Muammer Kaddafi’nin her gittiği yere birlikte götürdüğü ve tamamını bakire kızlardan seçtiği meşhur korumaları da isyancıların başkent Trablus’u ele geçirmesiyle kayıplara karıştı.
Trablus’taki Bab-ı Aziziye karargahında bir zamanlar sayılarının 400’e ulaştığı tahmin edilen güzel korumalardan eser yoktu. Son 20 yılda Kaddafi’nin 400 kadar “Devrimci Bakire” işe aldığı belirtiliyor. Bakire korumalar “Amazonlar” adıyla da anılıyor. Korumalar işe başlamadan önce bekaret testinden geçiriliyor. Ardından Trablus’taki Kadın Polis Akademisi’nde silah ve yakın döğüş eğitiminden geçiriliyor.
Kaddafi'nin kadın sniper'ından kan donduran itiraflar
Başkent Trablus'u tamamen ele geçiren Libyalı muhalifler, Muammer Kaddafi'nin kadınlardan oluşan özel muhafız birliğinden bir askeri, yaralı olarak yakaladı.
Daha sonra mahkemeye çıkarılmak üzere Trablus'taki bir hastanede tedavi altına alınan 19 yaşındaki Nesrin Mansur Alfarjari'nin Zaman'a anlattıkları, Kaddafi'nin insan hayatını nasıl hiçe saydığını ortaya koyuyor. Birliklerinde 19-20 yaşlarında yüzlerce kadının bulunduğunu söyleyen Nesrin, canlı hedefler üzerinde silah zoruyla eğitim yaptıklarını ifade ediyor: "Silahı bana doğrultup bazı insanları öldürmemi istiyorlardı. Ben de öldürmek zorunda kalıyordum."
16 kişinin ölümünden sorumlu tutulan Nesrin, gözyaşları içerisinde yaptıkları için pişman olduğunu belirtiyor. Nesrin, Trablus Askerî Hastanesi'nin özel bir bölümünde tedavi görüyor. Kapısında da silahlı bir muhalif asker nöbet tutuyor. Asker, bu nöbetin sebebini, "Tehdit edilebilir veya konuşmasını istemeyen birileri tarafından öldürülebilir. O yüzden başında nöbet tutuyoruz. İyileştikten sonra mahkemeye çıkarılacak." sözleriyle açıklıyor. Libyalı kadın asker, hafta içinde şiddetli çatışmalara sahne olan Ebu Salim Mahallesi'ndeki çatışmalardan kaçarken bir binanın 2. katından atladıktan sonra muhalifler tarafından yakalanarak hastaneye getirilmiş. Annesi ile babasının ayrılmasından sonra annesinin yanına gelen bir kadının "Kızını eğitmek istiyorum." diyerek alması üzerine Kaddafi'nin kadın birliğine katıldığını anlatıyor. Kaddafi için asker toplamak üzere çalışan kadınların olduğunu, bu kadınların genç kızları toplayarak silah eğitimi verdiklerini aktarıyor. "Kaddafi askerlerinin elinde olsaydım çoktan ölmüştüm. Muhalifler beni hastaneye getirdi. Herhangi bir şiddet görmedim." diyen Nesrin, "Yaptıklarım için çok üzgünüm." diyor.
Batı medyasının hep ilgisini çeken ve "Amazonlar" olarak adlandırılan Kaddafi'nin kadın muhafız bölüğü 1980'li yıllarda oluşturuldu. "Yeşil Kitap"ta kadınlara ev hanımı olmak dışında bir rol biçmeyen Kaddafi'nin bu hamlesi şaşkınlık meydana getirmişti.