Parti içi barışı sağladığım için tek adaydım

Gürsel Tekin, rekortmen yüzücü Alper Sunaçoğlu'nun 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı nedeniyle Trabzon'dan Samsun'a kadar yapacağı yüzme için geldiği Trabzon'un Akçaabat ilçesine bağlı Akçakale beldesinde basın mensuplarının sorularını cevapladı. Genel başkan yardımcılığı görevinden istifasının Genel Başkan Kılıçdaroğlu'na mı, yoksa parti yöneticilerine tepki için mi olduğu yönündeki soru üzerine Tekin, "Bir kere ben bu parti tartışması içerisine girmek istemiyorum. CHP'nin aile içi sorunlarını hiçbir zaman kamuoyu önünde tartışmadım, tartıştırmadım. Benim parti terbiyem de buna müsaade etmiyor. Her siyasi partide, her ailede olduğu gibi zaman zaman anlaşmazlıklar olabilir. Bu aile için de geçerlidir. Nasıl kardeşler arasında sorun yaşanıyorsa, bunlar geçici sorunlardır. Bunu böyle kabul edeceksiniz." dedi.

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı için adının geçen Tekin, kendisinin böyle bir planının olup almadığı yönündeki soruya da şu cevabı verdi:

"Benim kişisel bir planımın olmasının bir anlamı yok. Önemli olan partim böyle bir görev verirsi her türlü görev hazırım. Ben 30 yıldır siyaset yapan bir insanım. Partinin her kademesinde görev yaptım. O açıdan benim kişisel planlarımın dışında partimin ve İstanbul halkının da kabul edeceği bir aday olması gerekiyor. Kabul görür mü görmez mi oda 2 yıl sonra görülecek bir durumdur."

PARTİ İÇİ BARIŞ OLACAK

Gürsel Tekin, Genel Başkan Kılıçdaroğlu'nun dün İstanbul İl Kongresi'ndeki konuşmasında parti içi muhalefete ilişkin sözlerinin de kendisine yönelik olmadığını savundu. Tekin, Kılıçdaroğlu'nun sözleriyle kendisini de kast ettiği yorumlarının yapıldığını hatırlatılınca, "Bana yönelik olmuş olsa ben 30 yıldır siyaset yapıyorum, hiç parti içi kavganın içerisinde gören arkadaşımız var mı? Ben böyle bir parti içi mücadele ya da kavganın içerisinde olan bir insan değilim. Tam tersine CHP bütün enerjisini dışa harcamalı diyen bir insanım.Ve şunu da ifade etmek istiyorum, CHP tarihinde İstanbul'da hiç tek aday olmamıştır. İki kez tek aday seçilen bir il başkanıyım. Bunu da özellikle altını çizerek söylemek istiyorum. Parti içi barışı sağladığımı için tek adaydım" ifadelerini kullandı.

Tekin, 'şuanda parti içi barış var mı?' soru üzerine de, "Elbette olacaktır. Olmaz diye bir şey yok. Türkiye'de barış yok. Parti içi barış sağlanır. Önemli olan Türkiye'nin iç barışı, Türkiye'nin dış barışı. Yani çok ciddi sorunlar var." cevabını verdi.

GENELKURMAYI HİÇ KİMSE AŞAĞILAMAZ

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın dün Trabzon'da yaptığı konuşmada, Genelkurmay Başkanlığının geçtiğimiz günlerde kendilerine yönelik eleştiriler üzerine yaptığı açıklamanın ardında CHP'nin de Genelkurmay'ı aşağılayan açıklamalar yaptı sözleriyle ilgili görüşlerini de açıkladı. Sadece CHP değil, kurumları hiç kimsinin aşağılamayacağını ifade eden Tekin, "Böyle bir şey söz konusu bile değil. Eğer sayın başbakan geriye dönüm makarayı sardığın da göreceksiniz, devletin bütün kurumlarıyla kendisi kavga etti. Şimdi nasıl oluyor da asker ile CHP'yi ilintili hale getiriyor" dedi.

Darbelerden en büyük darbeyi CHP'nin yediğini ileri süren Tekin, "12 Eylül döneminde en büyük darbeyi biz yemişiz. CHP kapanmıştır, partinin bütün kadroları cezaevine düşmüştür. Yeni 28 Şubat döneminde bir tek mağdur olan parti var; CHP. Bunun bedelini barajın altında kalarak ödettiler. İkincisi de sayın Necmettin Erkaban'dır. Sayın Başbakan ve kabinesindeki bütün isimlere, parti yöneticilerine baktığınızda hangisinin darbe dönemlerinde mağduriyeti var? 12 Eylül döneminde şuandaki iktidar mensuplarının bir mağduriyeti var mı? Tam tersine darbelerle beslenen bir iktidardır." diye konuştu.

"27 Nisan'ın hesabını niye sormuyor sayın Başbakan?" diyen Tekin, sözlerini şöyle tamamladı: "Biz bıyık altından güldük diyelim. Sen ne yapaksın? Nedir bu? Sayın genelkurmay başkanıyla görüşürken 'mezara kadar götürebileceğin' hangi sırlar var? Onu da bir açsınlar görelim."