Avrupa bize adil yaklaşmıyor
Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, Türkiye'nin AB üyelik süreciyle ilgili olarak, '' Bizler, Türk vatandaşları olarak Avrupa'nın bize adil yaklaşmadığı, akılcı ve vizyoner davranmadığı ve AB'nin gelecekteki ihtiyaçlarından çok bazı dar ajandalarla ve iç politik nedenlerle hareket ettiği hissine sahibiz. Türkiye, AB'ye yönelik 'Hristiyan Kulübü' algılamasını değiştirebilir ve AB'yi gerçekten çoğulcu hale getirebilir, AB'yi daha rekabetçi yapabilir''dedi.
14 Yıl Önce Güncellendi
2011-12-16 08:07:15
Cevdet Yılmaz, Türkiye'nin Washington Büyükelçiliği ve Atlantic Council'in organizasyonuyla, büyükelçilik konutunda düzenlenen yemeğe katıldı. Yılmaz, burada, Washington'da Türkiye üzerinde çalışan akademisyenler, uzmanlar ve üst düzey yetkililere Türkiye-AB ilişkilerini konu alan bir konuşma yaptı.
AK Parti hükümetinin iktidara geldiği 2002 yılında AB üyelik sürecini ''yüksek öncelik'' haline getirdiğini hatırlatan Yılmaz, o dönem AB'nin kendileri için zenginlik, özgürlük, demokrasi ve insan hakları gibi önemli değerleri temsil ettiğini söyledi.
O dönem Türkiye'nin demokrasiye sahip olmasına rağmen, birçok darbe ve müdahalelerle demokrasi yolunda çok pozitif ilerlemeler sağlayamamış olduğunu anımsatan Yılmaz, Türkiye'nin tüm bu ''normal olmayan süreçlerden'' kurtulması ve daha sivil yönetime sahip olması bakımından AB'nin bu idealleri temsil eden yapılanma olarak görüldüğünü kaydetti.
Türkiye'de o dönem halkın farklı kesimlerinin farklı nedenlerle AB üyelik sürecini desteklediğini ifade eden Yılmaz, ''AK Parti olarak muhafazakar demokratik partiyiz. Bizden önce muhafazakar partiler AB'ye daha şüpheci bakıyorlardı. AK Parti olarak AB'ye bakışı değiştirdik, daha pozitif bir fikir haline dönüştürdük'' diye konuştu.
Hükümet olarak bu süre içerisinde birçok reformlar hayata geçirdiklerini ve çok pozitif ilerlemeler katettiklerini belirten Yılmaz, Türkiye'nin bu süreçten önemli faydalar sağladığını anlattı.
Ancak zaman içerisinde AB'de Türkiye'nin üyeliğiyle ilgili ivmenin değiştiğini anlatan Yılmaz, açık bir şekilde Türkiye'nin AB'ye tam üyeliğinin sorgulanmaya, tam üyelik dışında seçeneklerin sunulmaya başlandığını hatırlattı. Daha sonrasında da AB'nin kendi iç problemlerine dönmeye başladığını ifade eden Yılmaz, ''Tüm bu farklı nedenler sonrasında bizim üyeliğimize dair ivme kaybedildi'' dedi ve bunun Türkiye'de hayalkırıklığı yarattığına dikkati çekti.
Yılmaz, yine de AB üyelik sürecinin Türkiye için önemli olduğunu düşünerek, ''ev ödevlerini'' yapmaya devam ettiklerini bildirdi.
-''Avrupa bize adil yaklaşmıyor''-
Türkiye'nin AB üyeliği sürecindeki sorunun, ülkedeki demokrasi, insan haklarını gibi konular veya üyelik sürecinin gereklilikleri gibi nedenlerden değil, AB'deki siyasi yaklaşımlardan kaynaklandığını belirten Yılmaz, ''Ama AB'de birlik üyesi olan milyonlarca Türk yaşıyor, ticaret ve turizmimizde AB önemli yere sahip. Biz, Avrupa coğrafyasına ait olduğumuzu biliyoruz. AB üyeliği sürecine devam ediyoruz ama, AB'de yeni bir siyasi atmosfer ve yeni bir siyasi irade olana kadar, bu üyeliğin kolay olduğunu söyleyemem'' diye konuştu.
Öte yandan, geçen yıl Anayasa'da yapılan düzenlemelerin, Türkiye'deki değişimlerin artık dış baskılardan daha çok iç dinamiklerin ürünü olmaya başladığını gösterdiğine dikkati çeken Yılmaz, Türkiye'nin artık kendisine güveninin daha çok arttığını ve geleceğe daha olumlu baktığını söyledi.
Yılmaz, ''Bizler, Türk vatandaşları olarak Avrupa'nın bize adil yaklaşmadığı, akılcı ve vizyoner davranmadığı ve AB'nin gelecekteki ihtiyaçlarından çok bazı dar ajandalarla ve iç politik nedenlerle hareket ettiği hissine sahibiz. AB, bizim kendi ilerlememizde bize yardımcı olabilir ama Türkiye de AB'ye çok şey katabilir. Türkiye, AB'ye yönelik 'Hristiyan Kulübü' algılamasını değiştirebilir ve AB'yi gerçekten çoğulcu hale getirebilir, AB'yi daha rekabetçi yapabilir'' dedi.
Avrupalıların gelecekte Türkiye'ye yönelik değerlendirmelerinin ne olacağını bilmediklerini belirten Yılmaz, ''Ama kanaatimce, eğer Türkiye AB sürecine devam ederse, ekonomik büyümesini sürdürürse, politikalarımız güçlü kalırsa, er ya da geç bir şekilde AB'nin bir parçası olacağız'' diye konuştu.
Yılmaz ayrıca, ''AB'nin ideallerini kaybetmesi ve farklılıklar ile çeşitlikleri dışlayıcı kimlik temelli bir organizasyon haline gelmesi durumunda, tabii ki Türkiye'nin AB'nin parçası olamayacağını ama AB'nin ilkelerine, evrensel değerlerine sarılması halinde, Türkiye'nin AB üyeliği için arayışını sürdürmeye devam edeceğine inandığını'' kaydetti.
Yılmaz, bir soru üzerine ''Arap Baharı''nın kısa dönemde ekonomik ve ticari anlamda Türkiye'ye maliyetleri olabileceğini ama orta ve uzun vadede bakıldığında, bölgedeki değişikliğin Türkiye'nin yararına olduğunu kaydetti.
Türkiye'nin Washington Büyükelçisi Namık Tan da dinleyicilere artık ''nereye baksalar mutlaka Türkiye'yi göreceklerini'' söyledi. Tan, ''Afganistan, Ortadoğu ve Arap Baharı'ndan terörizmle mücadeleye, enerji güvenliğinden ticarete, hemen her konuda bir şekilde Türkiye'yi hep karşınızda bulursunuz, Türkiye'den kaçış yok'' şeklinde espri yaptı.
-Fransa'da 1915 olaylarına ilişkin yasa teklifi-
Öte yandan, yemekte gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Kalkınma Bakanı Yılmaz, Fransa meclisindeki, 1915 olaylarıyla ilgili Ermeni iddialarının reddedilmesini suç sayan yasa teklifi girişimiyle ilgili olarak, ''Bu konuda bizim tavrımız ortada. Tarihi hadiseleri böyle siyasete malzeme etmemeli ülkeler. Özellikle iç politika malzemesine dönüştürmemeliler. Bizim tavrımız zaten öteden beri açık. Türkiye bu konularda ortak tarihi komisyonu oluşturmaya varıncaya kadar her türlü konuda kendi tavrını ortaya koyuyor'' diye konuştu.
Yılmaz, Türkiye-AB ilişkilerine dair bir soru üzerine de şunları kaydetti:
''Biliyorsunuz tam üyelik müzakereleri yürütüyoruz. Maalesef son yıllarda teknik sebeplerden dolayı değil, Avrupa'daki siyasi irade eksikliğiyle bu süreç arzu ettiğimiz hızda yürümüyor. Bu konu bizim için çok önemli. AB'de milyonlarca insanımız yaşıyor. İhracatımızın önemli bir kısmı Avrupa'yla. Sermaye hareketlerinde olsun, turizmde olsun, birçok alanda aslında AB ve Türkiye çok yakın durumda. Gümrük Birliği var aramızda. Bütün bunlara rağmen bakıyorsunuz yeterince bu ilişki gelişmiyor. Ama son dönemlerde özellikle küresel krizin etkilerini görüyoruz. Avrupa'daki sıkıntıları görüyoruz. Bir taraftan da Türkiye'nin çok başarılı bir şekilde bu süreci yönettiğini ve ilerlediğini görüyoruz''.
Kalkınma Bakanı Yılmaz, yemeğin ardından, Washington'daki temaslarını tamamlayarak Türkiye'ye hareket etti.
AA
SON VİDEO HABER
Haber Ara