Arap Birliği zirvesinden Suriye'ye BM gücü talebi çıktı

Mısır'ın başkenti Kahire'de bir araya gelen Arap Birliği dışişleri bakanları Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'ne Suriye'ye ortak bir uluslararası güç göndermesi çağrısında bulundu. Suriye'deki gözlemci heyetinin çalışmalarına da son veren Arap Birliği, 24 Şubat'ta Tunus'ta 'Suriye'nin Dostları Konferansı'nın düzenlenmesini de kararlaştırdı.
    Toplantıda Suriye ile her türlü diplomatik ilişkinin kesilmesi onaylanırken, bu ülkeye sert ekonomik yaptırımların uygulanması istendi.
    Arap ülkeleri tarafından BM Güvenlik Konseyi'ne sunulan ve Suriye rejimine yönelik sert yaptırımların getirilmesini öngören karar tasarısının Rusya ve Çin tarafından veto edilmesi üzerine Arap Birliği üyesi ülkeler yeni arayışlara girmişti.
    İlk adım olarak geçtiğimiz hafta Suriye'deki büyükelçilerini çekme kararı alan Arap Birliği'ne üye 6 Körfez ülkesi konunun BM gündemine daha fazla getirilmesi yönünde karar almıştı. Bu amaçla Suudi Arabistan'ın, BM Genel Kurulu'na Suriye konusunda bir tasarıyı getirme hazırlığında olduğu belirtiliyor.
    Suriye rejiminin Humus kentine yönelik saldırılarını yoğunlaştırdığı ve son bir haftada 400'den fazla kişinin hayatını kaybettiği bir dönemde yapılan Arap Birliği toplantısı öncesinde Arap Birliği gözlemci heyetinin başkanlığını yürüten Suriyeli General Muhammed el Dabi de istifa etti. Dabi Suriye rejimini eleştirmekten kaçınan açıklamalarıyla uluslararası kamuoyunun tepkisini çeken bir isim olmuştu.
    Toplantı sırasında Körfez ülkelerinin Suriye'ye yönelik sert eleştirileri de damgasını vurdu. Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Suud el Faysal, Suriye halkına yapılanlara daha fazla seyirci kalamayacaklarını, yarım çözümlerden kaçınmaları gerektiğini belirtti.
    Suriyeli muhaliflere destek için tüm kanalların açılmasını da kararlaştıran Arap Birliği dışişleri bakanları daha önce alınan ekonomik yaptırım kararlarının da eksiksiz olarak yürürlüğe konması çağrısında bulundu.
    Suriyeli muhaliflerin Tunus'taki konferansta aralarındaki ihtilafları gidermesini isteyen Arap bakanlar, konferansın Suriye'deki krizin sona erdirilmesi için önemli bir fırsat oluşturacağına vurgu yapıyor.
    Toplantıda Suriye Milli Konseyi'nin resmen tanınması yönünde bir karar çıkmazken, önümüzdeki günlerde bu yönde bazı adımların atılabileceği belirtiliyor. Şu ana kadar devrimle yönetimlerin değiştiği Tunus ve Libya, Suriyeli muhalifleri tanıdığını açıkladı.
    Suriye konusunun dünya gündemini işgal ettiği bir dönemde El Kaide'nin açıklamalarıyla yeniden ortaya çıkması ise bölgede tepki çekti. Usame bin Ladin'in geçtiğimiz yıl öldürülmesiyle örgütün yeni başkanı olan Eymen el Zevahiri Suriye halkını Esed rejimine karşı ayaklanmaya çağırdı.
    Ortadoğu'da hiçbir tabanı bulunmayan El Kaide'nin bu çıkışının, bölge halklarının demokratik taleplerini gölgede bırakmasından endişe ediliyor.
    Öte yandan Suriye Devlet başkanı Beşşar Esad'ın, yeni anayasa taslağı hazırlamakla görevli komisyon tarafından hazırlanan anayasa taslağının bir nüshasını teslim aldığı bildirildi. Yeni anayasa taslağının önümüzdeki aylarda referanduma sunulması bekleniyor. Ancak muhalifler yeni taslağın tamamen zaman kazanma amaçlı olduğunu belirtiyor.