Yeniden anayasal monarşiye geçen Osmanlı Devletinde seçimler iki dereceli olarak yapıldı. Seçmen olabilme şartlarını taşıyan Osmanlı vatandaşlarının hepsi birinci seçmendi. Beş yüz birinci seçmen ikinci seçmeni belirleyecekti. İkinci seçmenler de Meclisi Mebusan’a seçilecek mebusu seçecekti. İki dereceli seçim sistemi ile Aralık ayında ülke genelinde seçimler yapıldı. Yapılan seçimleri beklenildiği üzere Meşrutiyet rejimine geçişi sağlamış olan İttihat ve Terakki kazandı. İttihat ve Terakki 281 vekilin biri hariç hepsini kazandı.
Seçimlerin ardından Meclis-i Mebusan 27 Aralık 1908 tarihinde İstanbul’da görkemli bir törenle açıldı. Töreni izlemek için yurt içinden yurt dışından binlerce insan İstanbul’a geldi. II.Abdülhamit Meclisin açılış törenine dört atın çektiği arabasıyla Yıldız-Ihlamur,Balmumcu Çiftliği,Nişantaşı, Pangaltı,Taksim,Beyoğlu,Tepebaşı,Şişhane Yokuşu,Azap Kapısı,Unkapanı Caddesi,Vefa, Şehzadebaşı, Beyazıt, Divanyolu ile Ayasofya’ya geldi.
Meclisi Mebusan’ın açılış nutkunu II.Abdülhamit adına başkatibi Ali Cevat Bey okudu.
II.Abdülhamit’in mecliste okunan nutkunda dikkat çeken cümlelerden bazıları şunlardı: ‘Hin-i cülüsumda vaz’etmiş olduğum Kanuni Esasinin mevki-i tatbika vaz’ında tesadüf olunan müşkilata mebni o zaman rical-i devlet tarafından gösterilen lüzum üzerine Meclis-i Mebusan muvakkaten tatil olunmuş iken, memalik-i şahanemde maarifin terakkisiyle kabiliyet-i mezkürun tehiri icrası tavsiye ve arz olunmuş idiğinden Meclisi Mebusanın tekrar içtimaı vakt-i merhumuna bit-talik memalik-i şahanemin her tarafında mektepler tesisi ile maarifin terakkisine ihtimam olunmuş idi. Şükr olsun, o maksadın husuliyle intişarı maarif sayesinde sunuf-ı ahalimizin seviye-i istidadı teali etmiş olması hasebiyle izhar olunan arzuya binaen ve bu arzunun husulü,devlet ve memleketimizin halen ve istikbalen saadetini mucip olacağına mutmain olduğumdan,buna muhalif rey ve mutalaada bulunanlara rağmen,bila-tereddüt Kanun-ı Esasiyi ez ser-i nev ilan eyledim. Ve mucibince intihab icrasiyle Meclisi Mebusanın içtimaa davetini irade ettim.’
II.Abdülhamit bu cümlelerle I.Meşrutiyeti kendisinin ilan ettiğini ifade ederek, dönemin zorluklarından kaynaklanan sebeplerle meclisi geçici olarak tatil ettiğini söylüyordu. Geçen süre içinde kendisinin açtığı okullar ile eğitimin yaygınlaştırıldığını halkın seviyesinin yükseltildiğini ve bunun sonucu olarak da Anayasayı yeniden yürürlüğe koyduğunu ifade ediyordu.
Meclis-i Mebusan’da vekiller tarafından sessiz bir şekilde dinlenilen nutkun şu son cümleleri ise coşkulu bir alkışa sebep olacaktı: ‘Memleketimizin Kanunı Esasi ile idaresi hakkındaki azmim kat’i ve la-yetegayyerdir.’ Padişah bu cümle ile Meşrutiyeti bir daha askıya alınmayacağı müjdesini vermekteydi.
Padişahın nutkunun okunmasından sonra Meclis-i Mebusan marşı okundu. Milletvekilleri meşrutiyete ve meclise verdikleri önemi göstermek amacıyla marşı ayakta dinlediler. Ayakta dinlenen marşta meşrutiyete verilen değer, askerlerin ve Mithat paşanın meşrutiyette katkıları önemli bir yer tutmaktaydı:
Osmanlılar bu gün oldu muzaffer,
Fethetti yeniden vatanı asker,
Açtı mebuslara yolu süngüler,
Yaşasın Niyazi yaşasın Enver !
Gökyüzünde şühedanın hayali,
Alkışlıyor sanki ruhi Kemali
Ah, ölmeden görmeliydi bu hali,
Kıymetli,muhterem vatanperver,
Al bayraklar bulutları sarıyor,
Şenliğimiz asumana varıyor,
Mazlumlara,zalimler yalvarıyor,
Hey Allah’ım bu nasıl ruzi mahşer?
Uyan Midhat,uyan geldi zamanın,
Tutsun dünyaları şöhret ve şanın,
Sen bulun önünde şu Mebusanın,
Artık yaşa evledınla beraber.
Marşın ardından Milletvekilleri sırasıyla yemin ettiler. Herkesin umudu haline gelmiş olan Meşrutiyet meclisi böylece görevine başladı.
