Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

28 Şubat mağduru: Karakoç'un şiir kitapları yüzünden görevden atıldım

Mardin'in Midyat ilçesine bağlı Şenköy beldesinde din görevlisi olarak görev yapan İbrahim Akar (45) taziyelerde vaaz vermesi ve Abdurrahim Karakoç'un şiir kitaplarını okuması gerekçesiyle 28 Şubat sürecinde görevden atıldı. JİTEM tarafından işkence

14 Yıl Önce Güncellendi

2012-05-17 11:21:18

28 Şubat mağduru: Karakoç'un şiir kitapları yüzünden görevden atıldım
Mardin'in Midyat ilçesine bağlı Şenköy beldesinde din görevlisi olarak görev yapan İbrahim Akar (45) taziyelerde vaaz vermesi ve Abdurrahim Karakoç'un şiir kitaplarını okuması gerekçesiyle 28 Şubat sürecinde görevden atıldı. JİTEM tarafından işkence gördüğünü ve cezaevine atıldığını ileri süren Akar, göreve iade istiyor.

     28 Şubat mağduru olduğunu savunan İbrahim Akar, "1997'de Batı Çalışma Grubu tarafından camilerde fişlendik. 2000 yılında bir gece operasyonuyla JİTEM tarafından alındım, götürüldüm 7 gün boyunca işkencede kaldım. Oradan çıkar çıkmaz suçumun ne olduğunu bilmeden cezaevine attırlar. Güya bende yakalanan kitaplar suç unsuruymuş Bu kitaplar Abdurrahim Karakoç'un şiir kitaplarıydı. Ülkücü camianın tanınmış yazarlarından Abdurrahim Karakoç'un suç kitaplarıydı. Suçumun ne olduğunu bilmiyordum. Cezaevinde 3,5 ay kaldı." dedi.

        "TAZİYELERDE PROPAGANDA YAPMAK"

        Cezaevinde kaldığı sürede kendisiyle ilgili hazırlanan iddianamede, örgüt adına taziyelerde propaganda yapmak suçundan Devlet Güvenlik Mahkemesi'nde yargılandığını belirten Akar, "3,5 ay sonra iddianame cezaevine geldi ve iddianamede aynen ifade şu var: 'Örgüt adına taziyelerde propaganda yapması' suçlamasıyla mahkemeye çıkarıldım. DGM'de ilk mahkemede beraat ettim."

        "O DÖNEMİN DİYANETİ DERİN GÜÇLERİN BİR OYUNCAĞIYDI"
    
        O dönemin diyanet işleri bakanlığının derin güçlerin oyuncağı olduğunu iddia eden Akar, "Şu an ki Diyanet'i tenzih ediyorum. Allah razı olsun, şu an ki Diyanet İşleri başkanımız diyaneti asıl fonksiyonuna kavuşturmaya çalışan biri. Ama o dönem için bunu söyleyemeyeceğim. O dönemin diyaneti derin güçlerin oyuncağı haline gelmişti." diye konuştu.

        Hiç görmediği müfettişlerin tutuğu raporlar doğrultusunda imamlıktan atıldığını vurgulayan Akar, "Hizbullah'la ilintilediler. O dönemde ne kadar imam varsa maalesef o fişlemeyle ve müfettiş raporlarına dayanarak görevime son verdiler."

        Bölgede Molla İbrahim'in itibarının kaybolmadığını savunan Akar, "Bölgede hangi ile hangi ilçeye, hangi köye giderseniz gidin İbrahim hocanın bu gölgede itibarı kaybolmamış daha da artmıştı. Allah'a şükür biz hem vaazlarımızı, hem sohbetlerimizi camideyken de, şu anda da Allah'ın rızasını kazanmak uğruna gene mücadelemizi veriyoruz." şeklinde konuştu.

        "28 ŞUBAT'A MÜDAHİL OLMAK İSTİYORUM"

        Gördüğü acılar ve haksızlıklar yüzünden 28 Şubat davasına müdahil olmak istediğini vurgulayan Akar, sözlerine şöyle devam etti: "O yedi günlük o sorgunun ortaya çıkmasını istiyorum. Beni kim ne için getirdi, o Filistin askılarına astırdı, elektriğe verdi, çırılçıplak karın altına yatırdı onun ortaya çıkmasını istiyorum."

        "12 YIL BOYUNCA SABAHLARA KADAR GÖZYAŞI DÖKTÜK"

        Görevden atıldıktan sonra 12 yıl boyunca 5 çocuğunu zor şatlarda okuttuğunu belirten Akar "Eşimle birlikte gece yarıları çocuklara bakıp hüngür hüngür ağlardık. Eve ekmek getirecek para yoktu. 5 Çocuk yetiştirdim. Bütün imkânsızlıklara rağmen o çocukları yetiştirdik. O çocuklarımın hakkı için göreve iademi istiyorum." şeklinde konuştu.
SON VİDEO HABER

Iğdır'da AK Parti İl Başkanlığı binasına molotoflu saldırı

Haber Ara