Erdoğan: Silahlı efendin sana onbaşıyı anlatsın

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Grup Toplantısı’nda bir konuşma yaptı.

Başbakan Erdoğan’ın konuşmasından satır başları şöyle;

"Irak yönetimi çok büyük, tarihi bir mesuliyetin altındadır. Irak'ta gerilimi tırmandıranlar, bir mezhep çatışmasına zemin hazırlayanlar ister Sünni, ister Şii olsunlar gelecekte her zaman Yezid sıfatıyla anılmaya mahkum olacaklardır.

Irak'ta mezhep temelli ayrışmayı, çatışmayı körükleyen ülkeler de dökülen her damla kandan mesul olacaktır. O ülkeler, tıpkı Kerbela'daki katiller gibi bu lekeyi tarih boyunca alınlarında taşıyacaktır. Irak'taki tarafları aklıselime, sağduyuya davet ediyorum.

ULUDERE OLAYI

Uludere olayı üzerinden AK Parti ve hükümete maksadı aşan saldırılar devam etti. Orada yaşanan manzarayı gördük, terör örgütü tabutun bir kenarından tuttu. Bazı tabutların üzerlerine de PKK bayraklarını koydular. BDP ve CHP de tabutu tutarak cenazeler üzerinden fırsat devşirme çabası içinde oldu.

Bir yağma psikolojosine bazı medya kuruluşları da eklendi. Tahrik edici, yalan ve yanlış bilgilerle yayınlar yapıldı. Maksatlı bir karalama kampanyası başlatıldı.

Olay üç kol üzerinden soruşturuluyor, tazminat çalışmaları sürüyor. Gülyazı köyüne yeni bir gümrük noktası açılacak.

'SİZ DE İNSAN SEVGİSİ VAR MI?'

Biz istismar peşinde olmayız, acı üzerinden rant sağlayanlardan olmayız. Biz 'önce devlet' diyenlerden olmadık, asla olmayız. Biz her zaman 'önce insan' dedik, demeye de devam edeceğiz. Biz her zaman demokratikleşmeyi, sivilleşmeyi savunduk.

Biz demokrasi için mücadele ede ede bu noktalara geldik. Biz, bize yaşatılanları asla unutmadık, bize yaşatılanların başkasına yaşatılmasını uygun görmedik.

Hakkari'ye havaalanı yaptırmak bugüne kadar kimsenin aklına geldi mi? Havaalanının yapımını engellemeye çalışıyorlar. Şırnak'ta da havaalanı yapıyoruz, temel atma törenine gidenleri tehdit ettiler.

Ey BDP ve uzantısı olduğunuz terör örgütü, bunun hesabını nasıl vereceksiniz? Sizin insana sevginiz var mı? Sadece Kürt kökenli vatandaşımın istismarını yapıyorsunuz.

BDP'li belediyelerinın yatırım kaygısı yoktur, bunlar tamamen terör örgütünün gayretleriyle besleniyorar.

'Dersim' bile denilemiyordu. Biz şimdi Dersim katliamını araştırıyoruz.

'PARTİ KAPATMAYA KARŞIYIZ'

Milletin yarısının oyunu aldığı halde gazete kupürleriyle bu parti kapatılmak istendi. Bize karşı bildiri yayınlanırken muhalefet alkış tuttu, biz mertçe savunduk.

Biz gerçek kişilerin cezalandırılmasından yanayız, partilerin kapatılmasından yana değiliz. Bunun için düzenleme getirdik. Ana muhalefet ve BDP kaçtı. Bizim içimizde 2-3 tane vardı, onlar da kaçıp yerlerini buldu.

Danıştay'a yapılan saldırının faturasını bize ödetmek istediler. O saldırının nasıl kanlı ve kirli bir tezgah olduğunu biz ortaya çıkardık.

Devlet adını kullanarak haksızlıklar yapıldı. Bizim yaptığımız, demokrasi karşıtı bir anlayışla hesaplaşmaktır.

12 Eylül darbesinin yargının konusu olması milletimizin beklentisiydi, darbe yargıya intikal etti. Diktacılar, andıççılar eski Türkiye manzarasıdır.

'ADELET ÇABUK TECELLİ ETSİN'

Yargıya intikal etmiş konularda görüş açıklama lüksümüz yok. Yargıyı etki alacak söylemlerden herkes imtina etmelidir. Biz yargıya saygılı bir şekilde gelişmeleri izliyoruz. Adaletin ivedilikle tecelli etmesini bekliyoruz.

'BDP GÜNEYDOĞU'NUN CHP'SİDİR'

Uludere olayı turnusol görevi görmüştür. Nasıl zevkten dört köşe olduklarını gördünüz, Uludere'de farklı bir görüntü. CHP, BDP ve PKK'nın değirmenine su taşımıştır. BDP Doğu ve Güneydoğu'nun CHP'sidir.

Tek parti dönemindeki CHP'yi andırıyorlar. BDP, CHP'yi örnek alan, taklit eden bir partidir. BDP'nin beslendiği tek kaynak, masum Kürt evlatlarının kanıdır.

'TANISAN NE YAZAR, TANIMASAN NE YAZAR'

Çıkmış BDP Genel Başkanı, 'Biz seni tanımıyoruz' diyor. Allah aşkına tanısan ne yazar, tanımasan ne yazar. Bizi millet tanıyor, millet... Bize milletimizin muhabbeti, hayır duası, takdiri, teşekkürü, ziyadesiyle yeter. Sen bırak bizi. Aynaya bak, kendini tanıyamazsın. Çünkü aynaya bakarsan, kanını emdiğin gençleri göreceksin. Onurlu bir siyasi mücadele değil, terörün stepnesi, terörün yedeği olmuş, kan lekesi olmuş yüzünü görürsün.

Ülkenin yüzde 50 oy alarak seçilen iktidarını tanımadığını söylemek, iktidarın meşruiyetinin olmadığını söylemek, demokrasiyi kabullenmemektir, milli iradeye saygısızlıktır. Daha da ötesi şuursuzluktur. Uludere hadisesini devlet terörü, devletin vatandaşını katletmesi gibi lanse etmek, büyük bir hezeyandır.

BDP'YE 'ONBAŞI' YANITI

Bu ülkeye, bu millette, bu topraklara küfretmek amacıyla Genelkurmay Başkanımızı hedef almak, ona güya hakaret etmek de açık söylüyorum; densizliktir. Değil general, onbaşı bile olmak bu toprakların tamamında bir gurur, bir şeref vesilesidir.

Git silahlı efendilerine sor, onlar onbaşıların kahramanlıklarını çok güzel anlatırlar. Uşaklık yaptığın terör örgütü sana on tane koyun bile emanet etmez.

'APO ŞARLATAN DİYOR'

Önce haddinizi bileceksiniz. İmralı'daki terör örgütü başını önder olarak görüyorlar. Peygamber olarak gördükleri Apo, BDP'lilere 'şarlatan, zırtapoz' diyor.

'Güvencemiz silahtır' diyor, o zaman bu çatının altına niye geldin. Buraya niye geldin o zaman, sen de dağa çık. Kimi devleti tanımayız diyor, kimi AK Parti'yi düşman ilan ediyor.

'ANKARA'DA DEMOKRAT, DİYARBAKIR'DA FAŞİST'

Avrupa'nın ABD'nin terör örgütü olarak kabul ettiğini neden terör örgütü ilan etmiyorsun? Cesaretin varsa çık terör örgütünü eleştir. Ankara'da demokrat, Diyarbakır'da faşist.

Sen neyin özerkliğinden bahsediyorsun? Özerklikten bahsediyorlar ama önce sen özerk ol. Terör örgütünden özerkliğini ilan et."

Ajanslar