Kurtulmuş, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Biga İktisadi İdari Bilimler Fakültesi'nde (BİİBF) düzenlenen, ''Küresel Medeniyet Krizi ve Çıkış Yolları'' konulu konferansta, siyasi ve toplumsal krizlerin dünyayla ilgili olduğunu söyledi.
''Önümüzdeki 10 yılda gıda, enerji ve su krizi gibi krizlerin olması muhtemeldir'' diyen Kurtulmuş, krizin asıl kaynağının düşünce ve medeniyet krizi olduğunu ifade etti.
Kurtulmuş, bu krizin mevcut değerler içerisinde kalınarak çözülmesinin mümkün olmadığını, insanı ve adaleti esas alan yeni bir bakış açısıyla dünyadaki olayların yeniden tanımlanması ve yorumlanması gerektiğini dile getirerek, şöyle konuştu:
''Gücü esas alan bir bakış açısıyla dünyayı tanımladığımız zaman kim güçlü ise onun sözü geçmektedir. Dünyanın nimetleri sınırsız bir şekilde sona erdirilmeye çalışılıyor. Modernlik, görüntüde değil zihniyette olan bir felsefedir. Bize ait olmayan bir düşünce sistemidir. Türk modernizmi dünyanın en problemli, en aşağılık duygusuyla bezenmiş modernlik uygulamasıdır. 2012 yılında bir dünya düzeninden bahsetmek mümkün değildir. Dünyada asimetrik bir küreselleşme vardır. Küreselleşmenin nimetlerinden istifade edenlerle etmeyenler arasında olağanüstü uçurum vardır. Silahlanma; savaşların kalktığını tahmin ettiğimiz bir dünyada her yıl 1,5 trilyon dolar silahlara harcanıyor. Böylece 1990'dan bu yana bir sürü savaşlar olmuştur.''
Yoksulluk ve gelir dağılımı adaletsizliğine de değinen Kurtulmuş, Türkiye'nin 1990'lı yıllara kadar içe kapanık kaldığına işaret etti.
Türkiye'yi yönetenlerin ileriye bakmaları gerektiğini belirten Kurtulmuş, ''Biz kendi medeniyetimizin türküsünü söyleyeceğiz. Biz kendi medeniyetimizin sesini evrenselleştireceğiz. Yeni dünyayı adalet, hakkaniyet üzerinde inşa edeceğiz. 2050'yi doğru bir şekilde kurmaktır bizim derdimiz'' diye konuştu.