Kuzeydeki İdlib ve çevresinde gerçekleşen operasyonlarda biri çocuk 19 kişinin (bir başka kaynağa göre 43 kişinin) hayatını kaybettiğini belirleyen Suriye İnsan Hakları İzleme Örgütü, ordunun muhalif aktivistlerin evlerini yaktığını, kentten kaçışları engellemek için geçiş noktalarına mayınlar döşediğini belirtti. Ayrıca Humus ve çevre kentlerinde muhaliflerin yoğun olduğu yerlerde düzenlenen operasyonlarda ordunun rastgele ateş açmasında 27 sivilin yaşamını yitirdiğini, onlarca evin atılan roket ve havan topları sonucunda büyük hasar gördüğünü ve bazılarında yangın çıktığını kaydetti.
Başkent Şam'ın Duma ve Hareste semtlerinde güvenlik güçlerinin evlere baskınlar düzenlediğini ve düzenlenen baskınlarda çıkan çatışmalarda 9 kişinin öldüğünü belirten örgüt, Hama ve Halep'te 6'şar ve Der’a'da 2 kişinin hayatını kaybettiğini aktardı.
TAFTANAZ KATLİAMI
Taftanaz’da yaşanan katliamda katledilenler toplu mezara gömüldü. Bazı cesetlerin tamamen yandığı görülüyor.
İdlib ve Taftanaz'da gerçekleşen operasyonlarda ordunun katliam gerçekleştirdiğini ve ölülerin toplu mezarlara defnedilmek zorunda kalındığını anlatan aktivistler, “Ordu kentte canlı cansız her şeye ateş açtı. Evleri yakarak yıktı, tanklar sivil araçların üzerinde geçerek hurdaya çevirdi. Kentte büyük bir dram yaşanıyor, kent afet bölgesine dönmüş durumda.” dedi.
ÖLÜ SAYISI DAHA FAZLA
İdlib ve Taftanaz'da gerçekleşen operasyonlarda ordunun yerleşim birimine ağır silahlarla saldırması sonucu çocuk ve kadınların da aralarında bulunduğu 43 kişinin hayatını kaybettiğini, yüzlerce kişinin yaralandığını belirten Suriye Genel Devrim Konseyi ise iç kesimlerde yer alan Humus kentinde düzenlenen operasyonlarda ise 4'ü çocuk, biri kadın 33 sivilin yaşamını kaybettiğini ifade etti.
Muhalifler, bazı kentlerde operasyonların akşam saatlerinde de devam ettiğini ve Deyr Ez Zor kentinde büyük patlamaların meydana geldiğini söyledi.
Bu arada, Humus kentinde uzun bir zamandan beri operasyonlarda halkın açılan ateş nedeniyle dışarı çıkmaya korktuğunu ve temel ihtiyaçlarını karşılayamadığını vurgulayan yerel aktivistler, semtteki evlerde ve duvarlarda operasyonunun ağır izlerinin olduğunu ve tankların araçlara da büyük zararlar verdiğini sözlerine ekledi.
Kentteki cami ve kiliselerin de operasyonlarda kullanılan ağır silahlar sonucunda hasar gördüğünü dile getiren aktivistler, eski Humus semtinin yanı sıra Halidiye ve Bab Amr'da çok az sayıda kişinin kaldığını, halkın operasyonlar sebebiyle kaçtığını hatırlattı.
Haksöz Haber
