Erdoğan'dan İsrail halkına çağrı
Başbakan Erdoğan grup toplantısında konuştu.
14 Yıl Önce Güncellendi
2012-03-13 12:09:54
AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Fransa Anayasa Konseyinin kararından sonra Sarkozy, daha tehlikeli, daha aleni saldırgan bir tavır izlemeye başladı. Devlet Başkanlığı tarafından ayrımcılık ve yabancı düşmanlığı pervasızca tahrik ediliyor'' dedi.
AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Tükürdüklerini yalamanın verdiği eziklikle TBMM'yi terörize etme gayretindeler. Meclis komisyonunda cephe açarak parti içi meseleleri örteceklerini zannediyorlar. Bunlar her 10 yılda bir müdahaleye ve bu müdahalenin cansuyu verdiği CHP'ye alışmışlar. Bugün bir yerlerden gelen telefonlarla adım atan hükümet yok. İsteseler de istemeseler de alışacaklar. Milli iradeye, demokrasiye alışacaklar. Sayın Kılıçdaroğlu, tankla topla ancak siz gelirsiniz, bugüne kadar tankla topla geldiniz millet iradesiyle gelemediniz. AK Parti iktidarına kadar hep azınlığın çoğunluğa tahakkümü vardı, bugün ise milli irade var. Birisi de hesaplaşacaklarını söylüyor; hangi dilden anlıyorsanız o dilden'' dedi.
AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Filistin'de 20. yüzyılın başından itibaren yavaş ama sistematik bir katliamın yürütüldüğünü söyledi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada öne çıkan mesajları şöyle:
-Sayın Kılıçdaroğlu, basörtüsü yasağından, katsayı uygulamasından, hayatını, umutlarını kararttığınız çocuklardan dolayı gurur duyuyor musunuz?
CHP Genel Başkanı bugünlerde ciddi gel gitler yaşıyor. Bazen partisinin geçmişiyle gurur duyuyor, bazen geçmişini eleştiriyor. Buna elmaşekeri politikası denir. Partisindeki statükocuları ve değişim isteyenlere elmeşekeri dağıtıyor.
CHP bu ülkede Kuran kurslarını kapattı, camileri kapattı.
AK Parti milletvekillerine TBMM Milli Eğitim Komisyonunda maruz kaldıkları saldırılardan dolayı geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum.
CHP Zihniyetine rağmen farklı bir süreci yaşıyoruz. CHP bugüne gelemeyen, geçmişte yaşayan bir partidir. Çünkü, CHP 1940'dan bugüne gelememiştir. CHP, 1946 yılında Milli Eğitim Şurasında savundukları kesintisiz eğitimi savunuyor.
-Soykırım mağduru İsrail halkına, devletlerinin uyguladığı teröre, devlet terörüne dur demeleri çağrısında bulunuyorum.
-Milyarlarca lira kar elde edenlerin; alınteriyle geçinen işçilerin hayatını hiçe saymasını, onların hayatını bu kadar ucuz görmesini asla kabul etmeyiz. Esenyurt'taki olayın tüm yönleriyle açığa kavuşturulması için yakın takipteyiz.
-Filistin'de 20. yüzyılın başından itibaren yavaş ama sistematik bir katliam yürütülüyor.
Tükürdüklerini yalamanın verdiği eziklikle TBMM'yi terörize etme gayretindeler. Meclis komisyonunda cephe açarak parti içi meseleleri örteceklerini zannediyorlar. Bunlar her 10 yılda bir müdahaleye ve bu müdahalenin cansuyu verdiği CHP'ye alışmışlar. Bugün bir yerlerden gelen telefonlarla adım atan hükümet yok. İsteseler de istemeseler de alışacaklar. Milli iradeye, demokrasiye alışacaklar.
Sayın Kılıçdaroğlu, tankla topla ancak siz gelirsiniz, bugüne kadar tankla topla geldiniz millet iradesiyle gelemediniz. AK Parti iktidarına kadar hep azınlığın çoğunluğa tahakkümü vardı, bugün ise milli irade var. Birisi de hesaplaşacaklarını söylüyor; hangi dilden anlıyorsanız o dilden.
Bunlar (ordu göreve, genç subaylar rahatsız) dediler. Darbe mühendislerini milletvekili yaptılar. AK Parti'yi kapatmak için ellerinden geleni yaptılar. Çetelerin avukatlık görevini üstlendiler. Artık yağma yok, biz bu Meclise bir ilke ile geldik; yeter söz de karar da milletindir dedik. Millet iradesini hiç kimseye çiğnetmeyiz.
CHP'ye oy vermiş kardeşlerime sesleniyorum: Eğer kendinize hizmetkar arıyorsanız o kadrolar burada ama efendi arıyorsanız onlar tankla topla yürüyecek olanlar, orada. Biz efendi değil, hizmetkarız.
Çobanlıktan Cumhurbaşkanlığına gelenler, 'başörtüsü takanlar Suudi Arabistan'a gitsin' diyerek özüne ihanet etti.
Pazar günkü tablo, CHP Genel Başkanı'nın ve gözü dönmüş CHP milletvekillerinin eseridir.
Türkiye'de eğitim sistemi zaafa uğratılmıştır. Türkiye'de maalesef eğitim değil, öğretim yapılıyor. Biz Şimdi bunu eğitim-öğretim haline getiriyoruz.
Bunların çağdaşlık ölçüsü; başörtüsü takarak üniversiteye gelenleri kapının önünden çevirmektir.
Kaynak: Ajanslar
SON VİDEO HABER
Haber Ara