Dolar

34,9531

Euro

36,6087

Altın

3.019,92

Bist

10.058,63

Türkiye, Esad’la veda görüşmesi mi yaptı?

Londra’dan yayınlanan Şarku’l Ewsat Gazetesi yazarlarından Tarık El-Hamid, Türkiye dışişleri bakanı Ahmet Davutoğlu’nun dünkü Şam ziyaretini değerlendirdi.

15 Yıl Önce Güncellendi

2011-08-11 16:53:09

Türkiye, Esad’la veda görüşmesi mi yaptı?
Tarık El-Hamid *

Davutoğlu’nun Beşşar Esad’la Şam’da gerçekleştirdiği görüşmenin önemi Tarık Aziz’le James Baker arasında Kuveyt’in özgürlük savaşından önce gerçekleşen görüşme ile Irak’ın işgali savaşından önce Türkiye Eski Başbakanı Bülent Ecevit ile Taha Yasin Ramazan arasında gerçekleşen görüşmeden daha az değildir.

Esad’la Davutoğlu’nun görüşmesi Esad Rejimi’nin sonunun Muammer Kaddafi’nin sonuna en yakın olduğu bir dönemde gerçekleşti. Bu sona ise başkalarının planları nedeniyle değil Esad’ın kendi hataları yüzünden varıldı. Doğrusunu söylemek gerekirse Esad rejimi dışında hiçbir Arap rejimini bu şekilde korumak için uluslararası koşullar oluşturulmamıştır.

Eğer bu şeyleri isimlendirecek olursak; örneğin Esad Rejimi’ni koruyan koşullardan biri İsrail’le sınırları onlarca yıl boyunca güvenli olmuştur.O kadar ki onun sınırlarında elde ettiği bu güveni Tel Aviv’le Barış İttifakı’na imza atan Arap Ülkeleri bile sağlayamamıştır.

Ancak tüm bunlar, Suriye Halkı’nın iradesi ve çıkmaz yola doğru gitmekte olan Baas Rejimi’nin acziyetiyle bugün değişti. Doğal olan Esad Rejimi’nin devam etmesi değil yok olmasıdır. Çünkü bu, çağdışı bir rejimdir. Bölgesel tüm verileri, uluslararası ve bölgesel değişiklikleri bir kenara bıraksak bile işte her şey ortada! Bu rejim en yakın müttefiki olan Türklerle dahi artık çarpışma aşamasına gelmiş durumdadır. Oysa Türkler hakikatinde ölmüş, tek sorunun ne şekilde gömüleceği olduğu Baas Rejimi için yıllardır ilk yardım sunmaya çalışmıştır.

Bu nedenle Davutoğlu ile Esad’ın görüşmesine fazla güvenmemek gerekir. Özellikle de Türkiye dışişleri bakanının Şam’a mesajının içeriği bazı Türk gazetelerine sızdığı gibi ise! Sızan bilgilerin arasından bazıları şöyle idi: ‘Baas güçlerinin tüm Suriye şehirlerinden çekilmesinin zorunluluğunun talebi, tutukluların serbest bırakılması, Suriye’deki demokratik deneyime katılmak isteyen tüm yeni partilerin katılacağı acil seçim çağrısı. Bunları dışında Beşşar Esad’dan kendi iradesiyle istifa etmesinin isteniyor olabileceğinin açıkça anlaşıldığı bazı ipuçları da bulunmakta.

Suriye’de gerek baba Esad gerek de oğul Esad döneminde Baas Rejimi’nin ortaya koyduğu yönteme bakılması neticesinde şunu diyebiliriz; Türkler söylediklerini Şam’da dinleyecek bir kimse bulamayacak. Suriye’de değişim demek Esad Rejimi’nin sona ermesi demektir. Bu rejimin sorunu değişime karşı direniyor olması değildir. Aksine bu rejim, temelinde değişimi kabul eder cinsten değildir. Bu, silahsız Suriyelilerin kafatasları üzerine kurulu bile olsa tek derdi iktidarda kalmak olan bir rejimdir. Yoksa yapıcılık ve gelişme ya da yasallıkla ilgilenme gibi bir tasası bulunmamaktadır.

Bu nedenle burada şu soruyu sormak gerekmektedir: Davutoğlu’nun Esad ile görüşmesi acaba veda görüşmesi miydi? Zira tüm göstergeler Esad’ın hatalarına, katletmeye devam etmesi durumunda askeri müdahalenin söz konusu olabileceğine işaret etmektedir.

Özellikle de Esad Rejimi’nin bölgeyi vuran değişim rüzgarlarını durdurması imkansızken cevabı öğrenmemiz fazla geç olmayacak. Kaldı ki Esad’ın müttefiklerini kaplayan sessizliğin dışında etrafındaki arkadaşları dağılmış durumdadır. Ardı ardına gelen kat’i Arap konumları ve hepsinden önemlisi de Suriye Rejimi’nin düşmesini isteyen Suriyelilerin direnişi cevabı hızlandıracaktır.

* Bu makale www.timeturk.com sitesi için Ahmet Yılmaz tarafından tercüme edilmiştir.

SON VİDEO HABER

Polis memuru, ölümüne neden olduğu gencin ailesinden af diledi

Haber Ara