Engellileri ayağa kaldıran robot: TEK RCM
‘En sevindiğim şey, artık herkesle aynı göz hizasında olabiliyorum’ “Koç Üniversitesi Fizik Bölümü’nde üçüncü sınıfa kadar okudum ama robot sevgim yüzünden dersleri ihmal edince beni yolladılar. İyi de oldu, tüm zamanımı bu cihaza ayırdım”
14 Yıl Önce Güncellendi
2012-03-25 08:52:02
Gebze Organize Sanayi Bölgesi’ndeki Teknopark’ın bahçesinde yürüyorum. Burası bir bilim-araştırma parkı. Etrafında dolandığım hemen hemen her atölyede yeni bir icat üzerinde çalışılıyor.
Bahçesi de epey büyük, uzakta birilerin basket oynadığını duyuyorum. Topun betona çarpma sesi ve ikilinin şakalaşmaları kulağıma geliyor. O tarafa doğru ilerlerken içimden “Yok artık” diyorum ama nedense seslerin ‘onlara’ ait olduğundan çok eminim ve bu beni inanılmaz mutlu ediyor.
Uzakta durup Necati Hacıkadiroğlu (31) ve Yusuf Aktürkoğlu’nu (26) izliyorum. Basket oynuyorlar. Belli ki Yusuf Necati’den daha iyi bir oyuncu. O kadar blok yemesine rağmen topu her defasında sokmayı başarıyor. Necati ise sabırlı. Yusuf’un hareketlerini inceleyip açığını bulmaya çalışıyor.
Geldiğimi anlasınlar diye hafifçe öksürünce dönüp gülümsüyorlar. Yusuf Aktürkoğlu beş yıl önce felç olmuş. Necati Hacıkadiroğlu ise TEK RMC isimli cihazı icat ederek onu yeniden ayağa kaldıran bilim adamı. Şu an çok yakın arkadaşlar.
Hacıkadiroğlu geçen hafta birçok gazetede ve internet sitesinde haber oldu. İcat ettiği TEK RCM isimli cihazın tıp tarihinde yeni bir çığır açtığı konuşuluyor. Röportaj sırasında da telefonu susmak bilmedi. Amerika’dan, Brezilya’dan, Dubai’den ve Rusya’dan insanlar TEK RCM için sıraya girmiş durumda. Cihazın ‘deneme pilotu’ Yusuf Aktürkoğlu “Necati engellilere yeni bir hayat sunuyor. Bana yıllar sonra özgürlüğümü geri verdi. Daha ne isterim” diyor.
* Bu icadınız ile bir anda dünya basınında manşetlere taşındınız. ‘Engellileri kurtaran mucit’ oldunuz. Ne kadar zamandır TEK RMC üzerinde çalışıyorsunuz?
Kendimi bildim bileli robotlara meraklı olduğum ve hayallerimde bile bir robot icat etmek istediğim için sanırım bu projenin belli bir zamanı yok. TEK RMC bu haline iki sene içinde getirildi ama kafamda yıllardır var. Ekibimiz 15 kişi. Dışarıdan danışmanlık yapanlar dahil, iki senedir gece gündüz çalıştık.
* Robotlara ilgi duymaya nasıl başladığınızı hatırlıyor musunuz?
Net değil, sadece çok meraklıydım. Oyuncak robotlarımın çizimlerini yapardım. Bir de hayal gücüm çok kuvvetliydi. Uyumadan önce kitap okuma alışkanlığım vardır, o kitapların sonuna yaklaşınca kapatır, hayalimde kendi sonumu yazardım. Birçok kitabın gerçek sonundan daha yaratıcı sonlar bulduğumu düşünüyorum.
“Robot sevgim yüzünden okuldan atıldım”
* Koç Üniversitesi Fizik Bölümü’nden atılmışsınız.
Evet, yine robot sevgimden ötürü. Okulun robot kulübüne üyeydim. Ama kulübü derslerden daha fazla ciddiye alıyordum galiba. Üçüncü sınıfa kadar devam ettim ama olmadı, yolladılar beni. İyi de oldu, tüm zamanımı bu cihaza ayırdım.
* Engellilerle ilgili kişisel bir öykünüz var mı? Mesela çok yakın bir arkadaşınız ya da ailenizden biri engelli mi?
Herkes bunu merak ediyor. Öyle bir öyküm yok. Bir engelli yakınım olmadı. Ama bu konuda duyarlı olmak için illa size yakın birinin engelli olmasına da gerek yok. Amacım, bu insanların hayatlarını kolaylaştırmak. Daha doğrusu şu cümleyi rahatlıkla kurabilirim: Onların hayatlarını bir nebze olsun kazadan önceki duruma döndürmek istiyorum.
* Çok fonksiyonel tekerlekli sandalyeler de var. Yatağa ya da tuvalete dönüşenlerden bahsediyorum. TEK RMC’nin onlardan farkı ne? Neden tercih edilsin?
TEK RMC’nin ismindeki TEK dünyada tek olmasından ve insanlara tek başlarına hareket etme şansı tanımasından geliyor. Bu yeni bir tekerlekli sandalye değil. Amerika’da her yıl “‘yüzyılın icadı’ şeklinde yeni robotlar çıkıyor piyasaya. Bir bakıyorsun, adam her kasın üzerine bir motor yerleştirmiş. Dengeyi de sopalarla idare ediyor. Böyle icat olur mu? Bir de şunu sormak lazım: Engelli insanlar bunu mu istiyor? Her işi onların yerine rahatlıkla yapacak bir makine mi hayal ediyorlar? Yoksa hayalleri tek başlarına ayağa kalkıp kendi yemeklerini yapabilmek mi? Eskisi gibi tek başına sosyal bir ortamda var olabilmek mi? Ben bu cihazın üzerinde çalışırken iki yıl boyunca onlarca engelli ile bir araya geldim. Onlara cihazı denettim, söylediklerine göre şekillendirdim. TEK RCM’nin en büyük özelliği engellileri birine muhtaç olmaktan kurtarması.
“Devlete de iş düşüyor, yolların düzeltilmesi gerek”
* Engellilerle yaptığınız denemelerde neler yaşanıyordu?
Denemelerde birçok kişi ağladı, alkışlamaya başladı. Hemen hemen hepsi “Bana 10 dakika verin dolaşıp geleyim” dedi. Tabii en şaşırdıkları ve sevindikleri şey ayakta olmak. Ayaktalar, insanlarla aynı göz hizasındalar, arkadaşlarının omzuna ellerini atıp birlikte yürüyüşe çıkabiliyorlar. Bir de tekerlekli sandalyenin üçte biri kadar yer kaplayan bir cihazdan bahsediyoruz. Kalabalıkta insanların arasında neredeyse fark edilmeden dolaşabilmek engelliler için çok önemli bir olay.
* Kişiye özel üretilen bir cihaz değil mi?
Özel dikim elbiseler vardır ya, bu da öyle bir şey. Kişinin boyu, kilosu ve fiziksel özelliklerine göre üretiliyor. 90 kiloya kadar taşıma kapasitesi var, boy için alt limit 150 santimetre. Bir de 12 yaş altı için uygun değil. Çocuk değil de yetişkin engellilerin kullanması doğru olan bir cihaz. Uzaktan kumandası var, tekrar şarj edilmesine gerek kalmadan yaklaşık 15 kilometre gidebiliyor. Tabii burada devletimize de iş düşüyor. Yollar engelliler için uygun değil. Rampa yok, zemin çok bozuk. Bu sorunları da halledebilirsek engelliler de daha normal bir hayat sürecekler.
“Kâr amacı gütmüyoruz, TEK RMC cihazının en makul fiyatı bu”
* Fiyatı 27 bin TL...
Evet, kimilerine fazla gelecektir tabii ama şunu çok net söyleyebilirim ki kâr amacı gütmüyoruz. Benim niyetim bir fabrika kurup seri üretime geçmek değil. Bu cihaz yaygınlaşsın, üretilsin ama ben bu sırada yeni icatlar üzerinde çalışayım istiyorum. Engellilerin hayatlarını daha da kolaylaştıracak yeni robotlar üretmeliyim. O yüzden de desteğe ihtiyacım var. Devlet bana “Al sana fabrika, Ar-Ge çalışmalarını da biz üstlendik. Sen gazilerimize, engelli vatandaşlarımıza bu cihazı üret yeter“ desin. Şu an başlarım çalışmaya.
İsmini tek başına hareket edebilmekten alan TEK?RCM sayesinde engelli kişiler ATM’den para çekmek, tuvalete tek başına gitmek, ütü yapmak, marketteki en üst rafa ulaşmak gibi daha önce yapamadıkları şeyleri rahatlıkla yapabiliyor.
“Bu cihazı bir de Survivor adasında denemek lazım” Yusuf Aktürkoğlu (27)
* Siz TEK RMC ile nasıl tanıştınız?
Kaza geçirdiğim gün hastanede biri ile tanıştım. O da trafik kazası geçirmişti, ikimiz de ameliyat sırası bekliyorduk. Yakın arkadaş olduk, engelli olarak da görüşmeye devam ettik. Engelliyiz.biz diye bir sitemiz var. Necati bey oraya cihazı denemek isteyenler için bir ilan vermiş. Arkadaşım deneyince aradı, “Yıllar sonra ilk kez ayağa kalktım, bunu denemelisin” diye. Ben zaten her yeniliğe açık biriyim. Hafif hiperaktiflik de var, hemen denemeye geldim.
* İlk deneme nasıl geçti? En çok nesini beğendiniz TEK RMC’nin?
İlk başta epey tedirgin oldum. Ayağa kalkma fikri ürkütücü geldi. Normalde kollarımdan destek alarak kalkıyorum ama burada ona da ihtiyaç yok ya, garip geldi. Sonrası harikaydı. Yıllar sonra insanlarla aynı göz hizasında durabilmek, arkadan kimsenin itmesine gerek kalmadan dolaşmak, tuvalete gitmek, oturup kalkmak, mutfakta bir şey pişirirken tencerenin içini görebilmek, evini süpürmek... Say say bitmez. En güzeli de bu cihaz bana yalnız kalma lüksümü geri verdi. Engelliyseniz hep birilerine muhtaçsınızdır ve bu, insanın çok ağrına gidiyor.
TEK RCM
* TEK RCM ile ilgili detaylı bilgiyi www.tekrmc.com.tr sitesinde bulabilirsiniz.
* TEK RCM 36 santimetre genişliğinde ve 62 santimetre uzunluğunda. Cihazın ağırlığı ise 80 kilogram.
Milliyet
SON VİDEO HABER
Haber Ara