Adalet Bakanı Sadullah Ergin, artık adli sicil belgesi istenmeyeceğini belirterek, bu konuda kişinin beyanının esas alınacağını söyledi.
TBMM Genel Kurulu'nda, Adli Sicil Kanunu ile Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesi Hakkında Kanunda değişiklik yapan yasa teklifinin görüşmelerinde söz alan CHP Tunceli Milletvekili Kamer Genç, ''Bakan hangi yüzle burada oturuyor? Devri iktidarında adaleti siyasallaştıran insan. Tarafsız görev yapan hakim ve savcılar her an görevden alınıyor. Deniz Feneri ne oldu, savcıları görevden alındı, Bakan hala görevde kalabiliyor?'' dedi.
AK Parti milletvekilleri Genç'e tepki gösterdi.
Ergin, milletvekillerinin sorularını yanıtlarken, Deniz Feneri soruşturmasının Ankara Adliyesi'nde ilgili savcılar tarafından devam ettiğini belirterek, ''Sonucu ortaya çıktığında beraberce göreceğiz'' diye konuştu.
Adliyelerdeki mübaşirlerin, yardımcı hizmet sınıfından genel idari hizmet sınıfına geçirilmesine ilişkin soruya Ergin, ''Bu haklı bir soru. Bizce de bunun yapılması gerekiyor. Buna dönük bir takım hazırlıklarımız var. Maliye Bakanlığı ile de görüşülüyor'' karşılığını verdi.
Osmaniye Cezaevi'ne ilişkin soruları yanıtlayan Ergin, şöyle konuştu:
''Cezaevinde asayişi devam ettirebilmek için uygulamamız gereken bazı kurallar, esnetemeyeceğimiz ilkeler var. Koğuşlar arasında sınırsız geçiş talebi var. Bunlar özelikle cezaevlerindeki yoğunluk söz konusu olduğunda bunların belli bir sistemle yapılmadığı takdirde asayişi koruma şansımız olmayacaktır. Karşılayabileceklerimiz varsa karşılayalım. Ama cezaevlerindeki kurallar, uzun tecrübeler sonucu oluşmuştur. Her gün değişen şartlara göre yeni kurallar getiriyoruz bazı kuralları esnetiyoruz. Bunların hiçbiri değişmez değil. Ama yönetmemiz gereken içerideki tutuklu ve hükümlülerin de kurumun da can güvenliğini sağlamaya dönük sorumluluğumuz var.''
TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu ve siyasi partilerin yaptığı inceleme öncesinde kendi denetim elemanlarının da orada çalıştığını hatırlatan Ergin, ''Mevzuattan değil ama uygulamadan kaynaklanan sorunlarla ilgili bir takım tedbirlerimiz oldu. Hiçbir kişi kendi değerlendirmesine dayalı olarak bir takım uygulamalar ortaya koyamaz. Oradaki uygulamalar kanun ve yönetmeliklerle belirlenmiştir. Maksadı aşan uygulamalara müsaade etmeyiz'' dedi.
-''Dış güvenlik jandarmadan alınıyor''
Ergin, infaz koruma memurlarıyla ilgili bir çalışma olduğunu belirterek, Başbakanlığa sevkedilen Dış Güvenlik Yasa Taslağının, cezaevlerinin dış güvenliğinin jandarmadan alınarak infaz koruma memurlarına verilmesini içerdiğini ifade etti. Ergin, taslakta, infaz koruma memurlarının özlük ve statüsüne değerlendirmeye tabi tutan hükümler bulunduğunu ifade ederek, ''Ümit ediyorum ki o tasarıda infaz koruma memurları beklentilerine kavuşacaktır'' açıklamasında bulundu.
Tutuklu olan CHP İzmir Milletvekili Mustafa Balbay ile ilgili soruyu yanıtlayan Ergin, ''Cezaevi Gözlem Kurulu'nun karanını gerekçesini istedik. Yanına bir kişi verilmesi talebi kabul edilmedi değil. öteden beri istediği takdirde yanına bir kişi verilebilecek ya da kendisi başka yere gidebilecek durumdaydı. 2 katlı bir yere nakledilmesiyle ilgili talebinin mevzuata uygun olmadığına Gözlem Kurulu karar vermiş. Uygulamanın uygun olup olmadığını değerlendiriyoruz'' diye konuştu.
-''İçim yanıyor''-
BDP Grup Başkanvekili Hasip Kaplan, ''Adli sicil deyince akla 12 Eylül, 12 Eylül denince fişleme gelir. Kişinin sadece çocukları değil, torunları dahi fişleme ve adli sicil kayıtları nedeniyle hariciye, askeriye gibi hassasiyeti olan hiçbir göreve alınmıyor. İşe girecek herkesten niye sabıka kaydı istenir. Vatandaşı buna niye mecbur ediyorsunuz? Vatandaş potansiyel suçlu mu, beyanı yeterli olmalı'' diye sordu.
5 Nisan Avukatlar Günü'nde ''içinin yandığını'' belirten Kaplan, şöyle konuştu:
''12 Eylül darbesinde bir tek avukat içeriye alınmadı. Bugün 40 avukat, avukatlık görevi nedeniyle görevinden alıkonuldu, özel yetkili mahkemelerde yargılanıyor. Eğer İmralı'ya gitmek, Abdullah Öcalan'ın avukatlığın yapmak suçsa yargılayın, 'gitmeyin' deyin. Adalet Bakanlığı yetkilisi de orada bulunuyor, onu da alın içeriye, Genelkurmay'ı da alın içeriye. Hikmet Fidan'ı da alın içeriye. Gücünüz avukatlara yetiyor. Siz, 'silahlar eşittir, özel yetkili mahkemenin savcısı ile avukatın eşit görev yaptığını' iddia edebilir misiniz? Hayatında bir kez adaya giden insanlar var. Bu zulümdür, hukuksuzluktur, adaletsizliktir. Evren'den de öte uygulamalardır. Bu cuntacılık, darbecilik, faşizmdir. Hangi ülkede darbeci tutuklanmadan yargılanmış? Evren, Şahinkaya tutuklu mu?''
-''196 kurumu yeniliyoruz''-
Adalet Bakanı Ergin de Avukatlar Günü'nü kutlayarak, sıkıntıların palyatif tedbirlerle çözülmesinin mümkün olmadığını belirterek, Barolar Birliği ile belli anlayış içinde çalışma yürüttüklerini, 2012 yılı içinde yasalaşması halinde avukatlar için rahatlatıcı olabileceğini söyledi.
Ergin, ''Avukatlık mesleğinin; hem savunmanın gücünü artırmak, silahların eşitliği ilkesi gereğince olması gerekenleri getirmek hem de ekonomik olarak onları rahatlatacak bir takım tedbirleri o düzenleme çerçevesinde değerlendirmeye çalışıyoruz'' dedi.
Doğu ve Güneydoğu illerindeki cezaevlerindeki yoğunluğun bir takım sıkıntılara yol açtığına işaret eden Ergin, zorunlu olmadıkça sevk yapmadıklarını ama mecbur kalındığında en yakın ilden başlayarak sevkler yapıldığını söyledi. Ergin, ''Yeni inşa edilen modern cezaevlerinin bitiminde bu sorun temelli çözülecek. 2017 yılına kadar 196 kurumu yeniliyoruz, 197 kurum kapatıyoruz, daha azını açıyoruz. Ama bu açtıklarımız daha insani şartlarda, cezaların infaz edilebileceği ve kapasiteleri biraz daha fazla olan kurumlardır. Birkaç yıl içinde bu rahatlatma sağlanacak.''
Ergin, ceazevlerinde internet bağlantısının sadece eğitim görenler için sınırlı ve okul sitesiyle sınırlı olarak kullanılabileceğini ifade ederek, bunun mevzuat gereği olduğunu söyledi.
-''Sicil kaydı belgesi istenmeyecek''
CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba'nın ''Sincan cezaevindeki çocukları ziyaret etmek istedim, izin verilmedi'' demesi üzerine Ergin, çocuklarla ilgili uluslararası kriterlerin yanı sıra mevzuat uyarınca kendilerinin de uyguladığı kısıtlamalar bulunduğunu açıkladı.
Ergin, 18 yaş altı çocukların psikolojik durumlarını da gözetmek zorunda olduklarına işaret ederek, bunun büyüklerle olduğu gibi her ortamda yapılması ve çocuklara farklı soruların sorulmasının onların psikolojisini olumsuz etkileyeceği endişesini taşıdıklarını kaydetti. Ergin, ''Belki psikologlar veya cezaevindeki sosyal çalışmacılar eşliğinde bu tür ziyaretler yapılabilir'' diye konuştu.
Tutuklu milletvekilleriyle ilgili neler yapıldığı sorusuna karşılık Ergin, TBMM Adalet Komisyonu gündeminde olan 3. paketle ilgili maddeler içerisinde yargılama usullerine dönük bir takım hazırlığımız var. Ama siyasi partilerin değişik teklifleri birleştirilerek görüşülüyor. Hangi şekli alır bilemiyorum, önümüzdeki süreçte göreceğiz'' dedi.
Ergin, ''Artık 'adli sicil kaydı yoktur' belgesi istenmeyecek. 3 Nisan'da yönetmelik yayınlandı. İlgilinin beyan müracaatı alınacak. Adli sicil kaydı getirmesi istenmeyecek. Beyan esasına geçildi. Kurum sonra kendisi sorgulayacak. Yanlış beyan varsa gereğini yapacak'' açıklamasını yaptı.
Konuşmaların ardından teklif kabul edilerek yasalaştı.
AA