Suriye’de geçtiğimiz yılın şubat ayında başlayan isyan hareketi süresince çok fazla ortalarda görünmeyen, verdiği tek röportajda ise diktatör eşinin arkasında olduğunu belirten Suriye’nin İngiltere doğumlu First Leydi’si Esma Esad, aynı Suriye lideri gibi giderek köşeye sıkışıyor. Önce isyan devam ederken Avrupa’dan sipariş ettiği lüks ürünlerin listesi, ardından da isyanla birlikte ülkede dökülen kan karşısında endişe duymadığını ortaya koyan e-posta mesajları açığa çıktı. Esma Esad
Maillerden birinde “Dinleme konusuna gelirsek, asıl diktatör benim, Beşar’ın seçeneği yok” dediği Suriye lideri için “çok güçlü” ifadesini kullandığı görüldü. Durum böyle olunca Avrupa Birliği ve ABD’nin Suriye rejiminin üst düzey üyelerine yönelik uyguladıkları ambargoların kapsamına alındı. Yurt dışındaki mal varlıklarına el konuldu, seyahat yasağı getirildi. Hatta pasaportunu taşıdığı İngiltere’nin vatandaşlığından bile çıkarılması gündeme geldi.
İnternette imzaya açıldı
First Lady’nin duyarsızlığı, Suriye’deki karmaşaya barışçıl çözüm arayan Birleşmiş Milletler’deki diplomatları da rahatsız etmiş olacak ki, Esma bu kez de uluslararası bir kampanyanın hedefi oldu. Birleşmiş Milletler’de görev yapan kadın diplomatlar ve 9 ülkenin daimi temsilcilerinin eşleri bir açık mektup kaleme alarak Esma Esad’a çocukların katledilmesini durdurma çağrısı yaptı. İnternette http://www.change.org/petitions/asma-al-assad-stop-the-bloodshed-in-syria adresinde imzaya açılan bildiriye Türkiye’nin 2009 yılından bu yana Birleşmiş Milletler Daimi Temsilcisi görevini yürüten Ertuğrul Apakan’ın eşi Lale Apakan da imza koydu.
YouTube’dan çağrı
Alman Süddeustche Zeitung gazetesine göre “Senin neyin var Esma?” başlığını taşıyan bildiriye Türkiye’nin yanı sıra, Almanya, İngiltere, Japonya, Finlandiya, Macaristan, Filipinler, Katar ve Güney Afrika daimi temsilcilerinin eşleri de imza koydu. BM Genel Merkezi’nde görev yapan kadın diplomatların da imzaladığı açık mektubun yanı sıra video paylaşım sitesi YouTube’da da Esma Esad’a hitaben bir video mesaj yayınlandı. http://www.youtube.com/watch?v=SzUViTShIAo adresindeki mesajda Esma Esad’a, “Sen imajını düşünüyorsun ama bu kimsenin umurunda değil. Tüm Suriyeli çocukların annesi olmalıydın. Şimdi kocanı durdur ve o çocukları kurtar” çağrısı, öldürülen çocukların görüntüleri eşliğinde yapıldı.
İŞTE O MEKTUP
Sevgili Esma, Bazı kadınlar stillerini önemser. Bazıları ise halkını... Bazı kadınlar imajlarını kurtarmak için çaba gösterir, bazıları ise hayatta kalmak için... Bazı kadınlar barış için daha önce söylediklerini unuttu. Bazı kadınlar ise sadece ölüleri için dua ediyor. Bazı kadınlar seçim yapma şansları yokmuş gibi davranırken, bazıları ise harekete geçiyor. Sana ne oldu Esma? Yüzlerce Suriyeli çocuk öldürüldü ya da yaralandı. Bir gün çocuklarımız bize bu akan kanı durdurmak için ne yaptığımızı soracak. Onlara ne cevap vereceksin Esma? Başka bir seçeneğin olmadığını mı? Her çocuğun bir adı ve ailesi vardı. Hayatları bir daha hiç aynı olmayacak Esma, sen kendi çocuklarına iyi geceler öpücüğü verirken, bir başka anne çocuğunun yatağını boş bulacak. Bu çocukların hepsi senin çocuğun olabilirdi. Onlar zaten senin çocukların. Barış için harekete geç Esma. Şimdi konuş. Halkın için konuş... Kocanı ve onun destekçilerini durdur. Artık kenarda durup izleyen olmayı bırak. Senin imajın kimsenin umurunda değil. Biz senin yaptıklarını umursuyoruz. Haydi, şimdi!
Erdoğan, Esad’dan gazetecileri istedi
Suriye’deki olayları duyurmak için 10 Mart’ta İdlip’e giden Milat Gazetesi Yazarı Adem Özköse ve belgesel kameramanı Hamit Coşkun’dan 39 gündür haber alınamıyor. Başbakan Erdoğan, dün partisinin grup toplantısında Suriye istihbaratı tarafından gözaltına alınan ve sağ oldukları bilinen gazetecilerin derhal serbest bırakılmasını istedi ve “İki Türk gazeteci halen elinde, adeta esir konumundadır. Bunlar gazeteci, halen bırakılmamıştır. Bir defa bunun cevabını Suriye yönetiminin vermesi gerekir” dedi.
Kameraman Hamit Coşkun’un ağabeyi Yahya Coşkun, kardeşi için çok endişeli: “Her gelen telefona Hamit diye bakıyorum. Sabır ve dua ile bekliyoruz. Dün Hamit’in doğum günüydü. Annemi aradım o da üzüntüden unutmuş doğum gününü. Dışişleri ile görüşüyoruz, bakan Davutoğlu sağolsun sıkı bir şekilde takipte. Babamı da arıyorlar. Başbakan Erdoğan’ın kardeşim ve Hamit Özköse’ye sahip çıkması, onları Esad’tan istemesi yalnız olmadığımızı gösterdi.”
