AK Partili Advan: Uyuşturucu ile mücadele partimizin politikası
AK Parti Diyarbakır İl Başkanı Av. Halit Advan, uyuşturucu ile mücadelenin partilerinin politikası olduğunu söyledi. Advan, parti tüzüğünde yer alan bu mücadele kapsamında Diyarbakır'da 'Uyuşturucu Madde ile Mücadele Komisyonu'nun çalışmasını rapor h
14 Yıl Önce Güncellendi
2012-02-16 15:48:34
AK Parti Diyarbakır İl Başkanlığında basın toplantısı düzenleyen Advan, Uyuşturucu Madde ile Mücadele Komisyonu'nun hazırladığı raporu açıkladı. Advan, il başkanlığının talimatıyla kurulan komisyonun Diyarbakır'da madde bağımlısı 400 gencin ailesinin yanı sıra birçok kurum yetkilisiyle görüştüğünü ve verilerini incelediğini dile getirdi. Advan, raporu Cumhurbaşkanlığı, Başbakanlık, bakanlıklar ve ilgili kurumlara gönderdiklerini belirtti.
SON İKİ YILDA 3 BİN 153 KİŞİ HAKKINDA İŞLEM YAPILDI
Advan'ın açıkladığı raporda, eğitim seviyesi düşük olan ailelerde, gençlerin başta uyuşturucu olmak üzere hırsızlık, gasp, kapkaç, haneye tecavüz, adam yaralama, terör örgütü faaliyetleri içerisinde yer alma gibi birçok suça eğilim gösterdikleri kaydedildi.
Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü Narkotik Suçlar Büro Amirliği'nin son iki yıl içerisinde uyuşturucu madde ekimi ve satışı ile ilgili toplam 594 operasyon yaptığı belirtilen raporda, "Bu olaylarla ilgili yakalanan, firar eden, tevkif edilen şeklinde 3 bin 153 kişi kayıtlara geçmiştir. Yine son iki yıl içerisinde 49 kilogram eroin, 17 ton 42 kilogram esrar, bin 818 adet ecstacy hap, 5 milyon 849 bin 557 Hint keneviri kökü ele geçirildiği incelemiş olduğumuz evraklarda gözlenmektedir." denildi. Raporda, her sokak başında, parkta, okul önünde uyuşturucu satıldığını anlatan ailelerin, çocuklarının buna bulaşma riskini kabul etmediklerine dikkat çekildi.
Raporda, Diyarbakır Denetimli Serbestlik ve Yardım Merkezi Şube Müdürlüğü'nün verilerine de yer verildi. Buna göre, son üç yılda 342'si çocuk, 2 bin 170'i yetişkin olmak üzere toplam 2 bin 512 kişi madde bağımlılığı sebebiyle denetimli serbestliğe tabi tutularak kayıt altına alındı. Raporda, Diyarbakır Eğitim ve Araştırma Hastanesi bünyesinde madde bağımlıları için bir tedavi merkezi bulunduğu, fakat bu merkezin nitelikli eleman yetersizliği ve hasta yatak sayısının az olmasından dolayı uyuşturucu bağımlılarının tedavilerine yeteri derecede cevap veremediği belirtildi.
Raporda şöyle denildi: "Bağımlılar tedavi ihtiyaçlarının giderilmesi için Elazığ'a sevk ediliyor. Tedavi sürecinde sağlıklı bir yolun izlenmediği ortaya çıkmaktadır. Çocukların rehabilitasyon döneminin hastaneden ayrıldıktan sonra sonlanması çocukların tam tedavi edilememesine yol açmaktadır. Uyuşturucu madde bağımlılarının tedavilerinin bir sonuca ulaşamaması ve topluma geri kazandırılamaması Diyarbakır'ın kanayan yarasıdır."
Rapor son bölümünde çeşitli önerilerde bulunuldu. Önerileri özetle şöyle: "Uyuşturucu kullanan kişilerde meydana gelen değişiklikler, tedavi ve rehabilitasyon konusunda ailelere eğitim verilmeli. Çocukların günlük hayatta ne tür sorunlarla karşılaştığı tespit edilmeli ve karşılaştığı engellerin kaldırılması için ebeveyn ile ortak bir çalışma yapılmalıdır.
Çocuklar, uyuşturucu ile sosyal ortamda tanışıyor ve ilk kez kendi akranları ile birlikte deniyor. Okul çıkışından eve gidene kadar geçen zamanda güçlenen arkadaşlık grupları, çocukların alışkanlıklarında ve tutumlarında etkilidir. Bu boş zamanın çok iyi bir şekilde doldurulması gerekir. Gençler, 'hayır' deme becerisi, kendini tanıma, karar verme, iletişim ve risk analizleri konularında eğitilmeli. Öğrencilere spor, kurs ve diğer sosyal faaliyetler sunulmalıdır.
Gümrük memurları, avukatlar, hemşireler, doktorlar, öğretmenler, eczacılar, polisler ve sağlık çalışanları uyuşturucu konusunda bilinçlendirilmelidir. Bu grupların uyuşturucu kullanımı ile ilgili bilinçli olması konulara daha aktif ve bilimsel açıdan yaklaşılmasını sağlayacaktır.
Uyuşturucudan beslenen suç örgütlerinin belirlenmesi ve bunlara karşı ciddi önlemlerin alınması gerekir. Polisin ve jandarmanın daha etkin ve koordineli çalışması sağlanmalıdır. Kırsalda daha etkin bir çalışma yürütülerek zehirin kaynağının kurutulması gerekir. Sokaklara dağılan uyuşturucuyu yakalamak, bataklığı kurutmaktan daha zordur."
Haber Ara