Kanser hastalarının ağrıları dinecek

Kanser hastalarının çektiği sıkıntılara pek çoğumuz şahit olmuşuzdur. Bu hastalığa bağlı olarak özellikle yaşamın son dönemlerinde çok şiddetli ağrılar ortaya çıkar. Ve ne yazık ki bu ağrıların birçoğuna ağrı kesiciler ya da yüksek dozajda morfinler fayda etmez. Çoğu zaman hasta ve hasta yakınları bu ağrılarla baş etmek durumunda kalır. Ancak kanser hastalarının son dönemlerinde yaşadığı bu şiddetli ağrıların yüzde 90'ının dindirilmesi mümkün. Ağrı kliniklerinde, farklı tedavi yöntemleriyle şiddetli ağrılara tamamen son verilebiliyor.

Sema Hastanesi Spinal Ağrı Merkezi Direktörü Prof. Dr. Nurettin Lüleci, bu konuda tedavi edilmesi en zor ağrıları bile dindirebildiklerini söylüyor. Radyofrekans dalgalarıyla yaklaşık 1 dakikada gerçekleştirilen bu tedavi yönteminin başarı oranıysa yüzde 90. Tedavi tomografi altında yapılıyor. Omuriliği zedelemeyecek şekilde üretilmiş bir iğneyle ağrı liflerinin bulunduğu yer tespit ediliyor. Daha sonra omuriliğin içinde bulunan bu life uyarı veriliyor. Uyarı verilen sinirle ağrı olan bölge arasında bağ kurulduğu anda sinire müdahale edilerek ağrıya tamamen son veriliyor. Boyun bölgesinde gerçekleştirilen bu işlemle ilgili Dr. Lüleci, "Eğer ağrı sağ taraftaysa, örneğin hasta kanser ağrısını sağ dizinde hissediyorsa sol kulağın altından işlem yapıyoruz. Ağrı sol taraftaysa, tam aksini yapıyoruz." diyor. Hastanın hem sağ hem de sol yanında ağrı olduğu takdirde önce yoğun ağrı yaşadığı bölge tespit edilerek müdahale ediliyor. Birkaç hafta sonra ise diğer tarafa tedavi uygulanıyor. Kanser ağrısı tüm vücutta yaygın bir şekilde hissedildiğindeyse, omuriliğin içerisine ağrı pompaları yerleştiriliyor ve bu pompalar belli aralıklarla, ilaç dozlarını azar azar vererek ağrıyı hafifletiyor.

Akciğer kanseri olanların ağrısını dindirmek daha zor

Lüleci, omuriliğe girilerek siniri etkisiz hale getirme işleminin bazı hastalara uygulanamayacağını ifade ediyor. Örneğin solunum fonksiyonları yüzde 60'ın altında olan hastalara yapılmıyor. Bu yüzden akciğer kanseri hastaları riskli gruplar arasında. Lüleci, "Akciğer kanseri sağ taraftaysa işlemi soldan yapmamız gerekiyor. Bu da hastanın sol tarafında solunumu azaltabilir. Bu yüzden çok dikkatli olmamız gerekiyor. Fakat mezetelyoma dediğimiz akciğer kanseri türünde başarı oranının çok daha yüksek olduğunu söyleyebiliriz." diyor.

İşlemin riskleri yalnız bununla da sınırlı değil. Bazen hastalarda bulantı ve kusmaya bazen de mesane fonksiyonlarında hasara yol açabiliyor. İşlemin yapıldığı bölgede yüzde 18 oranında güç kaybı yaşanabiliyor. Tüm bunların çok nadiren de olsa görülebildiğini belirten Lüleci, "Bu tarz durumlarla çok az karşılaşıyoruz. Ama kanser ağrısı o kadar şiddetli yaşanıyor ki ne hastalar ne de hasta yakınları bu durumları umursamıyor bile. Ben hastaların risklerin farkında olmalarını ancak bu hastaların hiçbir şekilde geçmez denilen ağrılarının 1 dakikalık bir işlemle geçebileceğini bilmelerini istiyorum." diyor.

Tedavi tek seansta yapılıyor. Nadiren iki seansa çıktığı durumlar da olabiliyor. Fakat ikinci seansın ücreti alınmıyor. Hasta ikinci seansın yalnızca tomografi ve iğne ücretini ödüyor. İşlemin maliyeti ise ne yazık ki bir hayli yüksek, 10 bin TL civarında. Bin 2 yüz 70 TL ise sosyal güvenlik kapsamında devlet tarafından karşılanıyor.

Zaman