İran Suriye konusunda kararsız
İran uzmanlar meclisi toplantısında İranlı liderler Suriye’de olanlar hususunda ikiye bölündü. Bazı liderler yabancı müdahalenin kınanmasında ısrar ederken bazıları İran’ın şimdilik konumunu netleştirmemesinin en iyi seçenek olacağını vurguladı.
14 Yıl Önce Güncellendi
2011-09-11 16:26:21
Varol Sarıyüce / TIMETURK
Suriye’de aylardır süren rejim karşıtı gösterilerde göstericilerin zorbalıkla bastırılmasında Esed Rejimi’ne destek olduğu gerekçesiyle büyük tepki toplayan İran’da hafta ortasında gerçekleştirilen toplantıdan çıkan neticeler İran’ın yavaş yavaş kendini en büyük müttefikini kaybetmeye hazırlandığını ortaya koydu. Her ne kadar toplantıda görüş ayrılıkları yaşanmışsa da netice itibariyle toplantının nihai bildirisinde Suriye’de olanlara işaret edilmemesi bu görüşü daha da güçlendirmektedir. Diğer taraftan toplantıya istisnai olarak farklı şahsiyetlerin katılması da Suriye hususunda yaşanan endişenin işaretçisi oldu.
İran Uzmanlar Meclisi'nin geçtiğimiz Çarşamba günü periyodik toplantılarının onuncusunu tamamlamasının ardından İranlı siyasi çevreler Suriye’nin durumu ve İran İslam Cumhuriyeti’nin Ortadoğu’da; dahası tüm dünyadaki en önemli müttefiki Beşşar Esed Rejimi’ni tehdit eden protestolar hususunda konuştu. Aynı şekilde basın kaynaklarının ifadesine göre son dönemde Suriye başkanı, İran’ın başkenti Tahran’a gizli bir ziyaret düzenledi.
İran Devrim Muhafızları ve İran Güvenlik Güçleri’ne yakınlığı ile bilinen Fars Haber Ajansı, uzmanlar meclisinin toplantısına iki şahsiyetin katıldığını bunların ilkinin güvenlikten istihbarat bakanı Haydar Maslahi, ikincisinin ise askeri kimliğe sahip daha önemli bir şahsiyet olan ve Tahran’ın menfaati için Irak, Afganistan, Lübnan ve Suriye’ye girmekle suçlanan Kudüs Kuvvetleri Komutanı olarak bilinen Kasım Süleymani olduğuna işaret etti.
İranlı basın kaynakları Süleymani’nin bu tür bir toplantıya katılmasının, Arap Baharı, özellikle de sonuçlarının İran açısından hiç de iç açıcı olmayacağı sanılan Suriye sahasındaki gelişmeler karşısında İranlı yetkililerde giderek artan endişeye bir örnek teşkil ettiğine dikkat çekti.
Aynı kaynaklar Süleymani’nin toplantıya, katılımcılara; yani her biri Şii Mezhebinde genellikle içtihat derecesine ulaşan alimlere verilen ‘ayetullah’ sıfatına sahip İranlı seçkin din adamlarına ülkelerinin Suriye Rejimi’nin geleceğini tehdit eden gelişmelerden etkilenmeyeceği yönünde güvence vermek için geldiğine değindi. Süleymani, bu alimlere İran Rejimi’nin Suriye Rejimi gibi çok büyük öneme sahip stratejik bir müttefikin kaybedilmesi durumu ile başa çıkabilecek güce sahip olduğunu vurguladı.
General Kasım Süleymani kimdir?
Süleymani, İran Devrim Muhafızları’nın üst düzeyli liderlerinden biriydi. Sekiz yıl süren Irak-İran Savaşı sırasında Sarullah 41 Kolurdusu’na komutanlık yaptı. İki komşu ülke arasındaki savaş sona erdikten sonra Devrim Muhafızları’nda çok önemli ve gizli görevler üstlendi. 2000 yılında İran dini lideri tarafından Kudüs Kuvvetleri’nin komutanı olarak atandı. Ülkesinin yararına gerek ülkesi için de gerek de Irak, Afganistan ve Lübnan’da sunduğu hizmetlerden ötürü de bu yıl general rütbesine terfi etti. Bugün, Tahran’ın kendilerini Batı’nın ve Amerika’nın işbirlikçileri olmakla suçladığı protestoculara karşı Suriye Rejimi’ni desteklemek için Suriye’de de varlık gösterdiği yönünde sözler dolaşmaktadır.
Avrupa Birliği, Suriye Rejimi’ne İran Devrim Muhafızları’ndan aralarında Kudüs Kuvvetleri General Kasım Süleymani de olmak üzere 3 üst düzeyli lideri de hedef alan bir dizi yeni yaptırımlar dayattı. Diğer iki komutan ise Devrim Muhafızları komutanı General Muhammed Ali Caferi ile Devrim Muhafızları istihbarat birimi başkanı Hüseyin Taib idi.
Avrupa Birliği’nin bu kararı İran güvenlik ve askeri birimlerini Suriye’de göstericileri bastırması için Suriye Rejimi’ne destek için ekipman ve yardım sunmakla suçlamasının ardından geldi.
Meclis’in nihai bildirisinden Suriye isminin silinmesi
İran konusunda uzman gazeteci İlya El-Cezayiri El-Arabiya.net’de yayınlanan röportajında ‘Suriye’ isminin İran’daki liderlik uzmanlar meclisinin nihai bildirisinden silindiğine işaret ederek bunun meclisin üyeleri arasında Suriye’deki durum karşısında alınması gereken konum hususunda çıkan anlaşmazlıktan kaynaklandığını belirtti.
Gazetecinin ifadesine göre toplantıda dini lider Ali Hamaney’e yakınlığıyla bilinen radikal akım Suriyeli göstericilerin lehine yabancı müdahalenin kınanması çağrısında bulundu. Bu konumu destekleyenlerin başında ise Ayetullah Dorri Najafabadi ve Ayetullah Ahmed Hatemi yer aldı.
Yargı kurumu eski başkanı Ayetullah Haşimi Shahroudi ile şu anki başkanı Ayetullah Sadık Laricani ise Suriye’ye gönderme yapılmamasında ısrar etti. Bu ısrarlarında gerekçeleri ise uzun dönem Irak’ta yaşamış ve Arap sokağının nabzını biliyor olmaları. Bu nedenle hangi tarafın ağır basacağı bilinmeden Suriye sahasında olanlar karşısında İran’ın konum geliştirmemesinin en iyisi olduğu kanısındalar.
El-Cezayiri sözlerine, Shahroudi’nin Ali Hameney’e Suriye’deki durumlarla ilgili bilgiler verdiği temasları sırasında dini liderin eski Şam büyükelçisine kendisine Suriye Rejimi’nin durumu hakkında yanlış bilgiler verdiği için öfkelendiğini ve görevinden alınıp yerine başkasının atanmasını emrettiğini ekledi.
Rafsancani: Suriye’de olan gerçek bir devrimdir
Liderlik Uzmanlar Meclisi’nin eski başkanı Haşimi Rafsancani’nin konumu ise tamamen farklı idi. Rafsancani, bu Arap ülkesinde olanları ‘özgürlük ve demokrasi talebiyle zalim bir rejimden kurtulma isteğiyle gerçekleştirilen gerçek halk devrimi’ olarak nitelendirdi. Toplantıda hazır bulunan İranlılardan da Suriye devrimini Arap Baharı’nın ayrılmaz bir parçası saymalarını talep etti. Ancak Rafsancani’nin bu konumu, Suriye Devrimi’ni Amerika ve İsrail’in arkasında durduğunu iddia ettiği Arap devrimlerinin sahte bir kopyası olarak vasıflandıran İran dini liderinin konumu ile çakışmaktadır.
Suriye’de olanlar karşısındaki bu çelişkili konumlar sebebiyle liderlik uzmanlar meclisinin nihai bildirisinde Suriye’deki durumdan bahsedilmekten kaçınılarak sadece Bahreyn’e işaretle yetinildi.
İranlılar Lübnan’a vizesiz giriyor
Öte yandan Lübnan’daki yeni hükümet de, durumun tehlike arzedecek boyuta ulaşması durumunda Suriye’de bulunan İranlıların kolayca Lübnan’a geçebilmesi için İranlılara vize uygulamasını kaldırma kararı aldı. Karar Şia’nın Emeli Hareketi’ne mensup dışişleri bakanı Fadi Ubudi’nin önerisi üzerine geldi.
Bundan önce İranlı vatandaşlar güçlükle Lübnan vizesi çıkarttırabiliyordu. Bazıları Hizbullah ya da Emel Hareketi vasıtası ile vize alıyordu.
Beşşar Esad gizlice Tahran’ı ziyaret etti
Öte yandan Arap basın organlarının İsrail Ha’aretz Gazetesi’nden aktarıp diplomatik kaynaklara dayandırarak verdiği habere göre Suriye Başkanı Beşşar Esad birkaç gün önce gizlice Tahran’ı ziyaret etti. Ziyaret esnasında İranlı meslektaşı Mahmut Ahmedi Necat ve İran’ın dini lideri Ali Hamaney ile buluştu.
Bu kaynaklar Irak Zaman Gazetesi’ne şöyle konuştu: ‘İranlı liderler Esed’e Suriye’deki krizin çözümü için Arap girişimi önünde kapıyı kapamamasını ve Arap Birliği ile olumlu bir suretle müzakerelerde bulunmasını tavsiye etti.’
SON VİDEO HABER
Haber Ara