Dolar

34,9519

Euro

36,7095

Altın

2.998,52

Bist

10.010,78

Er Emrah Başta gördüğü işkenceyi anlattı!

Dövüldüğü ve aç bırakıldığı öne sürülen Emrah Başta akli dengesini kısmen yitirdi. Baba Muzaffer Başta suç duyurusunda bulundu. İşte Başta'nın kendi anlatımıyla gördüğü işkenceler:

14 Yıl Önce Güncellendi

2011-11-05 09:33:15

Er Emrah Başta gördüğü işkenceyi anlattı!
Er Emrah Başta, başından geçenleri anlatırken “Beni dövdüler... Suçum yoktu” cümlesini sürekli tekrarlıyor. Her cümlenin ardına, tedirgin ve çocuksu bir bakış ekleniyor. Besbelli hâlâ korkuyor.

Ümraniye Belediyesi’nde temizlik işçisi olan Muzaffer Başta iki oğlundan küçüğü olan 20 yaşındaki Emrah’ı geçen 7 Eylül’de takım elbise giydirip, şenlikli bir halde askere uğurladı. O tarihe kadar bir lokantada komilik yapan Emrah Başta, acemilik görevini yerine getirmek için İzmir Yenifoça’ya gitti.

Başta, anlatımına göre, eğitimlerde dizini incitti. Kendisine istirahat verildi. İstirahattan sonra mıntıka temizliği ile görevlendirildi. Ne var ki ağrıları sürdüğü için bu görevine devam edemedi. İddiaya göre, yatakhanede uyurken görülünce kâbus dolu üç gün geçirdi.

‘Bir suçum yoktu’

Başta o günleri şöyle anlattı:
“Eğitimler sırasında ayağım çıktı, İzmir Hastanesi’ne götürdüler. Ayağım iyileştikten sonra da beni dövdüler. Süleyman Çavuş dövdü. Tıraş sabununu yüzüme sürüp elinde jiletle vurdu. Süleyman Çavuş’tan başka Ersin Ezel dövdü. Küfür de ettiler. Boğazımı sıktılar. Üç gün dövdüler. Copla vurdular. Botlukta ve tuvalette tuttular. Üstüme işediler.

Ben bölük komutanlarıma karşı gelmemiştim. Herhangi bir şeyim de yoktu. Suçsuz yere dövdüler. Paramı aldılar. Komutanlarım kurtardı beni.”

‘Bir deri bir kemikti’

Emrah’ın annesi, oğlunun yemin törenine gittiğinde işkence açığa çıktı. Çünkü Emrah, hastaneye götürülmüştü. Emrah akşam getirildiğinde annesinin deyimine göre, “Başka noktalara bakıyordu, gözleri görmüyordu, kendisinde değildi. Bir deri bir kemik kalmıştı.”

Emrah, ‘hava izni’ verilip İstanbul’a getirildi ve GATA’ya yatırıldı. Babası Muzaffer, kendisini görmeye gittiğinde Emrah korkuyu üzerinden atamamıştı. “Astsubayı görünce masanın altına saklanmaya çalıştı. ‘Ne olur vurmayın’ diyordu.”

Emrah, 22 gün boyunca GATA’da Psikiyatri Bölümü’nde tedavi gördükten sonra üç ay hava izni aldı. Babası Muzaffer, Mazlum-Der’e başvurdu ve suç duyurusunda bulunuldu.

Muzaffer Başta, dün Mazlum-Der avukatı Mahir Orak ve bir grup dernek üyesiyle birlikte İstanbul GATA önünde basın açıklaması yaptı. Orak, açıklamada, Emrah’la yaptıkları görüşmedeki gözlemlerine değiniyordu:

“Ailesini tanımakta güçlük çektiğini, başından geçenleri anlatırken etrafına ürkerek baktığını, asker üniformalı birilerini gördüğünde oturduğu masanın altına saklanmaya çalıştığını gözlemledik. Emrah’ın başına gelenler için herhangi bir idari veya adli soruşturma başlatılmadığını öğrendik. Zorunlu askerlik uygulaması gözden geçirilmeli.”

‘Paralarını bile almışlar’

Muzaffer Başta, oğlunun yaşadığı işkence ve kötü muameleden ötürü hesap sormak istiyor: “Oğluma niçin öyle yaptılar? Neden dövdüler? Suçu neydi? Öğrenmek istiyorum. Ben gönderirken severek gönderdim. Cebinden paralarını bile almışlar. Askerlere sordum; bir şey yapmadık diyorlar. Dövdüler tabii.”

Uğur Kantar ‘Disko’ kurbanıydı

Kıbrıs’ta 28. Tümen’de askerliğini yapan 21 yaşındaki Uğur Kantar, terhisine iki hafta kala komutanı tarafından verilen disiplin cezasını çekmek için ‘disko’ tabir edilen disiplin koğuşuna konulmuş, gördüğü işkence sonucu hastaneye kaldırılmıştı.

İddiaya göre, 25 Temmuz 2011’de iki gardiyan tarafından dövülen ve elleri kelepçelenerek kızgın güneş altında bekletilen Kantar, uzun süre yoğun bakım ünitesinde tutulmuş, 12 Ekim’de yaşamını yitirmişti. Askeri savcı, Kantar’ı döven iki gardiyan için ağırlaştırılmış müebbet hapis istedi.

Radikal

Haber Ara