaketlerde dünyaya örnek olacak, model olacak bir dayanışma sergiledik. Açıkçası bugün aramızda var olan kardeşlik, tarihin güçlendirdiği tarihi olayların pekiştirdiği bir kardeşliktir. Her zaman ifade diyorum. Biz Pakistan halkının kurtuluş savası sırasında ekmeğinden artırarak gönderdiği yardımları hiçbir zaman unutmadık, unutmayacağız. Ezeli kardeşliği inşallah ebediyen muhafaza etmeye, daha da güçlendirmeye, iyi ve kötü günlerde dayanışma içinde olmaya devam edeceğiz."
Kendisini Pakistan'da evinde ve akrabaların yuvasında hissettiğini belirten Başbakan Erdoğan, "Halklarımız arasındaki bu özel bağ, bizlere ülkelerimiz arasındaki ilişkileri her alanda ilerletmek, güçlendirmek, sorumluluğunu da yüklüyor. Bu bağlarımızı daha da güçlendirmek üzere sayın kardeşim Başbakan Gilani ile birlikte tesis ettiğimiz Türkiye Pakistan Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi'nin ilk toplantısını Ankara'da düzenledik. Konseyimizin ikici toplantısını, bakanlarımız ile birlikte yarın gerçekleştirecek ve ilişkilerimiz değişik veçhelerini ele alacağız. Bu çerçevede ülkelerimiz arasındaki ekonomik ve ticari ilişkilerin ivme kazanması için eliminden geleni yapmayı da sürdüreceğiz. Hali hazırda bir milyar doların bir az üzerinde olan ticaret hacmimizi mümkün olan en kısa zamanda 2 milyar dolara, hatta daha yukarıya yükseltmemiz lazım."
Erdoğan konuşmasında, Türkiye ve Pakistan orduları ile polis teşkilatlarının da ortak faaliyetler yürüttüğünü ifade etti.
"PAKİSTAN TERÖRLE MÜCADELEDE YALNIZ DEĞİLDİR"
Türkiye ve Pakistan'ın her ikisinin de terörden büyük acılar yaşadığını söyleyen Recep Tayyip Erdoğan, "Pakistan halkının askeri ile polisi ile teröre karı kararlı bir mücadele yürüğünü biliyoruz. Son 11 yılda hayatını kaybeden 15 binden fazla sivil ve asker, Pakistan'ın terörle mücadelesinin acı boyutlarını ve katlanılan fedakarlığı ortaya koyuyor. Ancak şunun bilinmesin isterim ki, Pakistan terörle mücadelesinde yalnız değildir. Terörün acısını yaşayan bir ülke olarak, bu kararlı halkı mücadelenizde her zaman yanınızda olmaya devam edeceğiz." şeklinde konuştu.
Bölge istikrarına önem verdiklerini aktaran Erdoğan, Türkiye, Pakistan ve Afganistan üçlü zirvesinin herkesin taktirini kazandığını ifade etti. Erdoğan ayrıca Pakistan'ın Afganistan'a yaptığı yardımların hayranlıkla izlediklerini ve Afganistan'da sağlayacak istikrarın da Pakistan'a yansıyacağını kaydetti.
Pakistan'ın başta BM olmak üzere büyün uluslararası alanlarda Türkiye ile işbirliği içinde olduğunu aktaran Başbakan, aksinin ise düşünülemeyeceğini söyledi. Türkiye'nin hem 2005'teki deprem hem de sel felaketinde Pakistan'ın yanında yer aldığını ifade eden Erdoğan, kendisinin de afet bölgelerini bizzat ziyaret ettiğini belirtti. Ayrıca TİKA ve TOKİ olarak bu bölgelerde halen çalışmalar yapıldığını bildirdi.
"BİZİ BİR BİRİMİZE BAĞLAYAN BAĞ, ANCAK İNANLAR KARDEŞTİR İLKESİDİR"
Erdoğan, "Çünkü dayanışma bizim kardeşliğimiz gereğidir. Bizi bir birimize bağlayan bağ, ancak inanlar kardeştir ilkesidir. Bu tabii lafla değil, uygulama ile olacak. Onun için de uygulamayı her zaman bir birimize karşı göstermek zorundayız. Dayanışma içinde olduğumuz sürece tarihten bugüne kadar gelen kardeşliğimizi muhafaza ettiğimiz sürece hiçbir bölgesel mesele, huzur ve istikrarımızın önünde engel teşkil etmeyecektir." dedi.
Erdoğan şöyle devam etti: "Fakat üzülerek söylemek durumundayım. İşte şu anda İslam dünyasında olanları görüyoruz, takip ediyoruz. Tunus'ta başlayan süreç, Mısır'da, Yemen'de, Filistin'de devam eden süreç, Suriye'de devam eden süreç, aynı şekilde Irak'taki gelişmeler. Güçlü bir İslam dünyası olursa bunları da barışla çözme imkanı olacaktır. Burada ciddi bir sorumluluğumuz olduğuna inanıyorum."
Erdoğan, sözlerini "Yaşasın Pakistan – Türkiye dostluğu" cümlesi ile bitirdi.
SON VİDEO HABER
Haber Ara