Kokusu burunlara ulaşan yolsuzluk olgusunu örtmek amacıyla mevcut hükümetin çaresiz girişimlerine rağmen şuan ki siyasi sürece katılan birçok bloğun, partinin, kuruluşların ve ilgili komisyonların itirafı; bakanlıklarda ve devlet dairelerindeki üst düzey yetkililerin işlemiş olduğu mali ve idari yolsuzluk skandallarını Al Nikap gazetesinin ortaya çıkarması Iraklıların açık işgalden önce tanıdık olmadıkları bu afetin büyüyerek devam ettiğini göstermektedir.
İyad Allavi’nin öncülüğünü yaptığı Iraklılar Listesi, Irak’ta 2003 yılından beni yaygın olan mali ve idari yolsuzluk ağının bu korkunç afeti kontrol etme hususunda birbirini takip eden hükümetlerin başarısızlığı sebebiyle hükümet kurumlarından ve mevcut yargıdan daha güçlü hale geldiğini ortaya koymaktadır.
Son zamanlarda gazeteler adı geçen listenin (Hani Aşur) danışma ofisinden şu açıklamayı aktarmıştır: “Irak’ta yolsuzluk ağlarını koruyanlar olmaya başlamış ve buna devletin resmi kurumları da katılmıştır. Artık bu yolsuzluk ağları, devlet ve yargı kararlarına meydan okumaya, bunları durdurmaya veya iptal ettirmeye başlamıştır”.. Açıklamada yolsuzluğun ülke güvenliğini, istikrarını ve geleceğini tehdit etmeye başladığına ve Irak tarihinin tamamının tanık olmadığı bir aşamaya ulaştığına yer verilmiştir.
Aşur, mevcut hükümetin yolsuzluğa bulaştıkları tespit edilen Bakanların, Bakan vekillerinin, müfettişlerin ve genel müdürlerin hesap vermeleri hususunda “dürüstlük komisyonu” olarak adlandırılan komisyon verdiği kararları engellediğine dikkati çekmektedir. Bunlar hala himaye görmektedirler. Bir başka ifadeyle bu hükümet içerisinde kirli çamaşırlarının ortaya çıkmasından korkan yolsuzluğu bulaşmış yetkililerin ortakları bulunmaktadır. Binlerce Irak’lı resmi işlemlerini yatırabilmek, tutuklu bulunan yakınlarını serbest bıraktırmak, verilen kararları değiştirtmek veya durdurmak amacıyla yolsuzluk ağlarını araştırmaktadır. İnsanlar, mevcut hükümetin taleplerini yerine getirme, işlemlerini sonuçlandırma ve haklarını geri verme hususunda gücüne sahip olmadığı kanaati oluştuğundan resmi mercilere başvurama yerine yolsuzluk ağlarına müracaat etmektedirler.
Hani Aşur yapmış olduğu açıklamasının sonunda tutukluların serbest bırakılmasıyla ilgili mahkemelerin vermiş olduğu yüzlerce kararın ilgili devlet kuruluşları ve makamları tarafından uygulanmadığını ortaya koymaktadır. Aynı onaylamak için yolsuzluğa bulaşmış yetkililerin yüksek oranda rüşvet talep etmelerin nedeniyle birçok proje gerçekleştirilememektedir. Buna hükümetin milyonlarca Iraklının, din adamının ve sivil toplum örgütlerinin yolsuzluk yapanların hesaba çekilmesine yönelik çağrılarına sessiz kalması eklenebilir. Bu durum Irak’ın parçalanmasına ve halkın haklarının zayi olmasına neden olmaktadır.
Şuan ki parlamentoda “dürüstlük komisyonu” diye adlandırılan komisyon on sekiz Temmuz tarihi itibariyle daha önceki Ticaret Bakanı vekili aleyhinde ikinci kez tutuklama tezkeresi çıkartıldığını açıklamıştır. Aynı şekilde mevcut parlamento işlerinden sorumlu Devlet Bakanı Safauddin Safi hakkında idari ve mali yolsuzluk davalarına bulaşma suçlamasıyla suçlandığı ve adı geçen komisyonun maruz kaldığı siyasi baskıların bir sonucu olarak birincisinin tutuklandığını açıklamıştır.
Aynı şekilde söz konu komisyon başkanı Baha El Araci daha önce çok sayıda yolsuzlukla suçlanan hükümet yetkililerinin alelacele Irak’ı terk ettiklerini ve tahkikat soruşturmalarından kaçmak için bir daha Irak’a dönmeme kararı aldıklarını belirtmiştir.
Belirtmek gerekiyor ki Irak, dünyada en fazla yolsuzluğun bulunduğu ülkeler listesinde üçün sırada yer almaktadır. Irak, geçen Şubat ayının yirmi beşinden buyana siyasi durumların değişimi, sekiz yıldan bu yana resmi dairelerde ve kurumlarda yaygın olan yolsuzluğun ortadan kaldırılması, masum tutukluları serbest bırakılması, işsizlere iş imkânlarının yaratılması ve kötüleşen temel hizmetlerin sağlanması amacıyla kitlesel gösterilere ve oturma eylemlerine tanık olmaktadır.
kaynak: Heyetnet.net