Orta Asya'nın kalbinde yeni dönem

Ekim ayında Cumhurbaşkanı seçilen Almazbek Atambayev, Cumhurbaşkanı Abdullah Gülˊün de katıldığı törenle dün yemin ederek, görevine başladı. Atambayev, yemin töreninde yaptığı konuşmada, bu tarihi değişimi ˊˊBu yeni dönem sadece cumhurbaşkanlığının değil ülkenin de yeni dönemidirˊˊ sözleriyle dile getirdi.

Sovyetler Birliğiˊni oluşturan 15 devletten biri olan ve 20 yıl önce bağımsızlığını ilan eden Kırgızistan, kuzeyde Kazakistan, doğuda Çin, batıda Özbekistan ve güneyde Tacikistan ile komşu. Asyaˊnın tam kalbinde yer alan ülke, stratejik açıdan özel bir öneme sahip.

Hem doğası hem de konumu dolayısıyla Orta Asyaˊdaki diğer cumhuriyetlerden ayrılan Kırgızistan, artık yönetim şekliyle de bölgesinde bir ilk olma özelliğini taşıyor.

Son altı yılda iki devrime sahne olan ülke, artık parlamenter demokrasiyle ve halkın seçtiği bir cumhurbaşkanıyla yönetiliyor. ˊˊArap Baharıˊˊnın rüzgarıyla Suriye, Mısır, Lübnanˊda yaşanan gelişmelerin tüm dünya tarafından izlendiği bir dönemde, Kırgızistanˊda yaşanan süreç ve yapılan devir teslim töreni demokrasiye geçişin göstergesi olarak gündemde yerini aldı.
Akayev ve Bakiyevˊi deviren hareketler

Kırgızistanˊı 1991ˊden 2005ˊe kadar yöneten, ülkeyi, bölgenin ˊˊdemokrasi adasıˊˊ ve ˊˊOrta Asyaˊnın İsviçresiˊˊ yapacağını söyleyen Askar Akayev, 2005 yılında ˊˊLale Devrimiˊˊ ile koltuğunu bırakmak zorunda kaldı. ˊˊEkonomik refah, daha fazla demokrasi ve yolsuzluklarla mücadeleˊˊ sözü vererek 2005ˊte cumhurbaşkanı olan Kurmanbek Bakiyev de 2010 yılında yaşanan kanlı devrimle cumhurbaşkanlığını Roza Otunbayevaˊya bıraktı.

Sonucunda ˊˊdemokrasiye geçişˊˊ sürecinin başladığı bu devrim, yolsuzluk, rüşvet, çeteler ve akrabaların kayrılmasından bıkan bir halkın, yönetimde söz sahibi olma isteğiydi.

Otunbayeva ˊˊakil kadınˊˊ olarak koltuğu bıraktı

Otunbayevaˊnın cumhurbaşkanlığı döneminde gerçekleştirilen Anayasa referandumu, demokratik Kırgızistan için atılan ilk önemli adım oldu. Parlamento seçimleri, hükümetin kurulması, yasal ve anayasal çalışmalarla geçilen sürecin son noktasında cumhurbaşkanlığı seçimleri yapıldı.

Cumhurbaşkanlığı için aday olmayan ve görevini gururla selefine devreden Otunbayeva, parlamenter demokrasiye geçiş yolunda attığı adımları, ˊˊakil kadınˊˊ sıfatını alarak sonlandırdı.

16 adayın katılımıyla 30 Ekim 2011ˊde gerçekleşen seçimlerde Sosyal Demokrat Partisi lideri ve Başbakan Almazbek Atambayev oyların yüzde 62,5ˊsini alarak cumhurbaşkanı seçildi. Çok sayıda uluslararası gözlemcinin de katıldığı seçimlerin barışçıl ve demokratik bir şekilde tamamlanması da, demokrasi kültürünün benimsenmesine yönelik arzu ve iradenin somut göstergesi oldu.

Cumhurbaşkanı Gülˊün de katıldığı törenle, dün yemin ederek görevi Otunbayevaˊdan devralan Atambayev, Kırgızların gözyaşlarıyla dinlediği bir konuşma yaparak ülkenin geleceğini çizdi. Adalet ve hukuk konularına özellikle dikkati çeken Atambayev, bu kavramların yolunu aydınlatacağını anlattı.

Yolsuzluk ve rüşvetten ˊˊkara bulutumuzˊˊ olarak söz eden Atambayev, yasalar karşısında herkesin eşit olduğunu ve mücadelenin sonuna kadar süreceğini dile getirdi. Ülkenin kalkınması için herkesi çalışmaya çağıran Atambayev, etnik ayrımcılığa göz yumulmayacağını da vurguladı.

Atambayevˊin, ˊˊAvrupa Parlamentosuˊnda yapılabilecek bir konuşmaˊˊ olarak nitelenen sözleri, Kırgızlar tarafından da uzun süre ayakta alkışlandı.

Gül, Türkiyeˊnin desteğini gösterdi

ˊˊOrta Asya coğrafyasında sonucu baştan kestirilemeyen ilk cumhurbaşkanlığı seçimiˊˊ olarak gösterilen seçimlerin ardından Atambayev, tarihe adını, cumhurbaşkanlığı görevini selefinden demokratik yollarla ve törenle devralan ilk cumhurbaşkanı olarak yazdırdı.

Törende Cumhurbaşkanı Gül tarafından temsilen edilen Türkiye de Kırgızistanˊa ve özellikle ülkede yaşanan bu gelişmelere ne kadar önem verdiğini ve desteklediğini gösterdi. Gülˊün katılımı, atayurtta yaşananların Türkiye tarafından yakından izlendiğinin önemli bir göstergesi oldu. Atambayev de görevi devraldıktan sonra ilk resmi görüşmesini Cumhurbaşkanı Gül ile yaptı.

Kırgızistan, bundan sonra kendi coğrafyasında demokratik bir örnek olarak adından söz ettirecek. Atambayevˊin halk tarafından seçilmesinin ve parlamenter sisteme geçişin, otoriter yönetimlerin yaygın olduğu bir coğrafyada bölgedeki devletlere nasıl bir örnek olacağını ise gelecek Günler gösterecek.

AA