Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

'Değiştirilemez madde olmaz'

Yeni anayasa çalışmaları sürerken sivil toplum kuruluşlar meslek örgütleri ve siyasi partiler, TBMM Anayasa Komisyonu’na önerilerini sunuyor, bir yanda Yeni Anayasaya ilişkin görüşlerini kamuoyuyla paylaşıyor. KOBİDER (Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmeler Derneği) Genel Başkanı Nurettin Özgenç, ilk üç maddenin değiştirilmesine karşı olmanın, Yeni anayasa’ya engel olmak anlamına geldiğini söyledi.

14 Yıl Önce Güncellendi

2011-12-17 10:59:40

'Değiştirilemez madde olmaz'
Demokratik Anayasa Hareketi üyesi Ayhan Bilgen ise, Toplumsal sorunları görmezden gelerek yapılacak olan anayasanın beklentilere cevap vermeyeceğini belirtti.

Tadilat görmüş bir anayasa istemiyoruz

Mevcut anayasadaki bazı maddelerin değiştirilemez olmasını manidar bulduklarını söyleyen vurgulayan KOBİDER Genel Başkanı Özgenç, “Yeni anayasa konusunda istekli olduğu halde ilk üç maddesine dokundurtmayız demek, sivil bir anayasanın oluşmasına engel olmaktır. Anayasanın 2. Maddesinde yer alan ‘Türkiye’nin Resmi Dini İslam’dır’ maddesi değiştirilmişti. Buradan anlıyoruz ki, ‘Değiştirilmesi Teklif Dahi Edilemez’ ibaresinin bir önemi kalmamıştır.

Tadilat görmüş bir anayasa istemiyoruz. Hazırlanacak olan yeni anayasa tamamen sıfır olmalı ve eski şasi üzerine yeni kasa monte edilmemelidir” ifadelerini kullandı. Yeni anayasa ile birlikte, başkentin İstanbul olarak değiştirilmesinin de gündemde olması gerektiğini vurgulayan KOBİDER Genel Başkanı Nurettin Özgenç “ Anayasanın 3. maddesindeki ‘Türkiye Cumhuriyeti’nin başkenti Ankara’dır ibaresi de, gündemde olması gereken bir konudur. İktisadi, kültürel, finansal ve nüfus bakımından Türkiye’nin en önemli şehri olan İstanbul’un başkent olması düşünülebilir” dedi.

Bu uyarılar dikkate alınmalı

Demokratik Anayasa Hareketi üyesi Ayhan Bilgen, “Yeni demokratik anayasanın tamamen insan onuruna yarışan, toplumun demokratik taleplerini karşılayacak bir özgürlükler anayasası olması beklenmektedir. Toplumsal sorunları görmezden gelerek yapılacak olan anayasa değişiklikleri toplumun beklentilerini karşılamaz” şeklinde konuştu. Cumhuriyetin kuruluş sürecinden itibaren dışlanan kesimlerin kendini özgürce ifade edebileceği bir yeni kurucu irade inşasının hedeflenmesi gerektiğini dile getiren Bilgen, “Bunun adı anayasa meclisi yada başka bir şey olur. Dünyada gerçek değişim yaşayan ülkeler anayasalarını böyle organlar kurarak yapmışlar” dedi.

Bu fırsat kaçırılmamalı

Adalet-Der Genel Başkanı Avukat Emre Yurtalan ise, “Anayasa için en önemli husus net ve kararlı bir siyasi iradenin varlığıdır” dedi. “İktidar bu konuda halk desteğini fazlasıyla arkasına aldı ve muhalefette değişiklik konusunda destek veriyor” diyen Yurtalan, “Bu fırsatı iyi değerlendirmek gerekir. Bu fırsatlar kolay yakalanmıyor. Bu konunun artık toplumun gündeminde yer alması için çalışmalar yapılmalı. Anayasa konusunda sağlıklı bir zeminin kurulması için çaba gösterilmeli. Bunun için de toplumun her kesiminden öneriler toplanmalı.

Siyasi parti ve sivil toplum kuruluşları bu konuda lokomotif olmayı başarmalı. Sürece yaymak toplumun kanaatlerini öğrenmek için ancak meşru görülebilir. Bunun ötesinde zaman kaybı olur” şeklinde konuştu. İnsan ve Erdem Hareketi Başkanı Ahmet Ay da, Cumhuriyetin kuruluşundan beri her yasal ve anayasal düzenlemenin dindarların aleyhine olduğunu belirterek, dindarların sürece dahil edilmesini, mağduriyetlerin giderilmesini istedi.

Yasemin Sarıtemur / Milat Gazetesi


SON VİDEO HABER

Şam'daki saray yakıldı, eşyalar alındı

Haber Ara