Vicdani red caiz değil!
Geçtiğimiz ay inançları gereği askerlik yapmak istemediğini belirten bir vatandaşı yargılayan Diyarbakır Askeri Mahkemesi 'İslam'da vicdani red yoktur' şeklinde bir hüküm açıklamıştı. 'İnançları gereği askerlik yapmak istemeyen bir vatandaş' kimliğiyle 'İslam'da vicdani red hakkı var mıdır' sorusuna Diyanetin cevabı basit: 'Caiz değil.' !
14 Yıl Önce Güncellendi
2012-04-17 12:04:01
Milli Gazete'de yer alan habere göre; “Dinimize göre akıl ve baliğ olan her kimse, ibadetlerinin yanı sıra âilesine karşı (nafaka, himaye, terbiye vs. görevlerle), devletine karşı (vergi, askerlik vs. ile) yükümlüdür” diyen Diyanet, “İnsan sosyal ve medeni bir varlık olduğundan bir arada yaşamak zorundadır. Bir arada yaşamanın kuralları da ahlak ve kanunla belirlenir. Bunun uygulanması için de bir devlet olma gereği ortaya çıkar.
Devletin yani kanunun, adalet ve hukukun olmadığı bir yerde terör ve anarşi hâkim olur. Bu ise insanların can, mal, namus ve inançlarının tehdit ve tehlike altında olması demektir. Bunun için Hz. Peygamber Medine’ye hicret ettiğinde orada Yaşayan Yahudilerle birlikte ilk olarak “Medine sözleşmesini” imzalayarak modern anlamda bir devlet yapılanmasının ilk örneğini ortaya koymuştur. Demek istediğimiz şudur ki devlet gereklidir” açıklamasında bulundu.
“VİCDANİ RED DİNEN CAİZ DEĞİL”
Devlet ise yasalarla birlikte silahlı emniyet güçlerinin de olmasının gerektiğini aksi takdirde varlığını idame ettiremeyeceğini belirten Diyanet fetvasında, “Devletin silahlı güçlerinin olması demek bireylerin can, mal, namus, din ve ibadet özgürlüğünün teminat altında olması anlamına gelir. Her bireyin kendi teminatı için de askerlik hizmeti kaçınılmazdır. Bunun gönüllü ya da paralı olması yaslarla belirlenir. Bu itibarla kanunen yapmak zorunda olduğumuz askerliği “vicdanî red” gibi bir gerekçeyle terk etmek dinen caiz değildir” denildi.
DİYANET: “HERKES VİCDANİ REDÇİ OLURSA VATANI KİM SAVUNACAK?”
Herkes “vicdanî red” gerekçesini ileri sürerek askerlik görevini yapmayacak olursa vatanın savunması, vatandaşların huzur ve güveni ve en önemlisi de can, mal ve namus emniyetinin gerçekleşmesinde sorun olacağını düşünen Diyanet fetvasını şöyle sonlandırdı: “Silahlı ve caydırıcı emniyet güçlerinin olmadığı bir devlette, ortaya sadece bir iç güvenlik sorunu çıkmaz, bunun yanında, dış tehdit ve bağımsız devlet olma sorunu da çıkar. Güvenlik güçleri yetersiz veya tamamen ortadan kaldırılmış olduğundan kendini savunamayan devletlerin şu an düştükleri durumlar da göz önüne alınırsa askerliğin bir ülke için ne kadar önemli olduğu kendiliğinden anlaşılacaktır.”
SON VİDEO HABER
Haber Ara