Kültürel mirasımız İsrail’in elinde esir!
İsrail Ulusal Kütüphanesi’nde İslam Tarihi’ne ilişkin 100 bin kitap ve 2 bin el yazması eser bulunuyor. Ayrıca, aralarında Sultan 1. Selim’in mührü bulunan 600 yıl önce yazılmış şahsı mushafı da var. İsrailliler eserlerin ‘satın alındığını’ savunuyor.
14 Yıl Önce Güncellendi
2011-11-01 12:29:56
Filistin’i işgal edip bu ülkeyi yağmalayan İsrail, gözlerini şimdi de İslam tarihinin nadide yazma eserlerine dikti. Kütüphanede, İslam Tarihi’ne ilişkin 100 bin kitap ve 2 bin el yazması eser bulunuyor. Ayrıca aralarında, Sultan I. Selim’in, üzerinde mührü bulunan 600 yıl önce yazılmış şahsi mushafı da var.
İsrailliler bu eserleri satın aldıklarını iddia ederken, Filistinliler bu eserlerin bazılarının ABD işgali sonrası Bağdat’tan yağmalanarak İsrail’e getirildiğini söylüyor. Bir eser hangi ülkede yazıldıysa eserin o ülkenin kütüphanesinde olması gerektiğini dile getiren tarihçiler ve hukukçular, eserleri İsrail’in elinde olan ülkelerin diplomatik yoldan harekete geçmesi gerektiğini kaydetti.
Sultan Selim’in yazması İsrail’de
İsrail ulusal Kütüphanesi’nde, saf altınla bezenmiş ve İslami nakışlarla süslü, tarihi 1200 yıl öncesine dayanan Kûfî hattıyla yazılmış bir Kuran-ı Kerim mushafı bulunuyor. Ayrıca aralarında, Sultan I. Selim’in, üzerinde mührü bulunan 600 yıl önce yazılmış şahsi mushafı İsrail kütüphanesinde.
Uzmanlara göre, 1982 yılında kurulan ve 5 milyondan fazla kitabın bulunduğu İsrail Milli Kütüphanesi’nde, İslam ve İslam Tarihi’ne ilişkin 100 bin kitap ve 2 bin el yazması eser bulunuyor. İsrailliler, Yahudi İslam Tarihi araştırmacısı Abraham ŞalomYahuda’nın Osmanlı İmparatorluğu’nun çöküşünden sonra oluşturduğunu iddia ediyor. Mescid-i Aksa El Yazmaları Dairesi Başkanı Nacih Bukeyrat ise, bu eserlerin 2003 yılında ABD’nin işgalinin ardından, Bağdat’taki Irak Merkez Müzesi’nden çalındığını savundu.
İsrail’in Filistin topraklarını işgal etmekle yetinmediğini kültürel mirasımızı da yağmaladığını dile getiren Osmanlı Araştırmaları Vakfı Kurucusu ve Mütevelli Heyeti Başkanı Prof. Dr. Ahmet Akgündüz, “İsrail Irak’tan çalmış olabilir. Bir araştırma için Musul arşivine başvurdum. bir gerçekle karşılaştım. Irak savaşında İsrailliler, Musul arşivini yağmalamak istemiş. Ancak bölgedeki kişiler engel olmuşlar. Ardından da arşivi Bağdat’a taşımışlar. İsraillilerin, bizim sadece petrolümüze değil mirasımıza da göz diktiğini görüyoruz burada” dedi. Geçmişte Türkiye’nin arşiv ve Kütüphane konusunda titiz olmadığını hatırlatan Akgündüz, Osmanlı’ya ait eserlerin arşivlerden alınarak, İsrail’e satılmış da olabileceğini söyledi.
Eserler mirasçılara aittir
Tarihi eserlerin menşeinde ve çıkış yerinde olması gerektiğini vurgulayan Gazi Üniversitesi Tarih Bölümü Başkanı Prof. Dr. Semih Yalçın, “Tarihi önemi haiz eserlerin mirasçısında olması gerekir. Bu eserlerin sahibi de geçmişte Osmanlı devleti ise bu gün de devamı niteliğinde olan Türkiye Cumhuriyetidir” dedi.
Eserler Türkiye ya da Irak’tan çalınmışsa gerekli girişimlerin başlatılması gerektiğini kaydeden Yalçın, “Son yıllarda bununla ilgili kültür bakanlığının çalışmaları iyi görünüyor. Nitekim son zamanlarda başbakanın özel uçağıyla “Yorgun Herakles” heykeli Türkiye’ye getirilmişti. Tarihi eserlerin bu türden bir yağma anlayışının önüne geçilmesi için bu gibi politikaların devam ettirilmesi gerekir” ifadelerini kullandı.
Diplomatik girişim başlatılmalı
Eserin ait olduğu ülkelerin girişimde bulunması halinde geri alabileceklerini söyleyen Yeditepe Üniversitesi Devletler Hukuku Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yaşar Gürbüz, “Diplomatik yoldan girişim yapılmalı” dedi. Gürbüz, “Eğer bu eserler gayri hukuki yolla Bağdat taki müzeden alındıysa ırak hükümetinin devreye girmesi gerekir” diye konuştu.
Mücahid Aydemir / Milat Gazetesi
Haber Ara