Son nefesinde de masum olduğunu söyledi ama...
Avrupa Konseyi'nin infazın durdurulması çağrısı ve protestolara rağmen idam edilen Troy Davis, son sözünde de masum olduğunu savundu.
14 Yıl Önce Güncellendi
2011-09-22 09:45:12
Yüksek Mahkeme Davis’in cezasını son kez değerlendirirken, ABD kamuoyu çıkacak kararı büyük bir gerginlikle bekledi. Karar değişmezken, Davis’in yerel saatle 23.08’de (TSİ 06.08) infazının gerçekleştirildiği belirtildi.
ABD’de büyük tartışmaya neden olan davada, Davis’in avukatları dokuz tanıktan yedisinin ifadelerinin çelişkili olduğunu ve müvekkillerinin polis Mark MacPhail’i öldürdüğüne dair kesin kanıt olmadığını ifade etti. Yüzbinlerce insan Davis’in suçsuz ilan edilmesi için imza kampanyasına katıldı.
TANRI SİZİ AFFETSİN
Davis’in kaldığı hapishanenin önünde toplanan yaklaşık 700 kişi idam cezasını protesto ederken, sayıları 10’u anca geçen bir diğer grup da idam cezasını destekledi. Polis, iki grup arasında güvenlik kordonu oluşturdu. Öldürülen polis MacPhail’in oğlu ve kardeşi ise idamı izlemek için hapishaneye getirildi.
Görgü tanıklarına göre, Davis idam odasına getirildiğinde MacPhail ailesinin üyelerine bakarak, “Senin oğlunu, babanı, kardeşini öldürmedim... Tek isteyebileceğim, bu davaya daha derinden bakın ve sonunda gerçeği görün” dedi.
Davis ayrıca, kendi aile üyelerinden mücadeleye devam etmelerini istedi. Son olarak, hapishane görevlilerine, “Tanrı sizi affetsin, Tanrı sizin ruhlarınızı bağışlasın” dedi.
AP MUHABİRİ İDAMI ANLATTI
ABD'nin Georgia eyaletinde gerçekleşen Davis'in idamına şahitlik eden AP muhabiri Greg Bluestein, bu idamın takip ettiği diğer idamlardan daha farklı olduğunu söyledi.
Muhabir yaşadıklarını şöyle anlattı:
''Georgia eyaletinde yaklaşık 10 idam haberini takip ettim. Hiçbiri kolay değildi. Ancak bu alışılmışın çok ötesindeydi. İdama şahitlik etmek için benimle birlikte dört muhabir daha vardı.
Kasvetli bir odada 4 saatten daha fazla bekledik. Saat 22.30 gibi bir gardiyan gelip, hazır olup olmadığımızı sordu. Sonra bir araçla alınıp, idamın yapılacağı yere götürüldük.
Öldürülen polisin oğlu Mark MacPhail Jr'un binaya girmesini izledik. İçeriye vardığımızda Davis, yatağa bağlanmış durumdaydı. Davis'i koltuklarda oturan şahitlerden cam bir pencere ve perde ayırıyordu.
Yaklaşık 20 kişiydik. Sıra son sözü söylemeye geldiğinde, Davis bir an durakladıktan sonra hızlı ve kendinden emin bir şekilde konuştu.
Davis, polis memurunun ölümünden sorumlu olmadığını savunarak, MacPhail ailesine ''Ben masumum. O geceki olay, benim hatam değil'' diye seslendi.
Ölümcül zehir damarlarına verildikten sonra hızlıca gözlerini kırpan Davis, sonra onları sıkıca yumdu ve perde kapandı.''
ABD, DÜNYAYI DİNLEMEDİ
Avrupa Konseyi, ABD yönetimine dün yaptığı çağrıda, Davis'n idamının durdurulmasını istemişti. İdam cezasının “insanlık dışı” olduğu ve bu cezanın Avrupa Konseyi ülkelerinin tamamında kaldırıldığı hatırlatılan açıklamada, ABD'deki bazı eyaletlerde kaldırılan bu cezanın, artık tüm eyaletlerde gündemden çıkartılması istenmişti.
Uluslararası Af Örgütü’nden Laura Moye ise, “Davis davasının idam cezasının kalkması için en büyük sebeplerden biri olduğunu” söyledi.
David'in destekçileri arasında ABD eski başkanlarından Jimmy Carter, Papa 16'ncı Benedict, eski bir FBI başkanı ve politikacılar ile aralarında şarkıcı Sean "P.Diddy" Combs'un da bulunduğu sanatçılar da yer alıyordu.
42 yaşındaki Davis, 1989’da yaşanan cinayette ikinci iş olarak polis memurluğu yapan MacPhail’i öldürmekten suçlu bulundu. Mahkemeye verilen ifadelerde, evsiz bir adam Davis dahil birkaç kişinin kendisine saldırdıktan sonra yardım istediğini anlatmıştı. Olay yerine gelen MacPhail kafasından ve kalbinden vuruldu. Davis’in idam kararı 2007’den bu yana üç defa durdurulmuştu.
AA / Hürriyet / Euronews
SON VİDEO HABER
Haber Ara