Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

"KCK'yı kuranlar, müzakere adı altında çözümsüzlük için şartları olgunlaştırdı"

Kürt siyasetçi İbrahim Güçlü, terör örgütü KCK'yı kuranların, müzakere adı altında aynı zamanda çözümsüzlük için şartları olgunlaştırdığını söyledi. Güçlü, terör örgütü KCK'nın, MİT'in, PKK yerine ikame ettiği, yapılandırdığı örgüt olduğunu söyledi.<

14 Yıl Önce Güncellendi

2012-02-14 09:56:39

Kürt siyasetçi İbrahim Güçlü, terör örgütü KCK'yı kuranların, müzakere adı altında aynı zamanda çözümsüzlük için şartları olgunlaştırdığını söyledi. Güçlü, terör örgütü KCK'nın, MİT'in, PKK yerine ikame ettiği, yapılandırdığı örgüt olduğunu söyledi.
    Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Müsteşarı Hakan Fidan'ın şüpheli sıfatıyla ifadeye çağrılmasıyla başlayan süreci değerlendiren Güçlü, krizin daha derinlerde olan bir kriz olduğunu ifade etti. Krizin aşılması için iktidarın karşı hamlelere devam ettiğini savunan Güçlü, savcı-emniyetin bulunulan koşullarda, askeri vesayetinin önemli ölçüde tırpanlandığı, sivil iktidarın ve hükümetin çoğu alanda muktedir olduğu koşullarda başka karşı hamle yapma olanaklarının olmadığının görüldüğünü belirtti.
    Hükümetin, Başbakan'ın özel yetkilendirdiği görevlerle ilgili görev üstlenen kişiler hakkında dokunulmazlık oluşturmak için yeni bir kanun yapma, mevcut kanunlarda değişiklik yapma hamlesine devam ettiğini anlatan Güçlü, "Sorun açısından bundan daha anlamlı olan boyut, Öcalan-PKK Devlet ilişkileri, MİT'in KCK ilişkileri boyutudur. Mumcu'nun, Öcalan-MİT ve Devlet ilişkileri konusunda araştırma yaparken öldürülmesi de sorunu hayli açık anlatıyor." dedi.
    PKK'nın silahlı elitinin de önemli ölçüde kontroldan çıkması, Öcalan'ın stratejisi ve çıkarlarıyla; PKK yönetici elitinin çıkarları ve stratejilerinin çatışmaya başlamasının yeni bir örgütlenmeyi elzem ve acil hale getirdiğini vurgulayan Güçlü, "Son ortaya çıkan, KCK'lı yöneticilerin yarısının MİT elemanı olması, KCK'nın içine yapılan bir MİT sızması değildir ve olamaz. Bu, olsa olsa KCK'nın PKK yerine ikame edilen ve yeniden bir yapılandırmayı gösteren bir ahval olduğunu tarif eder. KCK'nın sözleşmesi, ortaya koyduğu projeler incelendiği zaman, bunların oldukça teknik, ayrıntılı, uzmanlığa dayanan konular olduğu saptanabilir." diye konuştu.
    MİT mensupları ile Genelkurmay yetkililerinin, daha önce PKK ve Öcalan'la müzakerelere başladıklarını belirten Güçlü, AK Parti Hükümeti'nin de bu müzakereleri kucağında bulduğunu ve zorunlu olarak dahil olduğunu ifade etti. "KCK'yı kuranlar, müzakere adı altında aynı zamanda, çözümsüzlük için şartları olgulaştırdılar. Hükümetin kabul etmeyeceği vaadleri Öcalan ve PKK'ya yaptılar. Bu yaklaşım aynı zamanda, PKK'nın, Türkiye'nin iç iktidar mücadelesinde bir aktör olarak yaşamasının koşullarını ve alt yapısını yaratmaktı." diyen Güçlü, şöyle devam etti:
    "Hükümet, askeri vesayet konusunda ve diğer alanlarda kendini sağlama alacak adımlar attıktan sonra, KCK gerçeğini öğrendi. MİT yetkilileri, KCK'nın, PKK'nın silah bırakması için bir aracı örgüt olduğu konusunda Başbakanı daha önce ikna etmeleri, Öcalan'ın da hükümete yanaşmak istemesine rağmen, daha sonra gerçeğin bu olmadığı anlaşıldı. Hükümet, KCK'yı tasfiyeye karar verdi. KCK tutuklamaları bunun üzerine başladı. Ama Hükümet KCK operasyonlarını yaparken, KCK'nın efendileri konusunda bir şey yapmayarak, tuzağa düşütü. Hükümetin bu saatten sonra, gerçeği, bütün boyutları, derinliği, karanlık noktalarıyla ele alması gerekir diye düşünüyorum."

SON VİDEO HABER

Şam'daki saray yakıldı, eşyalar alındı

Haber Ara