Tarihi imzalar atıldı

AB’ye üye diğer ülkeler, uzun vadede, Hırvatistan’ın üyelik kriterlerine uyumdaki başarısının diğer Balkan ülkelerini demokratik dönüşümü hızlandırmak yönünde cesaretlendireceğini umuyor.

Karadağ ile Sırbistan’ın adaylık statüsünün de bugün resmen açıklanması bekleniyordu. Ancak Sırbistan ile Kosova arasında yaşanan son gerginlik dolayısıyla Belgrad’ın adaylığının erteleneceği ifade ediliyor.

Avrupa Konseyi Başkanı Herman Van Rompuy, AB Devlet ve Hükümet Başkanları Zirvesi sırasında yapılan imza töreninin ardından yaptığı açıklamada, “Hırvatistan’ın başarısı diğer Balkan ülkelerine çok çalışma, kararlılık, siyasi cesaret ve inatla Avrupa Birliği’ne üye olunabileceğini göstermiştir. AB bu bakış açısını korumaktadır” dedi.

MÜZAKERELERE AYNI GÜN BAŞLADIK

4.3 milyonluk nüfusuyla Avrupa Birliği’nin yüzde 1’inden daha küçük olan Hırvatistan, 10 yıldan fazla süredir devam eden bir üyelik süreci yaşadı.

Zagreb müzakerelere de Türkiye’yle aynı zamanda yani 2005’te başlamıştı.

Bu yıl başlarına kadar, reformlardaki ilerlemenin yavaşlığı ve AB üyesi ülkelerin çoğunluğunun genişlemeye karşı olması nedeniyle süreçte aksamalar gözleniyordu.

Hırvatistan AB’ye katılan ikinci eski Yugoslavya ülkesi olacak. Daha önce Hırvatistan’ın küçük kuzey komşusu Slovenya birliğin bir parçası olarak kabul edilmişti.

HEM UMUT HEM KORKU

Birçok Hırvatistanlı, iç politikaların Avrupa denetimine girmesinin, ülkede ihtiyaç duyulan demokratik reformların gerçekleşmesini ve neredeyse bütün devlet kurumlarına sirayet etmiş durumdaki yolsuzluklara bir çözüm bulunmasını sağlayacağına inanıyor.

Ancak aynı zamanda son onyılda AB’ye giren birçok Doğu Avrupa ülkesinde olduğu gibi, Hırvatistan’da da daha gelişmiş ekonomilerle rekabet edememe korkusu çok yaygın.

Hırvatistan, AB’den yeşil ışığı görebilmek için kapsamlı demokratik ve ekonomik reformları hayata geçirmek zorunda kaldı. Hırvat siyasetçiler, yolsuzlukla mücadelede kararlı olduklarını göstermiş olsalar da Avrupa’da yaşanan mali kriz Hırvatistan’ı da vurdu.

Başbakan Jadranka Kosor’un adı yolsuzluk skandallarına karışan partisi, Pazar günü düzenlenen seçimlerde ağır bir yenilgi aldı. Bu durumda skandallar kadar seçmenlerin ekonomik korkuları ile ülkedeki yabancı yatırımların azalmasının da etkili olduğu belirtiliyor.

Hırvatistan, önümüzdeki 18 ayda çok yoğun bir denetim altında olacak çünkü AB yolsuzlukla mücadele adımlarının gereken hızda atıldığından emin olmak istiyor. Reformlarda yaşanacak bir gecikme üyelik antlaşmasının üye ülkelerin parlamentolarında kabul edilmesini de geciktirebilir.

H.Planet