Erdoğan yerli otomobil istiyor

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi ve yönetim kurulu üyelerini kabul etti. Dolmabahçe'deki Başbakanlık Çalışma Ofisi'ndeki kabulde, Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan da bulundu.

Mehmet Büyükekşi, görüşmenin ardından gazetecilere yaptığı açıklamada, görüşmede, Türkiye'nin önümüzdeki yıllarda hedeflerine ulaşabilmesi için hükümette bakanlıkların yeniden yapılanmasının önemine değindiklerini ifade etti.

2023 yılındaki 500 milyar dolarlık ihracat hedefine ulaşmak için mutlaka düşük ve orta teknolojiden orta ve yüksek teknolojiye geçmek gerektiğini vurguladıklarını dile getiren Büyükekşi, bundan sonraki teşvik politikalarında mutlaka farklı özel teşvikler verilmesi gerektiğinin altını çizdiklerini söyledi.

Büyükekşi, havacılık sektörü, uzay teknolojileriyle otomotivin aynı teşviki almaması gerektiği örneğini verirken, ''Başbakanımız, yerli otomotivin, Türk markasının tekrar üzerinde durdu. Biz de buna destek verdik. Bir otomotiv yatırımı, eğer motorunu Türkiye'de üretecekse, daha fazla teşvik verilmesi, yerli yapılacak markanın bu konuda desteklenmesi gerektiğini Sayın Başbakanımız belirtti, buna katıldık'' diye konuştu.

Türkiye'de gerek enerji, gerekse yüksek teknolojili savunma sanayinin, havacılık sanayinin özel teşviklerle bundan sonraki dönemde desteklenmesi konusunda mutabık kaldıklarını ifade eden Büyükekşi, cari açık konusunda ihracatın çok önemli olduğunu, ihracata yönelik yatırımların daha fazla teşvik edilmesi konusunda aynı görüşleri paylaştıklarını belirtti.

Büyükekşi, üretim maliyetlerine ilişkin önerilerini sunduklarını belirterek, istihdam büroları, esnek çalışma ve Kıdem Tazminatı Fonunun kurulması, İstanbul'da bir fuar merkezi kurulması konularını da ele aldıklarına değindi.

Eximbank'ın kanununun çıkarılması ve Eximbank'ın merkezinin İstanbul'a taşınması gerektiğini ilettiklerini aktaran Büyükekşi, Başbakan Erdoğan'ın bu konudaki çalışmalara destek verdiğini söylediğini açıkladı.

Büyükekşi, lojistik master plan yapılması konusunda görev almaya hazır olduklarını, Libya'daki yeni döneme ilişkin çalışmak ve yeni anayasa çalışmalarına destek vermek istediklerini söylediklerini anlattı.

''MERKEZ BANKASI'NIN PROAKTİF DAVRANMASINDAN MEMNUNUZ''

Kabulde, ihracatçıların bazı ülkelerle yaşadıkları sorunların ele alınıp alınmadığına ilişkin soru üzerine Büyükekşi, Libya dışında başka bir ülke üzerinde konuşmadıklarını, Avrupa'ya ihracat konusunda bilgi verdiklerini söyledi.

Mehmet Büyükekşi, Merkez Bankası'nın kararlarına ilişkin şunları kaydetti:

''Merkez Bankasının şu anda proaktif davranmasından son derece memnunuz. Dün 50 baz puan faizleri düşürmesi, bugün sabah döviz karşılık oranlarını 0,5 puan aşağıya çekmesi ki piyasaya 1 milyar dolara yakın para bırakması, bugün itibarıyla günlük 50 milyon dolarlık döviz satması, bunların hepsini biz doğru buluyoruz, faydalı buluyoruz. Geçmişte kur aşağıdayken Merkez Bankasının döviz almasını istediysek, bugün de aynı şekilde döviz satmasını olumlu buluyoruz. Çünkü biz, 1,6-1,7 arasındaki dolar kurunun, sepet kurunda 2'nin Türkiye'nin ihracatı için son derece faydalı olduğunu düşünüyoruz. Bundan daha fazlası Türkiye'de maalesef olumsuz sonuçlara yol açabilir. Kurun, 1,80'lere, 1,81'lere çıkması, böyle hızlı çıkışlar yarın hızlı bir şekilde düşebilir, ihracatçıya zarar verebilir. Hızlı bir çıkış istemiyoruz. Bu görüşlerimizi de Sayın Başbakanımız'la paylaştık. Sayın Başbakanımız'ın daha önce kamuoyuyla paylaştığı sıfır reel faiz politikasını desteklediğimizi söyledik.''

İhracatçıların herhangi bir kriz veya panik kesinlikle hissetmediğini ve düşünmediğini ifade eden Büyükekşi, ''Çünkü Türkiye'nin bütün makro dengeleri son derece mükemmel. Büyüme oranlarından tutun, sanayi kapasite kullanım oranları, sanayi üretimi, ihracat, istihdam oranlarının hepsine baktığımızda mükemmel. Kriz Türkiye'de yok. Kriz Avrupa'da var, ABD'de var'' dedi.