Cezayir'in, Libya lideri Muammer Kaddafi'nin eşi ve üç çocuğuna kapılarını açması, iki ülke arasındaki ilişkileri gerdi. Libya'da fiili olarak yönetimi devralan muhalifler, komşu Cezayir'in bu kararını, 'provokasyon ve saldırgan bir eylem' olarak niteledi ve Kaddafi'nin eşi Safiye, kızı Ayşe, oğulları Hannibal ve Muhammed'in iadesini istedi.
Muhalifler, Cezayir yönetimine, Kaddafi ailesinin adil yargılanacağı garantisi verdi. Cezayir ise Libya'yla güney sınırını kapatma kararı aldı. Libyalı muhalifler, 6 aylık iç savaş süresince, Cezayir'i Kaddafi'nin askerlerine silah sağlamakla suçlamışlardı.
Cezayir'in Kaddafi ailesine uzun süre sığınma hakkı vermesi beklenmiyor. Ailenin, buradan üçüncü bir ülkeye geçeceği söyleniyor.
Libyalı muhaliflerin sözcüsü Mahmud Şamam, "Cezayir, Kaddafi'nin ailesinin başka bir ülkeye gidebilmesi için topraklarından geçiş imkanı sunduğunu ve bunu insani nedenlerle yaptığını kendilerine ilettiğini" bildirdi. Komşularla iyi ilişkiler istediklerini" söyleyen Şammam, "Ancak Kaddafi'nin ailesi ve kendisini yakalayıp yargılamakta kararlıyız." diye konuştu.
Kaddafi Fizan'a mı kaçtı?
Muhalif güçlerin başkent Trablus'u ele geçirdiği geçen haftadan bu yana Muammer Kaddafi'nin nerede olduğu ise bilinmiyor. Kaddafi'nin ailesiyle birlikte Cezayir'e kaçmış olabileceği konuşuluyor. Trablus'tan ülkenin güneyindeki çöl kasabası Fizan'a gittiği yönünde de iddialar var.
Muhalifler, Libya lideri Muammer Kadda-fi'nin küçük oğlu Hamis ile istihbarat şefi Abdullah El Senussi'nin de öldürüldüğünü açıkladı.
Muhaliflerin kurduğu Ulusal Geçiş Konseyi'nin Adalet Bakanı Muhammed Alagi, Hamis ile Senussi'nin cumartesi günü Trablus'un 80 km kadar güneyindeki Tarhuna bölgesi yakınında bir çatışmada öldürüldüklerini ve gömüldüklerini söyledi.
Kaddafi'nin karargahını da koruyan seçkin birliklerin komutanı olan Hamis, ülkedeki birçok savaş suçundan sorumlu tutuluyordu.
Mahkumlar işkenceyi anlattı
Trablus yakınlarındaki Ebu Salim cezaevinde tutuklu bulunan ve geçen hafta Libyalı muhaliflerin kenti ele geçirmesiyle birlikte özgürlüğe kavuşan binlerce mahkum, Kaddafi döneminin karanlık yüzünü anlattı.
İslamcı bir örgüte üye olmak suçlamasıyla yaklaşık 15 yıldan bu yana Ebu Salim cezaevinde tutuklu bulunan Said Abdullah isimli mahkum, içinde yatak bile olmayan küçük bir hücrede 12 mahkumla birlikte kaldığını kaydetti.
Cezaevinde işkence gördüğünü söyleyen Said Abdullah, 2006 yılında ölüm cezasına çarptırıldığını, tutukluluğunun bir bölümünde üç ay boyunca güneşi bile göremediğini ve tek yemeğinin bir parça ekmek olduğunu belirtti.
Bu arada Fransa'nın başkenti Paris'te yarın Libya'daki gelişmelerle ilgili yapılacak uluslararası konferansa, Türkiye'den Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun katılacağı teyit edildi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımı ise şu ana kadar kesinlik kazanmadı.
Libya'yı yeni nesil inşa edecek
-42 yıllık Muammer Kaddafi iktidarının fiilî olarak sona ermesinin ardından yeni bir Libya inşa edilecek. Baştan aşağı değişim sürecinden geçecek ülkede bu yeni süreç yeni doğan bebeklere de yansıyor. Trablus'un düşmesinin ardından dünyaya gelen bebekler, "devrim bebekleri" olarak adlandırılıyor.
Trablus Hastanesi çalışanları, bebeklerin Kaddafi iktidarını görmeyen ilk Libyalılar olduğunu söylerken, birçok ailenin çocuklarına devrim sonrası "Libya" ismini verdikleri belirtiliyor.
Zaman'a konuşan Dr. Şeyma Abusaid, "Bunlar devrim bebekleri. Umarım gelecekleri bizden daha iyi olacak. Bunlar 42 yıllık Kaddafi iktidarını görmeyen ilk insanlar. O yüzden çok şanslılar. Biz gözümüzü açtığımızda Kaddafi vardı. Ama umarım bu ülkede artık hiçbir bebeğe Muammer Kaddafi ismi konulmaz." temennisinde bulunuyor.
Zaman